Asgar Ferhadi filmleri
Asgar Ferhadi’nin, Şubat 2017’de Türkiye’de gösterilen Satıcı adlı son filmi Ocak 2017’de ABD Akademi Ödüllerinin en iyi yabancı dil dalında Oscar’a aday gösterildi. Ancak aynı gün Ferhadi, ABD Cumhurbaşkanı Trump’ın aralarında İran’ın da bulunduğu yedi ülke vatandaşına koyduğu vize yasağını kınayarak, ödülünü almak için Amerika’ya gitmedi. Ferhadi, İran’a ait olmakla birlikte evrensel filmler yapan önemli bir senaryo yazarı ve film yapımcısıdır. Çünkü Elly’e Dair (2009) pek çok ödül ve Bir Ayrılık filmi (2011) daha önce Oscar kazanmıştır.
FİLM SANATI
Ferhadi filmleri İran’a has olmakla birlikte; ortak olarak evlilik ve aile ortamından dünyaya açılan bir penceredir. Hepimizin; ilişkilerimizdeki düğümleri çözmek için nasıl yalan ile gerçek, yanlış ile doğru arasında seçim yaptığımızı gözler önüne serer. Aile ve toplum karşılıklı etkileşim içindedir. Toplumsal ve siyasal baskı sonucu kimi aile fertlerinin yanlış ve yalanla doğruyu aramasına karşın, kiminin de gerçeğe sadakat, nesnellik ve doğruluk ilkesince davranışlarına yön vermesi birbiriyle çarpışır. Sonunda ise hep gerçek ortaya çıkar.
Her üç filmin konusu genç yaşlardaki orta sınıf ailelerinin başlarından geçen olaylardır. Günlük hayatta alt tabaka (işçi-esnaf) insanlarla temas içindedirler. Kahramanlar ya evli, ya dul, ya da boşanmak üzeredirler. Çocukları vardır veya olmasını arzu ederler. Hemen hepsi görgülü, eğitimli ve iş-güç sahibidir. Apartmanlarda otururlar; evlerini döşeyişleri, yaşam tarzları hep orta sınıfın değerlerini yansıtır. Bu halleriyle dünyadaki tüm orta sınıf vatandaşların temsilcisi gibidirler. Kadınlar, üniforma tarzı koyu renk giysilerle dolaşırken; erkeklerin giyim seçenekleri çeşitli ve renklidir. Kadınlar ciddi, ağırbaşlı ve kahkahalarını gizlerken; erkekler nargile içer, güler, çiftetelli ve voleybol oynar. Konuşmalar arasında Türkçe ve Farsça ortak kelimeler kadar Satıcı filmindeki fırında Türkçe konuşulur.
OYUNCULAR VE KONULAR
Film müziklerine gelince Elly’e Dair’in ağıtsal şarkısını Alman çelist Andrea Bauer, Bir Ayrılık ve Satıcı film müziklerini İranlı Sattar Oraki bestelemiştir. Olaylar durmaksızın birbirini kovalar ve seyirciyi sürükler. Oyun kahramanları açısından, bu filmlerde bazı aynı oyuncular karşımıza çıkar. Örneğin Elly’e Dair’de, Ahmet’le tanıştığı gün kayıplara karışan Eli rolündeki Taraneh Aldoosti, Satıcı’da da tecavüz mağduru Rana olarak görürüz. Shahab Hoseini ise Ferhadi’nin her üç filminin vazgeçilmez baş erkek oyuncusudur. Satıcı filminde "erkeklik gururu kırılan koca" Emet ile film içindeki temsilde başarısız "baba" Willy’i; Elly’e Dair’ de Alman eşinden ayrıldıktan sonra kendisine bir eş arayan ve bulduğu an onu kaybeden "koca adayı" Ahmet’i, Bir Ayrılık’ta ise borç batağına saplanmış, "işsiz koca" Hoccat’ı canlandırır. Şüphesiz Taraneh Aldoosti ve Shahab Hosseini Satıcı filminde, oyun çifti olarak ustalıkta zirveye ulaşırlar.
Her öykü birbirinden farklı ve güzeldir. Her ne kadar dram türüne girse de aslında bu filmlerin hepsi birer gerilim ve aksiyon filmidir: Çatışma, manevi şiddet, işsizlik, aşağıla(n)ma, zorlama, yasaklama, terk etme, itiş-kakış, hastalık, kadın dayağı ve ölüm vardır. Örneğin Bir Ayrılık filminin baş kadın kahramanı rolünde Leila Hatami; vize aldıkları halde yurt dışına gitmeyi reddedip Alzheimerli babasını bırakmayan kocasına boşanma davası açan eş; terk edilen koca rolünde ise Peyman Moadi başarılıdır. Filmdeki çiftin kızını canlandıran Termeh, Ferhadi’nin kızı Sarina’dır. Mahkeme koridorunda sınava hazırlanan Termeh, iki kastlı Sasani toplum dersini çalışmaktadır. İran toplumunu kasteder. Çünkü Sasani toplumu Arap işgali öncesi ve sonrası; Zerdüştlükten İslamiyet’e geçiş öncesi ve sonrası olarak ikiye ayrılarak incelenir. Elly’e Dair filmi ise üç yıldır ayrılmak istediği nişanlısından kurtulamayan bir anaokulu öğretmeninin, Hazar Denizi kıyısındaki hafta sonu tatilinde, arkadaşlarından habersiz kaybolmasını konu eder. Denize sürüklenen bir çocuğu kurtarmak için, yüzmesini engelleyecek elbiseleriyle suya girip boğulması, erkek baskısından kurtulmanın tek çözümün gönüllü intihar olduğunu anlatır. Kurtarmak istediği çocuğun erkek olması da manidardır. Satıcı filmi ise, akşamları Arthur Miller’in Bir Satıcının Ölümü adlı temsilinde, Emet (Willy) ve karısı Rana’nın (Linda) evlilik temellerini sarsan gizemli tecavüz olayı işlenir. Yeniden dönüşüm için yıkılan bitişik binanın derin temeli yüzünden çökmek üzere olan apartmandan başka bir binaya kaçmaları, metalaşarak değişen ve yozlaşan toplumsal temeli simgeler. İyi seyirler.