Ateş hattında yaşayan devrimci
Bir partinin gücü siyasal öngörü yeteneğine ve süreçlere müdahale etme becerisine bakılarak tespit edilir. Bir de kadro birikimine!
Vatan Partisi’nin liderlerinden Kemal Ağralı ‘aydın’ diye gözümüzün içine sokulan, ön planda tutulan, o çok meşhur ekran isimlerini suya götürüp susuz getirirdi.
Kenardan konuşup duranlardan olmadı, ateş hattında yaşadı. Şekilsiz fikirlerle zaman öldürmedi, devrimci tavırlarla etki yarattı. Gelişmeleri tribünlerden izlemedi. Örgütlü mücadeleyle süreçlere müdahale etti. ‘Mevsimlik devrimci’ değildi ömrü boyunca dava insanı oldu. Kemoterapi tedavisi alırken bile görevlerini bırakmadı. Tepeden tırnağa sorumluluk duygusuyla yaşadı. Sakarya'da üreticilerin dert ortağıydı, çözüm lideriydi. Ülkemizin güvenliğini ilgilendiren konularda hızla öne çıktı, uyarılarda bulundu.
Kemal Ağralı babacan bir öğretmendi. Yüzlerce vatansever - devrimci genç yetiştirdi. Onlarla aynı yükün altına girdi, aynı sofraya oturdu. Evi olmayana ev buldu, eşyası olmayana eşya taşıdı. Harçlığı bitene cebinde ne varsa verdi. Yaparak, ter dökerek öğretti. Tavır eğitiminin ustalarından biriydi. Dün toprağa verdik Kemal Ağralı ağabeyimizi. Ülkemizin toprakları böyle yiğitlerle beslendiği için verimli. Türk milleti böyle evlatlar yetiştirdiği için güçlü. Kemal Ağralı gibi savaşçıları olan bir millet emperyalizme boyun eğmez. Vatan Partisi, Kemal Ağralı gibi dirayetli önderlere sahip olduğu için her dönem Türkiye düşmanlarının baş hedefi oldu. Hedef alınan kadrolar hasta yatağında bile Türkiye düşmanlarına kök söktürdü.