21 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Atlantik’in Asya’ya savaş planı

Fikret Akfırat

Fikret Akfırat

Gazete Yazarı

A+ A-

Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinden sonra üzerindeki çalışmaların hızlandırıldığı NATO’nun yeni “savunma planları”, doğu kanadında harbe hazır 300 bin kişilik bir kuvveti çok hızlı bir şekilde sevk ve idareyi içeriyor. Bu savaş planları üç bölgeyi kapsıyor:

1. ABD’den başlayıp Atlantik üzerinden İzlanda, İngiltere ve Norveç’e kadar uzanıyor.

2. Almanya, Polonya, Orta ve Doğu Avrupa ve Baltık Devletleri dahil olmak üzere Alplerin kuzeyindeki Avrupa’yı içeriyor.

3. Akdeniz ve Balkanlar üzerinden Karadeniz bölgesine kadar uzanıyor.

NATO’nun, şimdiye kadar acil mukabele kuvveti kapsamında üye ülkelerin hazır bulunduracağı 40 bin kişilik kuvveti, krizlere hızlı müdahale için tasarlanmıştı.

Batı basınındaki haberlere göre, yeni planlamalar hazır halde bulundurulan bu 300 bin kişilik kuvvetin “bir kriz durumunda” ilgili NATO organlarına ya da üye ülkelere danışmadan NATO Başkomutanı tarafından görevlendirmesine imkan tanıyacak (Bild, 12 Temmuz 2023).

RUSYA’NIN UKRAYNA’YA MÜDAHALESİ BAHANE

Bu planların sözde gerekçesi Rusya’nın Avrupa-Atlantik güvenliğine yönelik saldırganlığı. Ukrayna’ya yönelik müdahaleye atıf yapılarak, Rusya’nın Baltık bölgesindeki NATO güçlerine yönelik müdahale olasılıkları üzerine bina edilen planlamaların gerçekte temeli Eylül 2014’teki NATO’nun Galler Zirvesi’ne dayanıyor. Süreç NATO’nun resmi metinlerine göre şöyle işledi:

2008 Bükreş Zirvesi’nde Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO’ya üyeliği gündeme getirildi. Eylül 2014’te Galler’de düzenlenen NATO Zirvesi’nde “NATO’nun sınırlarında ve ötesinde güvenlik ortamında meydana gelen köklü değişikliklere hızla yanıt verebilmek için Hazırlık Eylem Planı’nı (RAP) uygulama” konusunda anlaşmaya varıldı. 2016 yılındaki Varşova Zirvesi’nde de “İttifak’ın kuzeydoğusunda güçlendirilmiş bir İleri Mevcudiyet (eFP) ve güneydoğusunda özelleştirilmiş bir İleri Mevcudiyet (tFP) kurulmasını” içeriyordu. Temmuz 2017 itibariyle Estonya, Letonya, Litvanya ve Polonya’da dört çok uluslu muharebe grubu konuşlandırıldı. NATO, Rusya’nın Kasım 2018’de Karadeniz bölgesindeki eylemlerine karşılık olarak, bölgedeki varlığını artırmaya karar verdi (NATO internet sitesi, 7 Aralık 2022). NATO’nun bu planlamaları doğrultusunda güncel olarak doğu kanadında konuşlanmış sekiz çokuluslu muharebe grubu bulunuyor.

Bütün bunlar, NATO’nun sözde savunma gerekçesiyle hazırladığı planların, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik müdahalesinden çok önce başladığını açık olarak ortaya koyuyor. Aynı zamanda, esas hedefin NATO sınırlarını tümüyle Rusya sınırına dayandırmak ve daha ötesine geçmek olduğu netleşiyor.

ZİRVE BİLDİRİSİNDE ASYA

Vilnius Zirvesi sonrasında yayımlanan 90 maddelik bildiride, çoğunlukla Rusya’dan bahsedilmekle birlikte Çin ve İran da yer alıyor. “Çin Halk Cumhuriyeti’nin emelleri ve zorlayıcı politikaları çıkarlarımıza, güvenliğimize ve değerlerimize meydan okuyor” denilen bildiride, Çin’in kendi ulusal egemenliği çerçevesindeki eylemleri Atlantik güvenliğine tehdit olarak niteleniyor. Öte yandan Çin’in Rusya’ya destek vermemesi isteniyor. Aynı zamanda İran da, nükleer kapasitesini artırması ve Rusya ile işbirliği nedeniyle hedefe konuyor. Bildiride, Asya Pasifik bölgesinde “Avrupa-Atlantik güvenliğini doğrudan etkileyebilecek gelişmelerin olduğu” vurgusuyla NATO’nun Japonya, Kore, Yeni Zelanda ve Avustralya ile ortaklığının derinleştirileceği vurgulanıyor. 

Jens Stoltenberg’in “Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana yapılan en kapsamlı savunma planı” diye nitelediği planlamaların ve NATO metinlerine göre “İttifak’ın sınırlarında ve ötesindeki güvenlik ortamındaki değişikliğe yanıt vermek” diye tarif edilen hedefin anlamı şu: Asya’ya doğru bir saldırı planı hazırlamak, böylece ABD hegemonyasını güvence altına almak..

Ankara, Türkiye’yi de hedefleyen Asya’ya saldırı planlarının altına imza atmış bulunuyor. Bu planlamalar, Türkiye’nin güvenliğini, başta Ege, Doğu Akdeniz ve Karadeniz’den başlayarak tehlikeye atıyor.