13 Ocak 2025 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Avusturya’da FPÖ’yü hükümet dışında tutma planı tutmadı!

Kadim Ülker

Kadim Ülker

Site Yazarı

A+ A-

Genel seçimler, geçtiğimiz yılın eylül ayında yapılmıştı. Geleneksel büyük partiler olan Hristiyan demokratların partisi Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) seçimden, sırasıyla ikinci ve üçüncü güçlü partiler olarak çıkmışlardı.

Eylül ayında yapılan genel seçimden ve sonrasındaki yerel seçimlerin hepsinden birinci parti olarak Avusturya Özgürlükçü Parti (FPÖ) çıkmıştı.

Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, daha önceki ÖVP-FPÖ koalisyon hükümetinde İçişleri Bakanlığından azlettiği FPÖ lideri Herbert Kickl’ı hükümeti kurmakla görevlendirmek istememişti. Görülmemiş bir yöntemle, koalisyon hükümeti kurulması çaresini aramış ve partilerin hepsine belli bir süre tanıyıp, "Kendi aranızda koalisyon hükümeti kurma görüşmeleri yapın." demişti. Bu görüşmeler sonucunda FPÖ ile hiçbir parti liderinin hükümette olmak istememesi üzerine, Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, ikinci büyük parti olarak seçimden çıkan ÖVP lideri Karl Nehammer’e görev vermişti.

ÖVP, SPÖ ve NEOS gibi üç partili koalisyon hükümeti beklenirken, ocak ayının ilk haftasında önce, parlamentodaki en küçük parti olan NEOS, koalisyon görüşmelerinden çekildiğini açıklamıştı. NEOS’un çekilmesinin ardından SPÖ lideri Andreas Babler de görüşmelerden çekildiğini duyurdu. Koalisyon hükümeti görüşmelerine katılan iki parti lideri çekildiği sırada, koalisyon hükümeti kurmakla görevlendirilen, 2021’den bu yana da başbakanlık görevini yürüten Karl Nehammer, bir açıklama yaparak hem parti başkanlığından hem de başbakanlıktan ayrıldığını duyurdu. Hükümet kurma başarısızlığı hem parti başkanlığından hem de başbakanlık koltuğundan olmuş oldu. Nehammer’in başbakanlık koltuğundan da istifa etmesinin ardından, halen Dışişleri Bakanı olan Alexander Schallenberg, yeni bir hükümet kurulana kadar başbakanlık görevini üstlenecektir. Alexander Schallenberg, 2019 yılında eski başbakanlardan Sebastian Kurz’un bir skandal arifesinde istifa etmesinden sonra da kısa bir süre için başbakanlık görevini yürütmüştü. Görevi teknokratlar hükümeti başbakanına devretmişti.
Nehammer'in parti genel başkanlığından ayrılmasından sonra yerine geçici olarak bu görevi Christian Stocker yürütecek. Stocker, geçici parti başkanlık görevi süresince koalisyon hükümeti kurma çalışmalarına doğrudan katılacaktır. O, ÖVP’nin FPÖ ile hükümet kurmaya sıcak bakanlardan.

CUMHURBAŞKANI GÖREVİ HERBERT KİCKL’E VERMEK ZORUNDA KALDI

Bu koalisyon hükümeti oluşturma görüşmelerinin hezimetle sonuçlanması SPÖ’de de uzun zamandır devam eden parti başkanlığı tartışması yeniden alevlendirecektir ve SPÖ Genel Başkanı Andreas Babler’in görevini başka bir partiliye devretmesi uzun sürmeyecek gibi görünmektedir. Böylece her iki büyük partiye de genel başkan dayanmadığını görmüş olacağız. Hem ÖVP hem de SPÖ’nin genel başkanları, beş yıldan fazla parti başkanlığı yapamamaktadır ve bir lider sorunu yaşamaktadırlar.

Birinci parti olan FPÖ’yü hükümet dışında bırakma oyununu tutmayan Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen’in görevi Herbert Kickl’e vermek zorunda kaldı. Kickl ÖVP ile koalisyon hükümeti kurma çalışmaları için kolları sıvadı. Kickl, Hristiyan Demokrat Parti ÖVP’ye koalisyon hükümeti kurma görüşmelerine davet etti. Avusturya Federal Parlamentosundaki sandalye dağılımına bakıldığında, şimdilik FPÖ ve ÖVP’nin koalisyon hükümeti kurmalarından başka bir alternatif bulunmamaktadır. Bu hükümet zorunlu olarak kurulacak gibi gözükmektedir. Kurulamadığı takdirde, ufukta (Almanya’daki gibi) bir erken seçim Avusturyalıları beklemektedir.

Bir koalisyon hükümeti kurulsa bile yeni hükümetin özellikle toplumun belini kıran enerji, gıda ürünleri, kira ve konut alanlarındaki pahalılığa bir çare bulunmayacaktır.

Avusturya