Biden Gladyo’nun yenildiğini dünyaya ilan ediyor

ABD Devlet Başkanı Joe Biden, Afganistan'dan çekildikten sonra yaptığı konuşmada Gladyo'nun önce Yeni Dünya Düzeni, sonra da Büyük Ortadoğu Projesi olarak açıkladığı stratejinin ve bunun uygulama aracı Asimetrik Savaş'ın yenilgiyle sonuçlandığını itiraf etti. Önce Afganistan yenilgisini kabul etti; Yönetimlerinin, "Afganistan'ın hızla çökeceğini hesap edemediğini" söyledi. Tabii, Afganistan'ın "çöktüğü" falan yok. Tam tersine, bağımsızlık ve özgürlük için ayağa kalktı. Sonra da, "Artık hatalardan ders alma zamanı" diyerek, 90'lardan beri uyguladıkları saldırganlığın başarısızlığa uğradığını ve "Yeni bir dönemin açıldığını" belirtti. Evet, bu saptama ve Afganistan'dan çekilme kararı, Onun sözleriyle, "Sadece Afganistan'la ilgili değil". Diğer ülkelerde de, "Büyük askeri operasyonlar çağını sona erdirmekle" ilgili.

Biden dersini almış; "Öncelikle asla ulaşamayacağımız değil, net ve ulaşılabilir hedefler, misyonlar belirlemeliyiz" diyor. Ve bunu şöyle açıklıyor: "Afganistan'daki en büyük hatalarımızdan biri, El Kaide'nin ABD'ye saldırmasını durdurmak dışında, bir de ulus inşa etmeye girişerek ana hedefimizden amansız şekilde saptık".

"Ulus inşa etmek" vb. sözleriyle, Gladyo'nun palavralarını yineliyor. Tam tersine, Gladyo, 30 yıldır ulusları ve ulus devletleri parçalama ve kendisine bağımlı hale getirme çabasında. El Kaide gibi terör örgütlerini de bunun için kurdu ve destekledi. Bir yandan "Radikal İslamcı" dedikleri bu tür örgütleri kurdular. Diğer yandan, sözde bunlarla mücadele etmek için, "Ilımlı İslamcı" akımları destekleyerek, dinsel ve mezhepsel bölünmeyi kışkırttılar.

El Kaide'nin bir Gladyo icadı olduğunu Amerikan yetkilileri de açıkladı. En önemlisi; ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin ilk adımı olan Afganistan işgalini başlatan ve başında o günkü ABD Devlet Başkanı Yardımcısı Dick Cheney'in bulunduğu, El Kaide'nin ABD'deki İkiz Kuleler'e saldırısının bir Gladyo operasyonu olduğunu Amerikan kamuoyu da kabul etmiş durumda.

Sonuç olarak; 90'lı yıllardan beri dünyamızı kan revan içinde bırakan saldırılardan sonra Biden'in aldığı birinci ders, Gladyo'nun ülkeleri etnik ve dinsel temelde parçalama stratejisinin "asla ulaşılamayacak bir hedef" olduğu itirafıdır.

Böylece, Biden, "dış politikada yeni bir sayfa" açıyor ve "askeri güce daha az güvenen ve daha az müdahaleci bir dönemin" başladığını ilan ediyor. Ve yukarıda açıkladığımız Gladyo saldırganlığını doğruluyor. Son sözleri ise şöyle: "Bu ülkelerde bu zihniyetten ve bu tür büyük ölçekli asker konuşlandırmaktan uzaklaşmak, bizi evde daha güçlü, daha etkili ve daha güvenli hale getirecektir". Yani Trump gibi, "Evimize dönelim" diyor.

Böylece; ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon) 2019'dan sonra açıkladığı Yeni Savunma Stratejisi'nin gereği olan Truva Atı Projesi'yle, Gladyo'nun desteklediği terör örgütlerinin artık "ABD milis güçleriyle destekleneceği" dönem de kapanmış oluyor. "Ne yapacaktık yani" diye sorduktan sonra, "Ya Afganistan'ı terk edecek, ya da ayrılmadığımızı söyleyip, savaşa geri dönmek için on binlerce asker gönderecek, çocuklarımızı, kızlarımızı telef edecektik" diyor.

Bu sözleri söyleyen, son seçimlerde Gladyo'nun desteğiyle seçilmiş ABD'nin Devlet Başkanı. Evet, Biden bu seçimlerde Trump'la yarışmasını, Gladyo'nun temsilcisi olarak kazandı. Ama Amerikan Emperyalizmi'nin peş peşe aldığı yenilgiler ve sadece dünya çapında değil, Amerika'da da halkın bu merkeze karşı yükselen tepkileri Biden'i de bu noktaya getirdi. Biden'in bu konuşmasıyla ilgili Amerikan kamuoyundaki yorumlar her şeyi açıklıyor: "Askeri yollarla amansız intikam arayışı, ABD'yi sonsuz savaşlara sürükledi. Biden buna son vermek zorunda kalıyor."