Bilmeden atıyorsun gerçekleri çarpıtıyorsun
Çok şanslısın Tayyip Bey, zira Aziz Nesin erken öldü. Şimdilerde yaşasaydı, senin 11 yıllık başbakanlık döneminde, sayende yaşamı boyunca yazdığı eserlerin üç katını yazardı.
Senin aksine Aziz Nesin şanssızdı, senin gibi bir madeni göremeden öldü.
Düşünüyorum da, hem senin cehaletinle, hem de o gerçekleri çarpıtma yeteneğinle çok eğlenirdi.
Senin kadar bilgisiz bir siyaset adamı acaba dünyaya gelmiş midir?
Hiç zannetmiyorum.
"Cumhurbaşkanı adayı olduğuna göre Başbakanlıktan istifa et" diyorlar, bilmediğin bir konuda ahkâm kesiyorsun ve dönüp, "Obama, Merkel istifa mı ettiler?" diyorsun.
Gene elmalarla armutları topluyorsun. Bilmediğin konuda bir profesör edasıyla fikir beyan ediyorsun, bilgiçlik taslıyorsun.
Ben görmedim ama bu saçma sapan örnekleri verirken, gene öğrencisinin yanlışını yakalamış ama bunu görmezden gelen öğretmen edasıyla, kafanı da muhakkak saat sarkacı gibi iki yana sallamışsındır.
Tayyip bey, MERKEL BAŞBAKAN, bugüne kadar kimse başbakanlar milletvekili genel seçimine girerken istifa etmelidirler dedi mi?
Hiç kimsenin aklına bile gelmemiştir.
Ama şansölye Merkel Almanya Cumhurbaşkanlığına aday olursa elbette istifa eder.
Alman yasalarına göre böyle bir zorunluluk var mı yok mu bilemem?
Yoksa bile siyasi ahlak olarak muhakkak istifa eder, etmezse Alman halkı onu istifaya zorlar.
Obama Amerika'da geçerli olan Başkanlık sisteminde yürütmenin başı, aynen senin bugün Türkiye'de hükümetin başı olduğun gibi.
Sen nasıl Milletvekili Genel Seçimlerine girerken istifa etmek zorunda değilsen, Obama da Başkanlık Seçimine girerken istifa etmek zorunda değil.
Sen oradaki Başkanlık ile buradaki Cumhurbaşkanlığını aynı şey zannediyorsun.
Sen, yerel seçimlerde belediye başkan adayı olan Bakanları, "Bakanlık görevlerine devam etmelerinin etik olmayacağı" gerekçesiyle istifa ettirmiştin.
Ayrıca senin istifanın etikle falan da bir alakası yok, sen bir kamu görevlisisin. İSTİFA ETMEK ZORUNDASIN.
Vali, hakim, kaymakam hatta il ve İlçe Başkanı istifa edecek ama Başbakan olarak sen "İstifa etmem için yasal bir zorunluluk yok diyeceksin"
Hadi bu hukuki konulara aklın ermiyor. Ama millete saygı göster onlarla alay etme.
O insanları suiistimal ediyorsun, onların hulus ve saffetinden istifade ediyorsun.
"Benim milletim, ağzımdan din, kitap laflarını düşürmediğim için bana inanır" diyorsun.
Seni dinlerken, bu ülkenin Başbakanı mı konuşuyor, yoksa birisi Cuma hutbesi mi okuyor anlamak mümkün değil.
Tabii bu konuda yalnız değilsin. Bazen sizleri dinlerken İran İslam Cumhuriyeti Meclisinde bu kadar çok dine atıf yapıyorlar mı diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Hele hele o gerçekleri çarpıtma yeteneğin yok mu.
Üstüne üstat tanımam.
İnan sen bir numarasın.
11 Kasım 1938'de, askerlerin meclisi sardığını ve İsmet Paşa'nın zorla Cumhurbaşkanı seçtirildiğini bile söyledin.
Bilgisizliğin, cehaletin elbette tartışılmaz.
Ama be birader, İsmet Paşa o tarihte Başbakan değil, Genelkurmay Başkanı da Mareşal Feyzi Çakmak, hangi güçle kuşatacak Meclisi.
Sen o dönem milletvekilini senin boş kağıda imza atan "tuzlukların mı", ya da cumhurbaşkanı adayını TV'de benle beraber öğrenen milletvekilleri mi zannettin?
Bir tane belge göstersene, 11 kasım 1938'de meclisin askerler tarafından kuşatıldığına dair.
Devletin bütün arşivleri elinde, hadi durma göster.
Aman sakın Eskişehir Örfi İdare Komutanlığına atfen okuduğun sahte belge gibi olmasın.
Gerçekleri böyle çarpıtarak sadece İsmet Paşa'nın aziz hatırasına saygısızlık etmiyorsun.
O Meclise saygısızlık ediyorsun, Türk Ordusuna, Mareşale hakaret ediyorsun.
CHP cami kapattı bile dedin. Bir tane belge gösterebildin mi?
Gösteremezsin.
Türkiye'de en çok cami hangi dönemde yıkıldı biliyor musun?
Bilemezsin, okumak gibi bir alışkanlığın yok ki bilesin.
Yıkmaya, inşaata çok meraklısın bak bakalım İstanbul'un tarihine.
Bilmeden atıyorsun, gerçekleri çarpıtıyorsun, başını yastığa koyduğun zaman gerçekten iç huzuru ile uyuyabiliyor musun?