Yandex
16 Nisan 2025 Çarşamba
İstanbul 19°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bir başka türlü hendek savaşları

Latif Bolat

Latif Bolat

Gazete Yazarı

A+ A-

Geleneksel Türk toplumunda su konusu çok önemli olduğu için, tek bir kelimeyle yetinmemiş atalarımız. Tarlaya, bahçeye ve hatta eve su getirmek zorunluluğundan dolayı, bazen hendek, bazan ark, bazan kanal diyerek, su yolunu azizlemiş biraz da. Şimdi bu kadar siyasi olan bitenlerin orta yerinde, bu “ark” konusunun ne alakası var, diyeceksiniz. Genellikle böyle oluyor çünkü. Basında ne öne çıkıyorsa, hemen herkes o konuda fikir beyan etmek zorunda bırakılıyor belli ki. Ama biz, kendi gazetemizde zaten çok yetkin kalemler, o konularda çok isabetli tahliller yazdıkları için, biraz daha değişik, ama o kadar da önemli konuları ele alıp, siyasete ve kültüre başka bir açıdan yaklaşmayı denemekteyiz yazılarımızda. Hayat, tek bir açıdan bakılacak kadar basit değil şunun şurasında. Gelelim bu “ark” işinin nerden çıktığına. Geçtiğimiz birkaç senede, bir sürü Türkiye ayarında memlekete ziyarette bulunduk. Karakterimiz icabı da, sıradan turistlik yapamadığımız için, oraları bizim memleketle karşılaştırma adetimiz doğdu. Yollar, parklar, binalar, trafik, marketler, insanların giyim kuşamları, bu karşılaştırmaların konuları oluyor her defasında.

Bir başka türlü hendek savaşları - Resim : 1
Türkiye'de su kanalları

HENDEĞİNE NASIL DAVRANMALISIN?

Bu defa da, halen süren konser-konferans turumuz icabı, Malezya, Singapur, Endonezya ve Hindistan’da, etrafa alıcı gözüyle bakmaktayız. Son 30 senedir tüm cihana dayatılan “küreselleşme” kültürü ve ekonomisi sebebiyle, artık binalarda, yollarda, giyim kuşamda bir tekdüzelik oluştuğunu ilk elden görebiliyoruz, tüm gittiğimiz yerlerde. Yani İstanbul’un Kadıköy’ünde karşılaşacağınız bir yüksek bina, bir Starbucks, bir genç kadın ya da bir delikanlının görünümü, Jakarta’da da, Kuala Lumpur’da da, ve Singapur’da da hemen hemen aynı artık. Magazin kültürünün esiri yapılmış bir dünya nüfusuna, aynı tip pantolonu, aynı kazak modelini giydirip, gerçeği olmasa bile sahte Gucci çantasını taşıtabilmek, o kadar da zor bir şey değil artık. Toroslardan gelen bir köy kökenimiz de olduğu için, yol kenarlarında sıralanmış “ark”lar konusunda karşılaştırma yaparak, bahsedeceğimiz ülkelerin kültürlerini karşılaştırmak aklımıza geliyor. Ve şimdi de onu yapmaktayız zaten. Ark deyip geçmeyelim. Su, ne de olsa her milletin yaşam kaynağı. Ve yol kenarında oluşturulmuş “ark veya hendekler”, eldeki kısıtlı su kaynaklarının tüm şehirlere dağıtılmasında hayati bir rol oynadı, tarihte de bugün de.

Bir başka türlü hendek savaşları - Resim : 2
Hindistan Goa'da su kanalı

BODRUM’UN DERELERİNDEN GOA’NIN HENDEKLERİNE

İlk elden gözlemlerimizle karşılaştırma yapmak istediğimiz 5 ülke; Türkiye, İran, Malezya, Endonezya ve Hindistan olacak. Bu memleketlere defalarca gidip, gözlemlerimizi tekrar tekrar test ettiğimizi de söyleyelim bu arada. Milletlerin kendi evleri dışındaki herkese ait alanlardaki temizlik anlayışını test etmesi bakımından, bu “ark veya hendeklerin” oldukça önemli olduğunu görmekteyiz kendi ülkemizde bile. Hepimizin bildiği gibi, kendi evinde dünya temizlik şampiyonluğunu kimselere kaptırmayan Türk insanının, aynı konuda herkese ait alanlardaki vurdumduymazlığı ve kirliliği oldukça meşhurdur. Bunu, hem şehir sokaklarında, hem de hafta sonu ormanlarda “mangal” yakıp keyif aldığı, ama eve dönerken her tarafa saçtığı çöpler ile senelerdir ispat etmektedir. Aynı konuda zaten giderek kaybedilen “ark veya hendeklerimize” bir göz atarsanız, onların da hallerinin çok fena olduğunu görürsünüz. Yani Türk insanı kendi evine ayakkabı ile kimsecikleri sokmazken, dışardaki halka ait her yeri “çöplük” olarak kullanmanın zevkini keşfetmiş ve bunu son demine kadar kullanmakta ısrarcıdır, 2025 senesinde bile.

Bir başka türlü hendek savaşları - Resim : 3
Iranda bir sokak ve ark

TAHRAN, İSFAHAN VE TEBRİZ’İN BERRAK ARKLARI

Aynı konuda komşumuz İran’a geçelim. Başkent Tahran’daki tüm caddelerin hem sağında hem solunda, bazan da ortasındaki adada, Elbruz dağlarından gelen kar sularını şehrin her tarafına taşıyan bir “ark ve hendek” sistemini görürsünüz, ki biz de defalarca gördük bunları. Hem şırıl şırıl sesiyle ortama güzellik katan, hem de yaz aylarındaki çöl sıcağında şehre bir soğutucu şebekesi sağlayan bu arklar, pırıl pırıl temizdir. Bizzat göz attığımız onlarca caddenin her iki tarafında da, içinde su bile içebileceğiniz temizlikte sular akar Tahran’da da, Tebriz de de, İsfahan’da da. Hazır İran’da iken, arada kalan Pakistan’ı atlayıp Hindistana geçelim ve aynı konuya bir bakalım. Şu anda, bu yazıyı yazarken penceremizden seyrettiğimiz, Hindistan’ın Bodrum’u sayılan Goa’da durum, İran’ın tam tersi! Hindistan’ın her tarafında olduğu gibi, burada da aynı temizlik karşıtlığı egemen. Dikkat edin, “pislik” deyip Hintli dostlarımızı incitmeyelim çabasındayız. Ama onlarca defa geldiğimiz ve hemen her köşesinde uzun süreler geçirdiğimiz Hint toprağında, bahsettiğimiz “ark ve hendekler”, çör ve çöpün en yoğun olarak doldurulduğu yerler olmakta. Sanki bir film yönetmeni, etraftaki insanlara para verip “buraları elinizden geldiği kadar kirletin, herşeyi kullanmak serbest” demiş te, millet bu görevi çok başarılı şekilde yerine getirmiş gibi. Bu, Hindu mahallelerinde de, Müslüman mahallelerinde de aynı, onu da belirtelim.

Bir başka türlü hendek savaşları - Resim : 4
Malezya Shah Alam su arkı

MALEZYA’NIN TERTEMİZ SU KANALLARI

Hindistan’dan Malezya’ya geçmek o kadar da zor değil. Asya’nın güney kapısı olan Hindistan toprakları, Hindiçin denilen bölgeye komşu zaten. Öyleyse bir de Malezya’ya uğrayalım gelmişken. Hem Kuala Lumpur gibi metropolde, hem de Shah Alam gibi komşu illerde park ve ark kültürü olağanüstü egemen. Tropik iklimin de yardımı ile, yeşilin her türlüsünün tam ortasında, aynen İran’daki gibi bir ark-hendek şebekesi her tarafa yayılmış. Ve fotoğraflarını da çektiğimiz gibi, onlar da pırıl pırıl tertemiz. Yani sıcak yaz gününde içine girip bir soğuk duş alabilecek kalitede görünmekteler. Hem de metropollerin orta yerinde. Kuala Lumpur ile Endonezya’nın başkenti Jakarta arasında, o korsanları ile ünlü Malakka Boğazı var. Bir saatte orayı da asıp, Jakarta’ya gelirsiniz. Bu dev metropoldeki 15 milyon insan da, ark-hendekler konusunda, Hindistan ile Malezya arasında bir yerde duruyor temizlik konusunda. Nüfusunun büyük çoğunluğunun Müslüman olduğu Endonezya insanı, da, aynen Türk insanında olduğu gibi, evlerindeki muazzam temizlik geleneğini, sokaklara ve parklara taşımamakta ısrarcı görünüyor.

Bir başka türlü hendek savaşları - Resim : 5
Singapur’da su kanalı

SİNGAPUR’DAN ÖĞRENECEK NE VAR?

Tüm bu ülkelerin tam orta yerindeki Singapur’u fazla detay ile anlatmak gerekmiyor zaten. Sokakta yere sakız atmanın cezasının 100 dolardan başladığını belirterek, belki de ark-hendek ve sokak temizliğinde, anahtar kelimenin “ceza” olduğunu bize hatırlatıyor. Elbette genel eğitim de önemli ama, ceza da eğitimin bir parçası başarı için, besbelli. Türkiye’den Singapur’a, Malezya’dan Hindistan’a ark ve hendekleri karşılaştırdığımız bu yazıyı, memleketimizde ruhani ve fiziki temizliğin egemen olacağı daha güzel günlere olan özlemimizi ve inancımızı belirterek bitirelim.

Su kaynakları Singapur Malezya Hindistan İran
Yorumlar (1 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Yükleniyor...