Bir galatlar dilidir Osmanlıca
“GALAT” Arapçada “yanılmak” anlamına gelir. Sözcük Arapça olmasına karşın, bir dilbilgisi kavramı ya da olgusu olarak Arapçada yaygın yanlış anlamında “galat” ya da “galat-ı meşhur” yoktur. Sözcüğün aslı Arapça olmasına karşın sorun Osmanlıcanın ya da giderek Türkçenin sorunu olmuştur. Neden acaba?
GALATLAR VE SÖZLÜKLERİ
Galatlar, halk ile aydınlar arasında dil açısından büyük bir ayrılık varsa, uçurum varsa ortaya çıkar. Bir nedeni kanımca budur. Bir başka nedeni de, yabancı sözcüklerin bir dili istila etmesi galatları da birlikte getirir, çoğaltır. Çünkü yabancı sözcükler halk arasında yaygınlaştıkça biçim ve anlamca değişikliğe uğrar. Yani halk o sözcükleri getiren aydınlardan farklı olarak anlar ve kullanır. Osmanlıca kendi halkına ve ulusal diline değil, iki ayrı dilden, Arapça ve Farsçadan sürekli sözcük alımına dayandığı için zaman geçtikçe “galatlar” dili olmuştur. Nerdeyse bir galatlar toplamıdır Osmanlıca. Zühal Kültüral’ın Galatât Sözlükleri (Simurg 2008) kitabından da anlıyoruz ki, galatlar üzerine bizde epey risale ve sözlük yazılmıştır.
HAREKÂTIN ÇOĞULU
Yalnız sözcüklerle değil, eklerle ilgili galatlar da epeycedir dilimizde. Bu konuda çok yapılan yanlış, zaten çoğul olan sözcüklere fazladan bir çoğul eki de bizim eklememizdir. Örneğin “erat”, “gidişat” sözcüklerindeki “-at” Arapça çoğul ekidir. Bunların Türkçe sözcüklere eklenmesi bile galat sayılır. Aynı ekle türetilmiş olan “harekât”, “hareket” sözcüğünün çoğuludur. Buna bir çoğul eki daha ekleyerek “harekâtlar” demeyi “galat-ı meşhur” olarak kabul etmek de zor bizce. Gazetemizde şöyle bir tümce:
“...terör örgütü mensuplarına yönelik hava harekâtları düzenlendi... harekâtlar sonucunda 17 terörist etkisiz hale getirildi.” (Aydınlık, 15.11.2017)
Yukarıda “harekâtlar” denerek çoğul ekine bir çoğul eki daha eklenmiş. Sanırım ikinci çoğul ekine, harekâtın farklı günlerde birkaç kez yapıldığını, yani bir harekât dizisi olduğunu anlatmak için gerek duyulmuş. “Harekât” askerî terim olarak “askerî eylemce” olarak Türkçeleştirildi, ama yaygınlaşmadı. Batı dillerinden alınan “operasyon” da bu anlamda kullanılıyor.
BUHURDAN /ÇAYDAN
Gene galatlara neden olan bir ek de Farsça “dan” ekidir. Bu ek Türkçedeki ad durum eki “dan/-den” ile karıştırılır. Örneğin, tütsü yapılan kap anlamındaki “buhur-dan” sözcüğünün “dan” ekiyle bizim “ev-den”, “köy-den” sözcüklerindeki -dan/-den eki ayrı eklerdir. Zaten -lık/-lik anlamı veren Farsça “-dan” ekine ayrıca -lık/-lik eklemek galattır. Bu nedenle “çaydanlık”, “iğnedenlik” gibi sözcükler “galat-ı meşhur” sayılır. Bir eleştirmen arkadaşımız, yazılarındaki küçük köşesine “öyküdenlik” adını verirken, dilimize bir galat daha eklediğini biliyor muydu acaba?
Okuma önerisi:Turgut Özakman, Romantika (9. basım), Bilgi Y., Ankara 2017