23 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bitmeyen Acıların Şairi; Heine

Yaşar Atan

Yaşar Atan

Eski Yazar

A+ A-

1797-1856 yılları arasında yaşayan Heinrich

Heine (Haynriş Hayne); ülkemizde pek

tanınmamasına karşın dünyaca ünlü en büyük birkaç

Alman şairinden biridir...

Bitmeyen Acıların Şairi; Heine - Resim : 1

Şiirlerinin çoğu, günümüzde bile dilden dile

dolaşmakta, Almanya’nın bütün okullarında okutulan

ders kitaplarında tanıtılmaktadır..

”Silezyalı Dokumacılar” ve “Lorelay” adlı

şiirleri, dünyaca en ünlü şiirleridir. Günümüzde bile

şarkılaştırılmış Lorelay şiirini, hangi Almana

sorsanız, hemen mırıldanmaya başlar. Ama yazarının

kim olduğunu çoğu bilmez!

Gurbet yaşamının son yıllarını yatalak olarak

Paris’te geçirdi ve orada öldü.

En ünlülerinden birkaç kitabı: Buch der Lieder

(Şarkılar Kitabı), Neue Gedichte ( Son Şiirler)

Deutchland Ein Wintermârhen (Almanya – Bir Kış

Öyküsü), Atta Troll. Sommernachtsraum (Atta

Troll. Bir Yaz gecesi Düşü)

Doğrudan Fransızca olarak yazdığı

kitaplarından birkaç örnek: Poèmes et Légendes

(Şiirler ve Efsaneler),Tableaux de voyage

(Yolculuk Tabloları).

Aşağıda, çevirdiğim bir şiirini veriyoruz.

OoO OoO

KUM SAATİ BOŞALIRKEN

Karşımdaki kum saatinde görüyorum:

O azalmış kumu, habire akıyor ağır ağır aşağıya.

Sen benim tatlı karım, yoldaşım,

Bak ölüm çekip götürüyor beni uzaklara.

Kollarından çekip alıyor o beni, karıcığım,

Dirensem bağırsam neye yarar?

Koparıyor ruhumu bedenimden,

Ruhum da korkusundan çekip gitmek istiyor.

Bu ortak evimizden kovuyor karımı da.

Hiç düşünmezdi garibim böyle bir ayrılığı.

Tirtir titriyor umarsız, sele kapılmış gibi,

Habire söyleniyor;”Nerelere gitsem ki?”


Nice diklensem de ben, bağırsam çağırsam,

Çeksem çekiştirsem de artık nafile.

Koparken ruh bedenden, kadın erkekten,

Alıp başını gidecek her biri - biryerlere gönlünce.

(Çeviren: Yaşar Atan)

OoO OoO

Her yazımızda olduğu gibi, aşağıdaki iki

şiirimle, sizlere şiir yüklü günler diliyorum...


OoO OoO

SEN ZATEN BİR ŞAİRSİN

Velhasıl diyorum kendi kendime

Taş da yağsa göklerden

Hep şiiri düşüneceksin

Ve babanın yaptığı gibi

Son soluğunu verirken bile

Kendiliğinden mırıldandığı

O dizeler vardı ya hani

Hep onları anımsayacaksın

Ve elindeki kalemle böyle

Gerekmez ille de şiir yazmak

Bu beleş bulduğun dünya var ya

Seviyorsan onu delice

Ve veriyorsan hakını bu sevginin

Sen zaten bir şairsin...

(Yaşar Atan)

OoO

BİZ BÖYLEYİZ

Bu sabah bir menekşe masmavi

Bir karanfille yanında


Selamladılar beni

Yolum üstünde

Her günkü o güzelim kokularıyla

Nerden geliyor diye sordum

Buncasına güzellik sizlere

Karanfil öyle bir koktu ki

Kızıl kızıl

Ve de menekşe

Maviş maviş

Doğrusu buncasına güzeller miydi

Bu çiçekler ve bu dünya

Vardı bilmediğim bir gizemi

Derken doldu da doldu sokak

Güneşle çiçeklerle

Ben yürüdükçe

Şaşırma hiç dedi birden güneş

Biz böyleyiz her sabah

Sen ara bizi

Hep sevgiyle böyle

Yeter ki.

(Yaşar Atan)