‘Biz de siyahları çıkarabilecek miyiz?’

“Sayın Mustafa Mutlu...  

Zindandakilerin kardeşi, ağabeyi hatta babası olarak büyük bir görevi başarıyla tamamladınız ve siyahları çıkardınız. 

Acaba biz de bir gün siyahları çıkarabilecek miyiz? 

Nasıl? 

İyi ki varsınız ve bir daha siyah giymemeniz dileğiyle, sonsuz teşekkürler...” 

*** 

Yukarıdaki satırlar “kumpas şehidimiz” Albay Murat Özenalp’in eşi Sema Özenalp’a ait... 

V. Murat Tulga ve Bayram Ali Tavlayan tarafından derlenen “Bir Kumpas Şehidi Albay Murat Özenalp” isimli kitabı böyle imzalayarak göndermiş Sevgili Sema kardeşim... 

Hiç görmediğim, acısını paylaşamadığım, çocuklarını öpüp koklayamadığım güzel kardeşim! 

Öyle koydu ki bu sözler, o siyah gömleği çıkardığım güne lanet ettim! 

Biliyorum; onun niyeti asla beni üzmek değildi, ama ben nasıl oldu da o siyah gömlekleri asla çıkaramayacaklar olduğunu unutum! 

Nasıl kendimi onların yerine koymadım. 

Evet; tıpkı Sema’nın dediği gibi, “bir görevi başarıyla tamamladığımı” düşünüp, sıyırdım attım siyahları... 

Ama Kuddusi Okkır’ın eşi Sevgili Sabriye’nin... 

Sevgili Sema’nın... 

Ali Tatar’ın, Abdülkerim Kırca’nın, Kaşif Kozinoğlu’nun, Muzaffer Tekin’in, Berk Erden’in, İlhan Selçuk’un, Uçkun Geray’ın, Türkan Saylan’ın, Teoman Koman’ın, Engin Aydın’ın ve Erhan Göksel’in yakınlarının o “siyah”lardan ömürleri boyunca kurtulamayacaklarını hesaplayamadım. 

Hepsinden özür dilerim. 

*** 

Bu kitap, 1 Mayıs 2014 günü kaybettiğimiz Albay Murat Özenalp’in arkasından yazılanları bir araya getiriyor... 

Kitabın önsözünü, “Balyoz Davası’ndan tutsak edilmiş dava arkadaşları” kaleme almış... Bakın neler demişler: 

“Murat Özenalp’in ölüm nedeni beyin kanaması değil, açıkça faili belli bir cinayetti. 

Cinayetin failleri, devletin kılcal damarlarına kadar sızan, yabancı istihbaratçılarla işbirliği yaparak kendi askerine kumpas kuran vatan haini kumpasçılardı. 

Bu alçakların ihanetini yüce Türk Milleti affetmeyecek ve bunun hesabını mutlaka bir gün soracaktır. 

Murat Özenalp’in tutsak iken ölümünde, kumpası kuranlar ile birlikte; olanlara göz yuman siyasi iktidar mensuplarının, haksızlıkları ve hukuksuzlukları alkışlayan aydın müsveddelerinin, tüm bunların kara propagandasını yapan medyanın, personeline sahip çıkmayanların ve tüm olanlara sessiz kalanların sorumluluğu vardır. 

Bugün belki adalet tecelli etmiş, Murat beraat etmiştir. 

Fakat bu beraat, acıların sonunu getirmemiştir. 

Acıların sona erme süreci, Murat ve diğer şehit arkadaşlarımızın aramızdan ayrılmasına neden olanların, Türk Milleti’ni kahpece aldatanların, Türk Milleti’ne hesap vereceği güne kadar devam edecektir. 

Dava arkadaşımız, Murat’ımıza, herkesin takdirine şayan olmuş mükemmel bir insana karşı hissettiğimiz vefa borcunu, böyle kalıcı bir çalışmanın derlemesini yaparak ödeyebileceğimizi ve vicdanen rahatlayabileceğimizi zannediyoruz. 

Bu kitapta Murat’ın hikâyesini, medya köşe yazarlarının, dava arkadaşları bizlerin, ailesinin ve dostlarının yazdıkları ile bulacaksınız. 

Bu hikâyenin ibret olmasını ve bunun yanında, aldatanların, onlara aldananların ve bundan mağdur edilenlerin, Türkiye’mizin asla yazgısı olmamasını diliyoruz. 

Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef alan bu süreçte değişik davalarla mücadele ederken şehit düşen tüm arkadaşlarımızı tekrar büyük bir hürmet ve özlemle anıyoruz.” 

*** 

Bu kitabı almak, okumak ve çocuklarımıza “miras” bırakmak, Murat Özenalp’e borcumuzdur.. 

BİR KUMPAS ŞEHİDİ 

Türü: Derleme 

Derleyenler: V. Murat Tulga,  

Bayram Ali Tavlayan  

Yayınevi: Alibi Yayıncılık 

Baskı tarihi: 2015, Nisan 

Sayfa sayısı: 280 

Fiyatı: 20 lira 

*** 

19 SORUDA ŞİKE DAVASI! 

Halen Sözcü Gazetesi’nde editör olarak çalışmaya devam eden genç meslektaşım Aytunç Erkin, 3 Temmuz 2011’de Türkiye’nin gündemine oturan Şike Operasyonu’nu aydınlatmak gibi zor bir işe soyunmuş... Operasyonun başladığı günden bu yana soruşturmayı bir gazeteci olarak yakından takip etmiş... 

Fenerbahçe taraftarı olduğunu saklamıyor ama “Bu operasyon başka bir kulübe yapılmış olsaydı da aynı şekilde takip eder, bazı sorulara yanıt arardım” diyor. Ona göre Şike Davası, Ergenekon ve sonrasındaki diğer kumpas davalarının bir devamı... 

Aytunç, bu kitabı, 19 temel sorunun ekseninde kaleme almış... İşte o sorular: 

- Operasyon gerçekte hangi tarihte başladı? 

- Kara Kuvvetleri Savcısı, Aziz Yıldırım’ı neyle suçladı? 

- Hava Kuvvetleri Savcısı Ahmet Zeki Üçok, Yıldırım’ı nasıl ve neden korudu? 

- Hangi gazete, Ergenekon’un Fenerbahçe’de olduğu manşetini attı? 

- Devrimci Karargah’ta futbolun ne işi vardı? 

- MİT, Şike Davası’na neden sokuldu? 

- AKP-Cemaat ittifakı Fenerbahçe’yi neden hedef aldı? 

- Cemaat, neden Fenerbahçe’yi ele geçirmek istedi? 

- Aziz Yıldırım’ın gözaltına alınıp tutuklanacağını ilk kim yazdı? 

- Hangi gazeteci, operasyonu 15 gün önceden duyurdu? 

- Trabzonspor, davadan nasıl kurtuldu? 

- Trabzonspor’u savunan avukatların cemaatle ve davanın savcısıyla nasıl bir ilişkisi vardı? 

- Trabzonspor’la ilgili hangi tapeler hasıraltı edildi? 

- Federasyon Başkanı, Erdoğan’dan talimat aldı mı? 

- Operasyonu yapan polisler şimdi nerede? 

- Gazetecilere kimler brifing verdi? 

- Aziz Yıldırım’ın Emniyet fotoğrafını sızdıran polis ne dedi? 

- Balyoz’la Fenerbahçe arasında ilişki var mı? 

- Kim, Savcı Zekeriya Öz’le ilgili itiraflarda bulundu? 

SARI-LACİVERT ÖFKELİ ADAM 

Türü: İnceleme 

Yazan: Aytunç Erkin  

Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınevi 

Baskı tarihi: 2015, Nisan 

Sayfa sayısı: 175