‘Cellat’ ortaya çıkıyor mu?..

Düzenli okurlar farkındadır; Salı günü bu köşede, Irak ve Suriye’de dinci teröre karşı yürütülen ABD operasyonlarına dikkat çeken “yeni cellat kim” başlıklı bir yazı da vardı...

İşte “yeni IŞİD” tehlikesine de vurgu yapan o yazıda, Donald Trump’ın IŞİD’le Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk’ın şu açıklamasına da yer vermiştik;

“Irak’ta IŞİD’in lider kadrosundan 180’i öldürülürken, örgütün ‘imdat’ yolları kesildi ve yabancı militanların akışı engellendi. IŞİD, abluka altında bulunuyor ve yenilmesi an meselesi...”

ABD’li yetkilinin bu düşündürücü açıklamasının ardından Selefi örgütlerdeki zincirleme eylem ve yeniden yapılanma devinimiyle onlarla mücadele konusundaki kısır döngüyü öne çıkartmak için şu soruları da sormuştuk;

“El Kaide’nin tükenişinden sonra “IŞİD” adlı Selefi örgütü piyasaya sürenler barış ve insanlık açısından neye hizmet ettiler, kan ve rant açısından ne kazandılar?.. Ve en önemlisi de, ‘BOP’ tuzağı dayatması sürerken, Ortadoğu’nun paylaşılmasında cellat görevi verilecek yeni örgütün adı ne olacak?..”

Medyamız, IŞİD üzerine yorum yapmakta pek donanımlı ve becerikli olmadığı için Suriye ve Irak’ta, Türkiye’yi de ilgilendiren haberleri dış basındaki yorumlara dayandırmayı çok seviyor...

İşte bu yüzden “yeni IŞİD”le ilgili haber de dünkü kimi gazetelerde, “Son dakika!.. Dünya ayağa kalkacak!.. İkinci ordu kuruluyor” başlığıyla, adeta maden bulunmuş havasıyla verilmişti!..

GÖZ ARDI EDİLEN PUSU!..

Sınırlarımızın yanıbaşında “isim” değiştiren ezel tehditle ilgili “yeni IŞİD” başlıklı haber, Fetih el Şam tarafından 2012-2014 yılları arasında Suriye’de esir tutulan ABD’li gazeteci Theo Padnos’un “Russia Today” televizyonuna yaptığı şu açıklamaya dayandırılmıştı;

“Suriye’nin farklı bölgelerindeki militanlar ülkenin kuzeybatısında toplandı. Suriye-Türkiye sınırındaki İdlib kentinde yeni bir IŞİD kuruldu. Şam yönetimiyle anlaşma yaparak çeşitli bölgelerden çıkıp İdlib’e aileleriyle birlikte taşınan cihatçılar bölgeyi üs haline getirdi. Batı basınının Suriye krizini aktarımı, yetersiz ve önyargılı... Halep’ten servis edilen haberlerin çoğu yalan ya da bir kanıta dayanmıyor. Bölgede ikinci bir IŞİD’in doğuşu da görmezden geliniyor.”

Sakın ola “memleket referandumla uğraşıyor, Hollanda krizi siyasi rant uğruna büyütülüyor bize ne IŞİD’den” demeyin...

Ve IŞİD’in bu ülkede düzenlediği onlarca saldırıda, yüzlerce yurttaşı katlettiğini, son olarak geçen yılbaşı gecesi Reina’yı basarak onlarca masumu öldürdüğünü de unutmayın...

Aynı zamanda; Suriye krizi bahane edilerek El Kaide ve IŞİD bu ülkeye nasıl sızdırıldıysa, hücreler oluşturması sağlanarak Türkiye’de nasıl palazlandıysa, “yeni IŞİD”in de en kısa zamanda Anadolu’nun başına bela olacağını göz ardı etmeyin...

Hele de AKP gibi, Suriye diplomasisini çökerterek çevremizde dost bırakmayan bir iktidar işbaşındayken ve de geçen yıllardaki katliamları unutarak, IŞİD’lileri “iyi çocuklar” diye tanımlayan işbirlikçi yobazlar aramızdayken...

İŞSİZLERİ VEKİL YAPALIM!..

Gazetelerde ve televizyonlarda bir reklam furyası almış başını gidiyor ki, tam anlamıyla komedi!.. Neymiş efendim, “2 milyon yeni istihdam” yaratılacakmış!..

Sanki memlekette son 15 yılda işsizlik zirve yapmamış, sanki herkes yıllardır iş sahibi ve huzur içindeymiş gibi, hükümetin yeni aklına gelmiş “2 milyon kişiye istihdam” sağlamak!!! Üstelik tam da kavgalı hale getirilmek istenen referandum tuzağı öncesinde, oy avcılığı tavan yapmışken!..

Seçim dönemlerindeki vaatlerin yüzde 90’ının fos çıktığı bir ülkede, işsizlerin ağzına bir parmak bal çalmak için doğrusu tam uygun bir sömürme dönemidir bu dönem...

Baksanıza; 2016 yılı Aralık döneminde, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 668 bin kişi artarak 3 milyon 872 bin kişi olmuş... Yani işsizlik oranı ise 1,9 puanlık artış ile yüzde 12,7 seviyesinde gerçekleşmiş...

Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 2,2 puanlık artış ile yüzde 14,9 olarak tahmin edilirken, genç işsizliği 4.8 puan artarak yüzde 24’e ulaşmış...

Velhasıl günlerdir Hollanda’daki seçim şovuyla oyalanan Türkiye, işsizlik rakamlarında son 7 yılın rekorunu kırmış...

Tarımın, turizmin ve dış ticaretin çökertildiği bir ülkede bundan başka tablo çıkmazdı zaten...

Peki; siyaset, ekonomi, eğitim, güvenlik, diplomasi ve sosyal yaşam açısından memlekette huzur bırakmayan bir iktidar “yeni anayasa” ile gençlerin işsizlik sorununu nasıl çözecekmiş acaba?.. 18 yaşındaki çocukları vekil yaparak mı?..

Göz boyamanın ve kandırmacanın bu kadarına pes doğrusu!..

ÇÖKÜŞÜN SON ANKETİ!..

Türkiye’de giderek derinleşen ekonomik buhranın bağrındaki asıl soru şudur; “İşsizlik neden bu kadar artıyor?..” Yoksulluk, açlık, sefalet ve sosyal sorunlardaki patlamanın gerekçesi nedir?..

Memlekette işsizliği körükleyen yanlış politikanın aktörleri, sorunun kökenine de çok vahim rakamlarla ışık tutmuşlar!..

Baksanıza, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi Türkiye genelinde toplam 101 bin 614 esnaf ve sanatkar işletmesinin kapandığını açıklamış...

CHP İstanbul Milletvekili Gülay Yedekçi’nin soru önergesini yanıtlayan Tüfenkçi, Ocak 2017 itibarıyla Türkiye genelinde toplam 1 milyon 674 bin 390 esnaf ve sanatkar işletmesi bulunduğunu söylemiş...

Tüfenkçi’nin kepenk indiren işyerlerinin dağılımıyla ilgili açıklaması da ilginç... 2016 yılında kapanan işyerlerinin 5 bin 834’ü terör kıskacındaki Güneydoğu’da, 7 bin 989’u da ülkenin ekonomideki kalbi İstanbul’daymış...

Madem hem işsizlik hem de kapanan kepenk rakamlarının açıklanması tam da referanduma denk gelmiş, o halde sormak lazım;

Bay anketçiler, böylesine rezalet tablolar ortada dururken, ülke gerçeklerine tamamen ters düşen “evet” sonuçlu komik araştırmalarınızı Mars’ta mı yapıyorsunuz, yoksa AKP mitinglerinde mi?..