Ceyhan Mumcu ile tarihten güncele: CHP’de ayağa kalkanlar, kalkıp alkışlamayanlar, alkışlayıp katılmayanlara kızanlar…
- Yarın TBMM’de kapalı oturum düzenlenecek. Gündem İsrail’in saldırganlığı. Kapalı oturumda ülkemize yönelik tehditler ve alınması gereken önlemler açık açık konuşulabilecek mi sizce?
- Ben kapalı oturum değil de açık oturum olmasını temenni ederdim. Çünkü bir yurttaş olarak milletvekillerimizin ve partilerimizin bu İsrail meselesindeki bakış açılarını ve çözüm önerilerini doğrusu öğrenmek istiyordum. Herkes sızlanıyor, herkes İsrail’i kürsülerde lanetliyor ama Vatan Partisi dışında hiçbir kurum somut bir çözüm ortaya koyamıyor.
- Kapalı oturum için askeri gerekçeler öne sürülüyor ama askeri konulara girilir mi sizce?
- Tamam bu oturumda askeri konular konuşulacaksa konuşulsun ama sonra açık oturumda bu mesele Türk milletinin gözü önünde ele alınsın. Sayın Numan Kurtulmuş kuvvetli ifadelerle Türkiye’ye yönelik tehdit olduğunu söyledi. Evet ABD ve İsrail’den Türkiye’ye tehdit var. Bu tehdide karşı milletimizi bilinçlendirmek çözümleri milletçe ele almak ve arkasında güçlü bir irade oluşturmak görev değil midir! Hatipleri dinleyelim ve hangisi emperyalizmin paralelinde, hangisi emperyalizme karşı tavrın içinde bunu anlamış olalım.
- Sizin somut önerileriniz neler?
- Suriye’de sınırımızın dibinde ABD ve İsrail kuvvetleri var. Onlar hala duruyor. Niye onlara karşı komşumuz Suriye ve İran’la silahlı işbirliği yapmıyoruz! Yıllardır söyleye söyleye dilimizde tüy bitti. Kürecik’e radar koyarken İsrail’in saldırganlığını bilmiyor muydunuz! TBMM’den laf değil icraat bekliyoruz. Kürecik’teki üs İsrail’e hizmet etmiyor mu, ediyor. O zaman en büyük meydan orası. En büyük miting yeri orası. Kusura bakmasın kimse; Gürültü çıkararak yapılması gerekenleri unutturamazlar.
- Gizli oturumlar nasıl oluyor, genç arkadaşlar için bilgi verebilir misiniz?
- İş Bankası güzel bir yayın yaptı. 4 cilt halinde TBMM Gizli Celseleri’ni yayımladı. En çok 1. Meclis’te gizli oturumlar yapılmış. Kurtuluş Savaşı sırasında. Daha çok askeri bilgiler olduğu zamanlarda bu yöntem benimseniyor.
- İkinci bir konuya geçelim izninizle. CHP Lideri Özgür Özel'in Meclis açılışında Cumhuriyet Halk Partisi grubuna ayağa kalkma talimatı vermesi çok tartışıldı. Özel'e yönelik eleştiriler bir anda yoğunlaştı. Bu hamle hangi gelişmeleri tetikler?
- CHP çok parçalı bir yapı haline geldi. Her olayda bu yapı iyice ortaya dökülüyor. 1) Ayağa kalkmayanlar, 2) Ayağa kalkıp alkışlamayanlar 3) Ayağa kalkıp Cumhurbaşkanı giderken alkışlamayanlar 4) ayağa kalkmamak için katılmayanlar 5) Ayağa kalkmayanları eleştiren ayağa kalkanlar 6) Ayağa kalkanların hedefindeki hiç gelmeyenler. CHP bu durumda şu anda. Özgür Özel, makamı esas alan bu duruşta haklı bence.
- Sağlığınız nasıl?
- 10 Haziran’dan beri bir sıkıntım vardı. Katarakt ameliyatı oldum. Riskli bir ameliyattı yaşım sebebiyle. Sağ gözümle tekrar okumaya başladım. Prof. Dr. Pelin Yılmaz Baş ve Kudret Göz Hastanesi’ne çok teşekkür ederim.
- Tekrar okumaya başladığınızda zihniniz nelere yöneldi?
- Şükufe Nihal’i anımsadım bir an. Cumhuriyet Devrimiyle birlikte okuma ve alanında uzman olma fırsatı bulan, 1919- 1960 yılları arasında şiir, öykü ve romanlar yayımlayan bir edebiyatçımız. Ne mutlu ki Pelin doktor gibi binlerce kadınımız Cumhuriyet’le birlikte büyük olanaklar buldu. Her alanda böyle nitelikli, birikimli, öncü kadınlar görmek büyük mutluluk. Kadın cinayetleri ve kadınlarımıza yönelik haksızlıklar bu kültür zayıfladıkça artıyor maalesef. Şükufe Nihaller, Sultan Ahmet’te ülkeleri için mitingler düzenlerken kimileri de İngiliz Muhipleri Cemiyeti’ne üye olmak için kuyruğa girmişlerdi. Onları da unutmuyoruz tabi…