CHP kurultayında ‘ayak oyunu’ mu?
CHP Tüzük Kurultayı yapıldı.
Açılış günü salondaydım.
CHP için şu söylenir:
“Kurultay oldu mu iş değişir.
Mezardakiler mezardan çıkar.
Hastalar yatağından kalkar.”
Bu kez o heyecanı göremedim.
“İktidara yürüyen” (!) bir parti havası yoktu.
Delegelerle uzun sohbetler ettim.
Sanki garip bir gerilim vardı.
ÖZGÜR ÖZEL
Toplantı 10.00’da başlayacaktı.
Özgür Özel salona 11.30’dan sonra geldi.
1,5 saatlik bir gecikme.
Erdal İnönü’yü anımsadım.
Zamanlama konusunda çok dikkatliydi.
Hatta önceden gelir beklerdi.
Özel’in konuşması çok uzundu.
“İcraatın içinden” programı gibiydi.
Delegeler sıkıldı.
Salonu hareketlendirmede sönük kaldı.
KILIÇDAROĞLU
Eski genel başkanlar oradaydı.
Salona birlikte girdiler.
Ama Kılıçdaroğlu katılmadı.
Özgür Özel’in yanındaki koltuk…
Üzerinde Kemal Kılıçdaroğlu yazıyordu.
Boş kaldı.
Sosyal medya hemen devreye sokuldu.
Sonra Yılmaz Büyükerşen oturdu.
TEPKİ
Kılıçdaroğlu çok bozulmuş.
Bana aktarılan şöyle:
“Kılıçdaroğlu Özel’le buluşmasında söyledi.
Kurultay’a katılmayacağını belirtti.
‘İkili bir görüntü ortaya çıkar.
Partiye zarar verir’ dedi.
Ama bu dikkate alınmamış.
Özel’in yanındaki koltuğa adı yazılmış.
Boş boş gösterildi.
Sanki partiye soğuk gibi hava yaratıldı.
Bu bir algı operasyonu.
Daha açık ifade ile ayak oyunu.”
Anlatılanlar böyle.
Bana göre bir neden daha var.
Kılıçdaroğlu “eski başkan” diye anılmak istemiyor.
Hâlâ iddiasını sürdürüyor.
DUYGUSAL BAĞ KOPUYOR MU?
Kurultay divan başkanı Gökhan Zeybek’ti.
Seçimli kurultayda en yüksek oyu o almıştı.
Ama salt çoğunluğun altındaydı.
CHP’nin en büyük sıkıntısı da bu.
Partiyi yöneten Parti Meclisi.
Hiçbiri salt çoğunluğu aşarak seçilmiş değil.
CHP tarihinde bir ilk.
Eski partililerle geçmiş kurultayları konuştuk.
Kıdemli bir delege şu tespiti yaptı:
“Geçmişte çok sert mücadeleler oldu.
Erdal İnönü-Baykal çekişmeleri…
Ama partiyi hiç böyle görmedim.
CHP’de tarafların duygusal bağı kopuyor gibi.”
JET HIZIYLA
Tüzükteki değişiklik.
Bu konuda da tartışma var.
Özel Kılıçdaroğlu’na gitmiş.
Görüşlerini istemiş.
Kılıçdaroğlu “taslağı gönderin bakayım” demiş.
Taslak kurultay öncesi gece gelmiş.
Kurultay uzun tutulmuştu.
Değişiklikler uzun uzun tartışılacak sanmıştım.
Ama öyle olmadı.
Birçok delege değişiklikleri bile anlamadı.
Jet hızıyla oylandı, kabul edildi.
3 DÖNEM
Erken seçim tartışması…
Şu anki milletvekilleri konuya girmiyor.
Hemen hemen hepsi karşı.
Soru yöneltince yüzlerini buruşturuyorlar.
Yanıt vermemeyi tercih ediyorlar.
“3 dönem kuralı”na gelince…
Mevcut milletvekilleri tedirgindi.
Ara formül bulundu.
27. Dönem baz alındı.
Delegeler arasında yapılan espri şöyleydi:
“Mevcut milletvekilleri kızgındı.
Bir dönem daha rüşvet verildi.”
ÖZETLE
Özetleyecek olursam izlenimim şu:
Tüzük Kurultayı yasak savma gibi.
“Söz verdik yapıyoruz” havasındaydı.
Yönetim gücünü pekiştirme çabasında.
PM’de dengeler pamuk ipliği gibi.
MYK’da sıkıntılar var.
Özgür Özel kurultay sonrası ne yapacak?
MYK’da değişikliğe gidecek mi?
Yanıtı aranan soru çok.
Yapılan değişiklik sorunları çözer mi?
CHP’de tartışmaları bitirir mi?
Sanki tam tersi olacak.
Tartışmalar daha da büyüyecek gibi.