CHP’nin Suriye politikası: Batı’yı kızdırmamak
Suriye’de yaşananlar…
Türkiye’yi de ilgilendiriyor.
ABD-İsrail doğrudan işin içinde.
HTŞ’yi Halep’e yönlendirdi.
Eş zamanlı olarak PKK/PYD hareketlendi.
Güneyde yeni cephe açtılar.
Deyrezor’da Suriye Ordusu’na saldırdılar.
Suriye Ordusu püskürttü.
ABD savaş uçakları devreye girdi.
PKK/PYD’lileri korumaya aldı.
TÜRKİYE’Yİ DE ETKİLEYECEK
Gelişmeler son derece kritik.
Bizi de etkileyecek boyutta.
ABD-İsrail bütün gücünü kullanıyor.
Fırat’ın doğusunda “PKK devletçiği.”
İdlib-Halep bölgesinde “HTŞ devletçiği” kurmaya çalışıyor.
Bölge ülkelerinde gerilim yükseliyor.
İşin daha da büyüyeceğine ilişkin işaretler var.
DEĞERLENDİRMELER
Yapılan değerlendirmeler…
Herkes bir şey söylüyor.
Akıl almaz iddialar dillendiriliyor.
Yapılan yanlışlar var.
“Halep’i alma” naraları atılıyor.
Türkiye’nin güvenliğini ilgilendiren saçmalıklar.
Bazıları bilinçli bazıları cehaletten…
Hamaset nutukları tam gaz.
Ama ana muhalefet partisi sakin.
Her konuda laf yetiştiren CHP nedense 5 gündür suskundu.
Özgür Özel nihayet grup toplantısında konuştu.
BATI’YI ÜRKÜTMEME TAVRI
Halep’e saldıran HTŞ.
BM de, Türkiye de “terör örgütü” dedi.
Bunun üstüne gitmedi.
Arkasında ABD ve İsrail var.
Buna hiç değinmedi.
Suriye’yi bölmeye çalışan…
ABD tarafından silahlandırılıp eğitilen…
Suriye petrollerine el koyan…
PKK/PYD’den söz etmedi.
Hele HTŞ ile PKK/PYD işbirliğine hiç girmedi.
ABD’nin “ortak yönetim” planlarına değinmedi.
Saldırının başladığı güne…
Lübnan ateşkesi ile eş zamanlı olmasına…
İsrail’in saldırıdaki rolünü görmezden geldi.
KLASİK YANIT
Klasik bir söylemde bulundu.
Özetle şunları söyledi.
“Biz toprak bütünlüğü korunan, Türkiye’ye zarar gelmeyeceği sürece iç işlerinde kendi kararlarını veren bir Suriye’den tarafız. Bu istikrarsız hal Suriye’ye zarardır, ondan sonra en çok Türkiye zarardır. Bizim beklentimiz Suriye’de istikrarın sağlanması, Türkiye’ye yönelen terör tehdidinin son bulması, ülkemizdeki Suriyelilerin bir an önce kendi vatanlarına dönmesidir. Türkiye sonu belli olmayan maceralardan uzak durmalıdır.”
DEĞNEĞİ ORTADAN TUTTU
Sonra da şöyle devam etti:
“İran’ın bölgede zayıflatılması, mezhep savaşlarının körüklenmesi, İsrail’in hakimiyetinin artması ve güvenliğinin sağlanması Ankara’nın önceliği asla olmamalıdır. Öte tarafta Rusya’nın mevzi kaybetmemesi, İran’ın yeniden toparlanması da Ankara’nın önceliği, oyun planı falan olamaz. Türkiye bir elinde HTŞ‘yi, diğer elinde YPG‘yi tutanların açtığı yolda yürüyemez. Dışarıda yazılmış bir senaryonun uygulayıcısı, figüranı olamaz. Hükümeti uyarıyoruz: Türkiye’yi 2010’ların başındaki politikalara geri döndürmeyin.”
Rahmetli gazeteci Hüseyin Çelebi.
Aydınlık’ta çok önemli haberlere imza atmıştı.
Bu tür tavırlara “değneği ortadan tutmak” derdi.
Özgür Özel de değneği ortadan tuttu.
“Batı’yı kızdırmama” tavrı.
BİRİNCİ KÖRFEZ SAVAŞI
Özgür Özel’i dinlerken dalmışım.
1. Körfez Savaşı öncesini anımsadım.
Genel Başkan Erdal İnönü idi.
Amerika’nın Irak’a müdahalesi…
Kararlılıkla “hayır” demişlerdi.
“Barış Mitingleri” yaptılar.
İlk miting İskenderun’daydı.
12 Eylül sonrasının en kalabalık mitingiydi.
O günlerin SHP’si…
Bugünün CHP’si…
Nereden nereye…