Çin-ABD: 40-40

2024 Paris Olimpiyat Oyunları sporun sahadaki mücadeleden ibaret olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. Sporu siyasetten ayırma yönelik çağrılar anlamsız kalırken özellikle küresel spor etkinlikleri ile jeopolitik arasında bir etkileşim olduğu görüldü.

Çin ve ABD’nin birçok alandaki rekabeti olimpiyat oyunlarında da benzer şekilde yaşandı. Medya ve siyaset kullanıldı, algı operasyonları yapılmaya çalışıldı. Washington, üstünlük sağlamak için anti-doping kurallarını da kullanırken, düzenlemelere uyan Çin, ABD'nin iftiralarına başarılı sonuçlar ve madalyalarla karşılık verdi.

Çin Takımı, Paris Olimpiyatları mücadelesini 40 altın, 27 gümüş ve 24 bronz madalya ile tamamlayarak başka bir ülkede düzenlenen bir Olimpiyattaki en iyi performansını sergiledi. Bu, Çin'i altın madalya tablosunda 40 altınla ABD Takımı ile aynı seviyeye getirdi.

Çin, dalış ve masa tenisi gibi geleneksel olarak güçlü olduğu disiplinlerde olağanüstü performans göstermekle kalmadı, aynı zamanda güçlü olmadığı, Batı ülkelerinin üstün olduğu dallarda da atılım yaptı.

Çinli yüzücü Pan Zhanle, erkekler 100 metre serbestte 46,40 saniyede bitirerek Oyunlar'daki ilk yüzme altın madalyasını kazandı ve dünya rekoru kırdı. Bu arada, Zheng Qinwen, Olimpiyatlarda tekler altın madalyası kazanan ilk Çinli, hatta Asyalı kadın sporcu oldu.

Dahası, serbest stil scooter, kaya tırmanışı, breakdance, kaykay ve sörf gibi yeni ortaya çıkan sporlarda, genç Çinli sporcular sınırlarını zorladı. Pekin Üniversitesi'nden aynı zamanda ulusal siyasi danışman olan Prof. Zhang Yiwu, bu sonuçların ülkenin gelişen kapsamlı ulusal gücü sayesinde sporda büyük bir güç olma yolunda hızla ilerlediğini kanıtladığını söyledi. Prof. Zhang, "Sporun gelişimi, bir ülkenin gelişmişlik seviyesi, ekonomisi ve medeniyet derecesi ile yakından ilişkilidir. Örneğin, aç bir kişinin serbest stil scooter kullanma şansı olmazdı" diye konuştu.

JEOPOLİTİK REKABET

Çin ve ABD'nin eşit sayıda altın özellikle ABD medyasında öne çıktı. CNN’in yorumunda, oyunlarda jeopolitik rekabetin bir başka yönünde karşı karşıya gelindiği ifade edildi. Fudan Üniversitesi’nden Uluslararası İlişkiler profesörü Shen Yi, Paris Olimpiyatları'nın Çin ile ABD arasında yeni bir rekabet arenası haline geldiğini ve iki ülke arasındaki uluslararası sahnede giderek yoğunlaşan rekabeti yansıttığını söyledi.

Günümüzde sporun artık sadece teknik ve fiziksel yetenekle ilgili olmadığını, aynı zamanda ulusal yumuşak gücü sergilemenin ve uluslararası bir imajı sürdürmenin önemli bir aracı haline geldiğini anlatan Shen, "doping tartışmasını" örnek göstererek, son aylarda Çinli atletleri sözde doping sorunları nedeniyle karaladıktan sonra, Dünya Anti-Doping Ajansı'nın (WADA) incelemelerinde Çinli sporcular aleyhine hiçbir kanıt bulamadığını hatırlattı. Hatta bunun üzerine bazı ABD Kongresi üyeleri Çinli Olimpiyat yüzücülerini ni uygun şekilde soruşturmamakla suçlayarak WADA'ya sağlanan ABD fonunu kesmekle tehdit etti.

Shen, Çin ve ABD'nin Olimpiyatlar’daki performanslarının, iki ülkenin küresel meselelere katılım biçimlerindeki temel farkları da yansıttığına işaret etti: “Çin, uluslararası rekabete katılarak ve mevcut uluslararası kurallar sistemine bağlı kalarak küresel statüsünü ve yeteneklerini artırma eğilimindedir.

Ancak, güçlü bir rakip ile karşı karşıya kaldığında, ABD zaferi garantilemek için kuralları esnetmeye, rakiplerini karalamaya ve uluslararası örgütleri manipüle etmeye kadar gitmeye isteklidir.”

ÇİN MODERNİZASYONU

Çinli uzmanlar, alınan sonuçların Çin modernizasyonunun başarısının yalnızca ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda halk sağlığının gelişimine ve spor endüstrileri için çevreye de fayda sağlayabileceğini ve "herkes için spor"u etkili bir şekilde canlandırabileceğini kanıtladığını belirtiyor.

Uzmanlar, son on yıllarda Çin'in 1,4 milyarlık nüfusundan sürekli olarak bu kadar çok yetenekli genç sporcunun çıkmasının ve ayrıca uzun süredir ABD ve diğer Batılı ülkelerin hakim olduğu sporlarda dünya rekorları kırabilmelerinin temel nedeninin Çin tarzı modernleşme olduğu görüşünde: "Modernleşme, 1,4 milyar Çinlinin her türlü altyapıda spora katılmasını, 5G ağları üzerinden her yerde ve her zaman spor izlemesini ve ayrıca spor yoluyla ekonomik büyümeyi gerçekleştirmesini ve iş olanakları bulmasını sağladı.”