Çin’in ‘Ticaret Savaşı’na bakışı
Çin Devlet Konseyi Enformasyon Ofisi, "Çin-ABD Ekonomik ve Ticari Müzakerelerinde Çin'in Duruşu" başlıklı bir “beyaz kitap” yayımladı.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin ABD’nin ticari yaptırımlarına karşı çıkardığı Beyaz Kitap, Türkiye’de Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıkan Modern İpek Yolu dergisi tarafından Türkçe tam metin yayımlandı.
Kitabın önsözünde, “Kalkınma aşamaları ve ekonomik sistemler arasındaki farklara bakılacak olursa bu iki ülke kaçınılmaz bir şekilde ticari ilişkilerinde farklılıklar ve sürtüşme yaşayacaktır… Yeni ABD yönetimi 2017 yılında göreve başladığından beri ek gümrük vergileri koymak ve başka tedbirler almakla tehdit etmiş ve bunun yanı sıra sıklıkla büyük ticari ortaklarıyla ticari ve ekonomik sürtüşmeler çıkarmıştır. Mart 2018’den beri ABD tarafından tek taraflı olarak başlatılan ekonomik ve ticari sürtüşmelere cevaben, Çin’in, ülkenin ve halkının menfaatlerini savunmak adına kesin önlemler alması gerekmiştir” denildi.
'ÖNCE AMERİKA' DİYEN…
Beyaz Kitap’ta şöyle deniliyor:
“ABD'nin kışkırttığı ekonomik ve ticari sürtüşme hem iki ülkenin hem de tüm dünyanın çıkarlarına zarar veriyor.
“Önce Amerika” diyen mevcut ABD yönetimi, bir dizi tek taraflı ve korumacı önlemi hayata geçirdi, gümrük vergilerini “büyük bir sopa” gibi düzenli olarak kullandı ve diğer ülkeleri taleplerini kabul etmeye zorladı.”
5 BİN YILLIK BİR MEDENİYET
“Çin yenilikçi ve çalışkan bir ulustur. Çok sofistike bir medeniyet yaratmış ve 5.000 yıl boyunca insanlığın gelişimine önemli katkılar yapmıştır. Çin Halk Cumhuriyeti’nin 1949’da kurulmasından bu yana, özellikle de 1978’de reform hareketinin ve dışa açılmanın başlangıcından bu yana, Çin’in bilimsel ve teknolojik girişimleri bir dizi aşamadan geçti… Bu başarılar dünya tarafından da tanınmış ve takdir gördü. Tarihsel kayıtlar, Çin’in bilimsel ve teknolojik inovasyondaki başarılarının, çaldığımız veya zorla başkalarından aldığımız bir şey olmadığını; tam tersine kendine yeterek ve çok çalışarak kazanıldığını göstermektedir. Çin'i, kendi gelişimini desteklemek için fikri mülkiyet hırsızlığı yapmakla suçlamak temelsiz bir iddiadır.”
DÜNYA SIRALAMASINDA İKİNCİ
“Çin, bir dizi büyük bilimsel ve teknolojik başarıya tanıklık etmeye devam ettikçe, ülke endüstrileri de orta ve üst seviyelere doğru yönelmekte ve ülkenin uluslararası etkisi belirgin biçimde artmaktadır. 2017'de, Çin'deki toplam Ar-Ge yatırımı 1,76 trilyon RMB'ye ulaşmış ve dünya sıralamasında 2. sıraya yerleşmiştir. Patent başvurularının sayısı 1.382 milyona ulaşmış ve art arda yedi yıl boyunca dünya sıralamasının zirvesindeki yerini korumuştur.”
ABD EKONOMİK İSTİKRARI BALTALIYOR
“ABD tarafından uygulanan ek gümrük vergileri başka ülkelere zarar vermekle kalmamakta, aynı zamanda ABD’ye de fayda sağlamamaktadır.”
“ABD yönetimi, ABD'ye ihraç edilen Çin mallarına ek gümrük vergileri uygulamış ve bu durum karşılıklı ticaret ve yatırım işbirliğini engellemekle kalmamış, bu iki ülke ve dünyadaki pazar güvenini ve ekonomik istikrarı da baltalamıştır. ABD’nin gümrük vergisi tedbirleri, Çin’in ABD’ye yaptığı ihracat hacminin azalmasına neden olmaktadır ve ihracat hacmi üst üste 5 ay düşerek 2019’un ilk dört ayında yıllık bazda yüzde 9,7 azaldı. Ayrıca, Çin, ABD’nin gümrük vergisi artırımlarına karşı bir önlem olarak gümrük vergileri koymak zorunda kaldığından, ABD’nin Çin’e ihracatı da art arda sekiz ay düşüş göstermiştir.”
‘AMERİKA’YI YENİDEN HARİKA’ YAPMADI
“Ticaret savaşları ‘Amerika’yı yeniden harika’ yapmadı. Uygulanan gümrük vergisi önlemleri Amerikan’ın ekonomik büyümesine katkı sunmamıştır. Aksine, ABD ekonomisine ciddi zararlar vermiştir.
“İlk olarak, gümrük vergisi önlemleri ABD şirketleri için üretim maliyetlerini önemli ölçüde artırdı. Çin ve ABD imalat sektörleri birbirine çok bağımlıdır. Pek çok ABD’li üretici Çin’in hammaddelerine ve ara mallarına ihtiyaç duymaktadır. Kısa vadede iyi tedarikçiler bulmak zor olduğu için gümrük vergisi artışlarının yarattığı maliyetleri de üstlenmeleri gerekecektir.
“İkinci olarak, gümrük vergisi önlemleri ABD'de yurtiçi fiyat artışlarına yol açtı. Çin'den para karşılığı yapılan tüketim malları ithalatı, ABD'deki uzun vadeli düşük enflasyonun arkasındaki kilit bir faktördür. Ek gümrük vergileri uygulandıktan sonra, Çin ürünlerinin nihai satış fiyatı artmış ve bunun sonucunda Amerikalı tüketicilerin bazı gümrük vergisi maliyetlerini üstlenmeleri gerekti. ABD Ulusal Perakende Federasyonu tarafından yapılan araştırmaya göre, yalnızca mobilyalara ilişkin getirilen yüzde 25 ek vergi ABD tüketicilerine yıllık 4,6 milyar ABD doları düzeyinde ek maliyet anlamına geliyor.”
ABD’NİN TİCARİ ZORBALIĞI
“Ekonomik küreselleşme, zamanımızın yerleşik ve oturmuş bir akımıdır. Komşuyu zarara sokma üzerine kurulu tek taraflı ve korumacı politikalar popüler değildir. ABD’nin korumacı ticaret tedbirleri DTÖ kurallarına, çok taraflı ticaret sistemine zarar vermekte, küresel sanayi zincirlerini ve tedarik zincirlerini ciddi şekilde bozmakta, pazar güvenini baltalamakta ve küresel ekonomik toparlanma için ciddi bir zorluk teşkil etmekte ve ekonomik küreselleşme eğilimine karşı büyük bir tehdit oluşturmaktadır.”
“ABD’nin Çin’e karşı yaptığı son gümrük vergisi artışlarının, sorunların çözülmesi bir yana, tüm taraflar için işleri daha da kötüleştireceği görülmektedir. Çin, bu uygulamalara karşı sağlam duruşunu sürdürmektedir. Son günlerde ABD yönetimi, ulusal güvenliği bahane ederek Huawei ve diğer Çinli şirketlere karşı Çin'in yine sıkı bir şekilde karşı çıktığı ‘sınır aşan yargı yetkisi’ ve yaptırımlar uygulamıştır.”
KARŞILIKLI SAYGI
“Karşılıklı saygı, her iki tarafın da diğerinin sosyal kurumlarına, ekonomik sistemine, kalkınma yollarına ve haklarına, temel çıkarlarına ve endişe duyduğu belli başlı hususlara saygı göstermesi gerektiği anlamına gelmektedir. Ayrıca, karşılıklı saygı bir tarafın diğerinin ‘kırmızı çizgilerini’ geçmemesi gerektiği anlamına da gelir. Kalkınma hakkı feda edilemeyeceği gibi egemenlik de zayıflatılamaz. Eşitlik ve karşılıklı yarar açısından, görüşmelerde iki tarafın da eşit bir temelde çalıştığından, sonuçların karşılıklı olarak fayda sağladığından ve herhangi bir nihai anlaşmanın kazan-kazan temelinde olduğundan emin olunmalıdır. Bir taraf diğer tarafı zorlamaya çalışırsa veya yalnızca taraflardan biri sonuçlardan fayda sağlıyorsa müzakereler hiçbir yere varamayacaktır.”
ÇİN, İLKELERİNDEN TAVİZ VERMEYECEKTİR
“Her ülkenin kendi temel ilkeleri vardır. Görüşmeler sırasında, bir ülkenin egemenliğine ve haysiyetine saygı gösterilmeli ve iki tarafın vardığı herhangi bir anlaşma eşitlik ve karşılıklı yarar temelinde olmalıdır. Önemli ilkeler hususunda Çin geri adım atmayacaktır. Hem Çin hem de ABD, ülkelerinin ulusal kalkınma ve gelişme aşamasındaki farklılıklarını tanımalı ve birbirlerinin kalkınma hamlelerine ve temel kurumlarına saygı göstermelidir. Tüm sorunların tek bir anlaşmayla çözülmesi beklenmese de, herhangi bir anlaşmanın her iki tarafın ihtiyaçlarını karşılayacağından ve bir denge sağlayacağından emin olmak gerekir.
“ABD'nin gümrük vergilerini arttırarak Çin'e karşı yaptığı son hamle ikili ticaret sorunlarının çözümünde yardımcı olmuyor. Çin buna şiddetle karşı çıkmakta ve yasal haklarını ve çıkarlarını korumak için cevap vermek zorundadır…
“Çin, Çin halkının, Amerikan halkının ve dünyadaki diğer tüm halkların çıkarları doğrultusunda rasyonel olarak hareket ediyor. Bununla birlikte, Çin baskı altında boyun eğmeyecek ve yoluna çıkarılan herhangi bir zorluğa karşı koyacaktır. Çin müzakerelere açık olmakla birlikte, gerekirse sonuna kadar mücadele edecektir.”
HİÇBİR ZORLUK ÇİN'İN KALKINMASINI YAVAŞLATAMAYACAK
“Çin'in kalkınması tamamen pürüzsüz olmayabilir. Zorluklar ve hatta tehlikeler kaçınılmazdır. Gelecek ne getirirse getirsin, Çin zorlukların üstesinden gelme, riskleri fırsatlara çevirme ve yeni bir sayfa açma konusunda kendinden emindir.
“Dış çevre nasıl bir değişim gösterirse göstersin, Çin kendi davasına bağlı kalmaya devam edecektir.”