Çukurova’da Atatürk düşmanlığı...
16 Nisan referandumuna sayılı günler kala, AKP’nin devletin tüm olanaklarını kullanarak “Evet” propagandası yapması yandaş hale gelen bürokrasiyi de adeta zıvanadan çıkartıyor...
“Evet” propagandası yapan kaymakamlar mı dersiniz, memurları zorla mitinglere gitmeye zorlayan valiler mi, yoksa öğrencileri AKP’lilerin salon toplantılarına taşıyan okul müdürleri mi?..
Konu okullardan açılmışken, Adana’da öyle bir rezalet yaşandı ki, yalnızca bürokrasideki yandaşlığı değil, Atatürk’e olan öfkeyi de ortaya çıkardı... İşte bir eğitim yuvasında yaşandığı öne sürülen son rezalet;
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 7 Nisan’da Adana’da “toplu açılış töreni” adı altında yapacağı “Evet” mitingi öncesinde kentte adeta afiş terörü (kirliliği) de yaşanmış...
İddiaya göre; afişle donatacak yer kalmamış olacak ki, kentteki tüm okulların bahçelerine, hatta kapılarına kadar “evet” propagandasının ve mitinge davetin afişleri asılmış...
Mitingden bir gün önce, 6 Nisan günü Çukurova ilçesindeki Hacı Ahmet Anadolu Lisesi’nde yaşanan afiş tartışması ise Atatürk düşmanlığının deşifre olmasını sağlamış!..
İddiaya göre okula siyaset bulaştırılmasına tepki gösteren bir grup öğrenci, referandum afişlerini sökmüş ve yerlerine Atatürk’ün fotoğrafını asmak istemiş.
ADANA VALİSİ NEREDE?..
Adana’da; Atatürkçü öğrencilerin “okula siyaset sokmayın” tepkisi, okul yönetiminin müdahalesiyle ne yazık ki büyük bir rezalete de dönüşmüş!..
Konuyu medyaya yansıtan CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, Hacı Ahmet Anadolu Lisesi’ndeki skandalın bundan sonrasını şöyle anlatıyor;
“Okul müdürü Ali Sev isimli kişi öğrencilerin yanına gelmiş, öğrencileri tehdit ederek astıkları Atatürk fotoğraflarını yırtmış, hatta bir öğrenciyi de tartaklamıştır. Bu durum, parti devletinin ve ona yaranmak isteyenlerin ne denli acımasız olabileceğinin de bir kanıtıdır. Devletin valisinden en düşük dereceli memuruna kadar herkesin AKP’nin memuru konumuna geldiğini üzülerek gördüğümüz bu günlerde sormadan edemiyoruz; acaba bir okula “Hayır” afişi veya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapacağı bir mitingin afişi asılsa, o okulun müdürüne ne olurdu?..”
Özdiş’i bu rezaleti deşifre ettiği için kutluyoruz. Ancak öğrendiğimiz kadarıyla okul müdürü bu skandalla yetinmemiş olacak ki, duyarlı öğrencilerle ilgili tutanak da tutmuş!..
İşte o tutanakta cumhuriyetin kurucusunun posterinin yırtılması var mı yok mu, onu da Adana Valisi ve Cumhuriyet Savcısı araştırsın bakalım?.. Bekliyoruz.
CHP SANDIK TEYAKKUZUNDA...
Referandumda “sandık hırsızlığı olabilir mi” şeklinde kamuoyunda yoğunlaşan kaygıları ve Bilgisayar Mühendisleri Odası’nın bu konudaki uyarılarını dün bu köşeden aktarmıştık...
Peki, muhalefet sandık hırsızlığına karşı ne yapıyor, nasıl önlemler alıyor acaba?..
Elbette HDP, Saadet Partisi, Vatan Partisi ve diğer siyaset kurumları da sandık oyunlarına karşı çaba harcıyor, seçmeni sürekli uyarıyor...
Ancak siyasetin en büyük muhalefet partisi 133 milletvekiliyle CHP olduğu için, ülkeye yayılmış örgütleri ve yöneticileri sandık güvenliğiyle ilgili ne yapıyor, nasıl önlemler alıyor diye merak ettik...
CHP’nin Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, 167 bin resmi sandık
görevlisini bir yıl önce tespit ettiklerini ve eğitimlerine ise 8 ay önce başladıklarını söyledi...
Sandık görevlilerinin yansıra, her sandıkta bir kişi olmak üzere “müşahit”leri de CHP Parti Okulu’nda eğitimden geçirdiklerini belirten Bingöl, il ve ilçe yönetimlerinin gerekli donanımda olduğunu, referandum günü sabahın erken saatlerinden itibaren CHP’nin on binlerce görevlisi ve yöneticisinin teyakkuzda olacağını anlattı...
Bu arada CHP, engelli yurttaşların rahatlıkla oylarını kullanabilmeleri için de yurt genelindeki tüm ilçelerde örgütlenmiş...
CHP yurtdışındaki sandıklarda ilk on günde 80’den fazla seçim ihlali girişimi saptayarak itirazlar yaptığı için, yurtiçinde de benzer girişimlerden endişe ediyor...
İşte oy çalınması, sahte tutanak ve benzeri usulsüzlüklere eğitilmiş CHP örgütleri anında müdahale ederken, görevlendirilen yüzlerce avukat da hem onlara yardım edecek hem de referandum günü tutanaklar birleştirilirken seçim kurullarında hazır bekleyecek...
MUHALEFETTEN HALKA ÇAĞRI...
Peki, tek risk sandıkta yaşanacak sorunlar mı olacak?..
Yapılan anketler de gösteriyor ki,”Hayır” cephesi için referandumda en büyük sıkıntılardan biri de, sandığa gitmeyenler ve halen kararsız olanlar...
Ana muhalefet yöneticileri geçmiş seçimlerde sandığa gitmeyen yurttaşları bu kez daha duyarlı olmaya çağırırken, referandumun “cumhuriyetin geleceği için” ne kadar yaşamsal olduğunu da anlatmaya çalışıyorlar...
Başta Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal ve Muharrem İnce olmak üzere yurt geneline yayılan 100’den fazla milletvekili ve Parti Meclisi üyeleri, kararsız yurttaşları ikna etmek ve sandığa gitmelerini sağlamak için çaba harcıyor...
Ancak belli ki ülkedeki büyük bir kitlenin sandık güvenliğiyle ilgili kaygılarını gidermek için son bir haftayı iyi değerlendirmek gerekiyor... CHP’ye büyük görev düşüyor.
Bu konudaki sorularımızı da yanıtlayan CHP’li Tekin Bingöl, yurttaşları güven içinde sandık başına gitmeye çağırırken şunları söyledi;
“Vatandaşlarımız huzur içinde oylarını kullansın... Oylar kesinlikle heba olmayacak... Kimse böyle bir kaygıya kapılmasın... Yurt dışındaki usulsüzlüklere nasıl anında el koyduysak, yurt içinde yaşanacak kanunsuzluklara da çekinmeden müdahale edecek örgüt sistemini kurduk. CHP yalnızca kendi partilileri için değil, sandığa gidecek tüm yurttaşların huzur içinde oy kullanması için teyakkuz halindedir.”
Belli ki; başta ana muhalefet olmak üzere AKP’ye karşı direnen “Hayır” cephesindeki partiler referandumda da “trafo-kedi” muhabbeti yaşanmasın ve demokrasi hırsızları yurttaşın iradesini tırtıklamasın diye sandık başından ayrılmayacaklar... Gerisi yurttaşların duyarlılığına kalmış... Haydi “hayır”lısı...