Cumhurbaşkanı o sözünü tutmalı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Mayıs’ta Ak Parti Seçim Bildirgesi’ni açıklayıp milletvekili adaylarını tanıtırken topluma bazı sözler vermişti. Dediklerinden birisi de şuydu: “Devletin adli düzeninin temel haklar baz alınacak şekilde düzenlenmesini sağlayacağız. Yasaklarla ve yasakçı zihniyetle mücadelemizi sürdüreceğiz. Cem evlerine hukuki statü tanıyacağız.”
BOZGUNCULUĞU ÖNLEMEK İÇİN
Türkiye, şu günlerde çok dar bir boğazdan geçiyor. ABD ve destek güçleri ülkemizi kuşatmış, teslim almaya çabalıyor. Böyle günlerde milletin tek vücut olarak direnmesi gerekir.
Alevi toplumu en başından beri Türkiye Cumhuriyeti’nin ve kuruluş değerlerinin yanında yer almıştır. Her zaman baskı altında kalmış, 1970’lerin sonlarında katliama bile uğramış ama barışçı tutumunu değiştirmemiştir.
Gel gör ki, bazı temel isteklerinin karşılanmaması bu kitlenin genç kesimlerinde öfkeye yol açmaktadır. Bu yüzden son seçimde, CHP yönetiminin de kışkırtmasıyla bazı Aleviler HDP’ye oy vermiştir.
Alevi toplumunun tarihte dedelerini Osmanlı kılıcı ile kesen Kürt derebeylerinin torunlarına oy vermesini normal akıl kabul etmez. Fakat, Tayyip Erdoğan üstünden yürütülen olumsuz propaganda böyle bir sapmaya bile yol açabilmektedir.
Hatırlatıyorum: Birileri. bu duyguyu ileride başka biçimde kullanmak isteyebilir.
KURUL OLUŞTURMALI
İşte bu türlü kaçakları önlemek için şimdi Sayın Erdoğan’a önemli bir görev düşüyor. O da, Alevi toplumunun artık kurumsallaşan cem evlerine yasal statü vermektir. Zaten bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararlar vardır ve cem evlerinin yasal kurumlar olarak devlet tarafından kabul edilmesi istenmektedir.
Sayın Erdoğan bu karara uymakla, sadece Sünnilerin değil Alevilerin de hakkını koruduğunu gösterecek; Aleviler içindeki bozguncuların önünü kesecektir.
Alevi toplumu ile ilgili işleri doğru yürütmek için, bu toplumun güvendiği isimlerin, sosyolog ve eğitimcilerin bulunduğu bir ekip oluşturmalıdır. Bu konuda Cem Vakfı Onursal Başkanı Sayın İzzettin Doğan’dan yardım istemelidir.
Gerekirse, bu konuyu yönetmek üzere bir bakan yardımcısını da Alevilerden seçmelidir. Sayın Erdoğan, bu işi Diyanetçilerle görüşmek yerine, konunun akademik boyutu için Prof. Ali Yaman’dan, Doç. Rıza Yıldırım’dan destek isteyebilir.
Alevi toplumunun büyük bölümünü temsil eden inanç kurumları da böyle bir adımı memnuniyetle karşılayacaktır.

Şimdi Sayın Erdoğan’dan verdiği o sözü yerine getirmesini istiyoruz. Boşlukta kuruluş olmaz. Cem evleri, ülkenin yasal kurumları haline getirilmeli; bunun için de devletle bağlantısı yasal olarak sağlanmalıdır. Bu işleri yönetmek için Cumhurbaşkanlığı’na bağlı bir kurul oluşturmak ama bu kurulu içinde özerk tutmak doğru olacaktır. Bu konuyu Sünni kardeşlerimizin de bizim gibi olumlu değerlendireceğini biliyorum.
Sıra şimdi o sözün tutulmasına gelmiştir...
Toplum sizden haber bekliyor Sayın Cumhurbaşkanı...