05 Kasım 2024 Salı
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Dedelerden harçlık istemeyin!

Recep Erçin

Recep Erçin

Eski Yazar

A+ A-

Türkiye ekonomisi için sürekli “krizdeyiz” yorumu yapılır. Esasen ekonomik kriz dediğimiz ekonomide küçülmedir. “Kriz var” naralarının atıldığı dönemlerde gördük ki teknik anlamda bir krizde hiçbir zaman olmadık. Ekonomi büyümeye devam etti. Dolar bazında devalüasyonlar yüzünden yaşanan hesaplama kaynaklı milli gelir azalışları da kurun tutulması sonucu toparlandı ve bir trilyon dolarlık ekonomiler ligine yükseldik. Yükseldik ama vatandaş bundan nasibini ne kadar aldı.

Mesela kişi başına düşen ortalama yıllık gelir yaklaşık 308 bin TL.

En düşük emekli maaşı daha yeni 10 bin TL oldu. Yıllık 120 bin TL eder. Asgari ücret 17 bin TL. Yıllık 204 bin TL eder.

Ortalama emekli maaşı bu yıl itibarıyla 26.6 bin TL deniyor. Yıllık 320 bin TL eder ki ancak geçen yılın ortalama milli gelir seviyesini yakalıyor.

Oysa fiyatlar son üç aydır hızla artmaya devam etti.

Yılbaşında yapılan zamlar eridi.

Ücret skalasında asgari ücret ve biraz üzerinde alanlar yılın daha başında yoksullaştı.

O nedenle bu bayram torunlar, dedelerinden harçlık istemeye çekinecek.

Dedeler, nineler harçlık vermekte zorlanacak.

Aileler çocuklarını harçlık istememeleri konusunda tembihleyecek.

NEOLİBERALİZMİN YENİLGİSİ

İktidar, enflasyonla mücadeleyi yalnız para politikası ile yapmaya kalkınca vatandaş cezayı sandıkta kesti. Geçen yerel seçimlerin sonuçlarının iktisadi okuması esasen budur. Bundan sonra para politikasının geldiği nokta itibarıyla ilave sıkılaştırma daha da can yakacak. Buna gerek kalmadan fiyatlama davranışları nasıl düzeltilir iyice tartışmak lazım. Rekor faiz oranları Türkiye ekonomisinin nüvesine uygun değil. Bu tarz IMF programları başka ülkelerde uygulanınca da zaten fayda sağlamıyor. Bir takım aklı evveller Brezilya ile Türkiye'yi kıyas ediyorlar. Neoliberal demagogların klasik uyduruk sınıflamalarının geçelim. “Kırılgan Beşli” vs. bunlar suni sınıflamalar. Her ülkenin iktisadi dinamikleri farklıdır.

Geçenlerde İktisatçı Prof. Dr. Sumru Altuğ hocam ile sohbet ederken bu konuya dikkat çekti. İmparatorluk ve köklü devlet geleneği olan ülkelerin iktisadi ve sosyal yapıları ve kültürel kodları itibarıyla diğer ülkelerle eş tutulamayacağını vurguladı.

Dedelerden harçlık istemeyin! - Resim : 1

Yine EcomaxTV YouTube yayınında yaptığımız söyleşide Prof. Dr. Öner Günçavdı da yüksek faizin işletme kredisi ihtiyacı duyan KOBİ'ler ve esnaf için öldürücü niteliği konusunda uyardı. Bu anlamda Türkiye'nin daha fazla sıkı para politikasına ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Bundan sonra yapılacak iş; etkin piyasa denetimi yoluyla dört nala fiyat artıranları dizginlemektir.

MADEN HOCA'YA VEDA

Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı kurucularından ve vakfın uzun yıllardır başkanlığını yapan Prof. Dr. Güven Önal'ı kaybettik. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Önal için İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde bir tören düzenlendi. Çok kereler basın toplantısı ve söyleşi için bir araya geldiğim Güven Önal hocama son görevimi yapmak üzere ben de törene katıldım. Prof. Dr. Önal'ın meslektaşları, ailesi, öğrencileri ve onların öğrencileri, Türk maden sektörünün duayen isimleri tören ve Levent'teki cenaze namazında bir aradaydı. Prof. Dr. Güven Önal ülkenin yerli ve milli kaynağı olan madenlerin ekonomiye kazandırılmasının hem cari açığı kapatmak hem de ekonomimizi geliştirmek anlamında ne kadar kıymetli olduğunu anlatageldi. Madencilik aleyhine çalışan dış fon destekli lobilere karşı hayatı boyunca savaş verdi. Önal'a veda töreninde konuşan Prof. Dr. Celal Şengör de bu gerçeği şu sözlerle anlattı: “Maden fakültesine katıldığım andan itibaren Güven abinin o güler yüzünü unutamıyorum. Üzerinde ne kadar baskı olduğunu biliyorduk. Benim gibi hiçbir kalıba sığmayan bir adama bile bir gün çatık kaşla yaklaşmadı. Türkiye'de bazı gerizekalıların, sahtekarlarla madencileri bir arada tutma gayretlerine karşı müthiş bir savaş içindeydi. Madenciliğin ne olduğunu, nasıl yapılması gerektiğini anlatırdı. Onun için iki de bir bana telefon eder; Celal şuraya gel şurada konuş diye görevler verirdi. Bunların hepsini emekli olduktan sonra yaptı.”

Güven Hocamızın ruhu şad olsun.

Ramazan Bayramı ekonomi Emekli Harçlık Enflasyon