29 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Deprem

Bülent İnce

Bülent İnce

Eski Yazar

A+ A-

Depremin bütün ayrıntılarıyla konuşulduğu bu günlerde engellilerin deprem esnasında ne yapacakları ile ilgili tek cümle edilmemiş olması son derece üzüntü verici bir durum. Ülkemizin dünyanın en önemli deprem merkezlerinden biri olmasına rağmen engellilerin afet esnasında ne yapacakları konusunda bilgilerinin olmaması çağdışı bir durumu sergiliyor. Geçmiş dönemlerde kamuoyunda çok da etkili olamayan çalışmalardan bahsetmeye gerek görmüyorum. Ama AHDER’in (Afete Hazırlık ve Deprem Eğitimi Derneği) deprem eğitimi konusunda başarılı çalışmalar yaptığını belirtmek isterim. Bir dönem Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırmaları Enstitüsünün müdürlüğünü yapmış olan, AHDER’in kurucusu olup yönetim kurulu başkanlığını da üstlenen Ahmet Mete Işıkara’nın bu konuda öncülüğünü yaptığı önemli çalışmalar AHDER tarafından halen yürütülmektedir. Ayrıca, AFAD’ın da (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) yayın ve eğitim çalışmaları ile önemli işler yaptıklarına şahit olmaktayız.

İLK 72 SAAT

Deprem esnasında ilk 72 saat altın saat olarak değerlendiriliyor. Bu kritik zaman diliminde bir başına ölüm kalım mücadelesi veren depremzedenin en büyük kurtarıcısı deprem öncesi edindiği bilgi ve tecrübe olacaktır. (Bu konuda AFAD’ın 2009 yılında hazırladığı depremin olduğu ilk saniyeden itibaren 72 saatlik zaman diliminde ne yapılması gerektiğine dair “Birey ve Aile için Depremde İlk 72 Saat” adlı çalışmayı okuyucularımıza bilhassa öneriyorum. Kitapçığa internet üzerinden basit bir aramayla ulaşmak çok kolay.) Bu kritik anlar ve panik durumları engelliler için en büyük riski teşkil ediyor. Doğal olarak herkesin kendisini yalnız hissedeceği, herkesin can derdine düşeceği o anlar, engellileri iki kat daha fazla etkileyecektir. Her engelli grubu için farklı bir hazırlık süreci gerekeceği için de STK’lar engelli grupları ve yakınlarıyla özel çalışmalar yapmalıdırlar.

ENGELLİLERİN AFETLERE HAZIRLIĞI

Unutulmamalıdır ki engelliler bu tip felaket anlarında kendilerine yardımcı olacak ikinci bir kişiye çok daha fazla ihtiyaç duyar. Herkesten önce ebeveynler, deprem anında ilkin engelli çocuklarını kurtarmaya yönelik refleksi kazanabilmek için bir ön hazırlık, hatta bir deprem ve acil durum tatbikatı yapmalılar. Paniğin temel nedeni belli durumlara hazırlıksız yakalanmaktır. Hazırlık, özellikle kişisel ve evcek yürütülecek bir hazırlık, büyük trajedilerin önünü almak için elzemdir. Özellikle zihinsel engellilerin durumuna çok daha fazla dikkat etmek gerekiyor. Deprem esnasındaki büyük gürültü, yıkım anları ve bir anda kaybolan yakınlar, zihinsel engellinin dünyasında depremin yaratacağı yıkımın ötesinde felaketler yaratabilir. Özellikle zihinsel engelli kişilerin depreme hazırlanması konusu, onların sevdikleri ve sözünü dinledikleri aile fertleriyle birlikte, uzman kişilerin, psikologların ve eğitimcilerin sorumluluğunda olması gereken bir konudur.

EĞİTİM VERİLMELİ

Buradan, devletin ilgili birimlerine, valilik, kaymakamlık ve yerel yönetimlere görevlerini hatırlatmış olalım. Deprem esnasında acil yardım ve korunma yöntemleri konusunda engelliler ve ailelerine ivedilikle, ciddi, tutarlı ve zorunlu eğitim verilmeli ve bu eğitimlerde ele alınan konuların tatbikatlarla alışkanlık haline getirilmeleri sağlanmalıdır. Diğer vatandaşlarımıza verilen eğitim çalışmalarında ele alınan konular, depremzedenin engelli olması ihtimaline göre genişletilmelidir. STK’lar bulundukları yerin kamu yetkililerini ve merkezi idareyi mutlaka uyarmalı ve engellilerin durumunu hatırlatmalıdır. Mümkün mertebe deprem esnasında engelli STK’ları açık tutulmalı, mutlaka gönüllü grupları oluşturulmalı, afete maruz kalanlarla gönüllü grupları arasında afet anında iletişim kurmayı sağlayacak çeşitli işaretler, simgeler, ses çıkaran materyaller vs. üzerinde düşünülmeli ve karar verilen iletişim araçları ve biçimleri, eğitim çalışmalarında anlatılmalıdır. Kaosun, karmaşanın, trajedinin eksik olmadığı bu acılı günlerde soğukkanlı olmak çok önemlidir. Bu tip felaket anlarında engelliler en yalnız oldukları dönemi yaşarlar. Daha kırılgan ve paniğe daha yatkın olabilirler. Yanlarında olduğunuzu ve o an geldiğinde de yanlarında olacağınızı hissettiriniz.

Twitter: @Bulent06975228 Instagram: engelsz_yasam

Yazarın Önceki Yazıları Tüm Yazıları