24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Dolara olan bağımlılığı aşmamız gerekiyor'

Hakan Topkurulu

Hakan Topkurulu

Gazete Yazarı

A+ A-

Anlaşılacağı üzere başlık bana ait değil. 27 Şubat Perşembe günü İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) düzenlediği TÜRKİYE-RUSYA TİCARETİNDE ULUSAL PARA BİRİMİ KULLANIMI adlı konferansa katıldım. Konu çok önemliydi. Sadece Batı Asya ülkelerinin değil, tüm dünyanın başına sorun olan rezerv para Amerikan dolarından kurtulmak için herkes kendine göre bir yol arıyordu.

Uluslararası ticarette milli (yerel değil) para birimi kullanımı bu yöntemlerden biri olmaya adaydı. Türkiye ve Rusya’da bu konuda istekli ülkeler arasında, hatta önde gelenlerden. Toplantıyı düzenleyen İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, yaptığı konuşmada bu yazıya başlık olan cümleyi, bu toplantının ana amacı olarak aslında özetledi: "DOLARA OLAN BAĞIMLILIĞI AŞMAMIZ GEREKİYOR.”

Bu yazıyı yazarken aslında niyetim toplantıyı daha detaylı anlatmaktı. Ancak İDLİB’teki gelişmeler yazı içeriğinin biraz değişmesine neden oldu.

Toplantıdaki dikkatimi çeken detaylar hakkında biraz bilgi vereyim;

Rusya tarafında açılış konuşmasını, Rusya Federasyonu Türkiye Ticaret Mümessilliği İstanbul Şubesi yöneticisi Aleksey Nikiforov yaptı. Onun da en vurgulu cümlesi “MİLLİ PARA BİRİMLERİMİZİN KARŞILIKLI TİCARETİMİZDE KULLANILMASI, İLİŞKİLERİMİZİN GÜVENLİĞİNİ BİR ÜST KADEMEYE ÇIKARACAKTIR” oldu.

Dikkat edilirse herkes “MİLLİ PARA” kullanımına daha rahat ya da daha ekonomik olur açısından bakmıyor. Herkes bir sorunu, belayı savmak için çözüm peşinde.

SEÇENEK ARAYIŞI

Prof. Dr. Faik Çelik sunumunda; Ruslar Atlantik tarafından ambargoya tabi kaldıkları için para hareketinin güvenliğini temin açısından Atlantik ve CIA kontrolünde olduğu herkes tarafından aşikâr olan SWIFT’e (uluslararası para dolaşım mesaj sistemi) alternatif olarak SPFS sisteminin Rusya tarafından geliştirildiğini, Türk bankalarının da 04 Ekim 2019 tarihli Rusya Federasyonu ile imzalanan antlaşma gereği bu sisteme zaman içinde entegre olacaklarını belirtti.

Rusya Federasyonu'nun ayrıca batılı kredi kart sistemleri olan VISA ve MASTER CARD yerine MIR adlı kredi kartı sistemini devreye aldıklarını, İş Bankası'nın halihazırda bu sisteme dahil olan ilk Türk bankası olduğu toplantıda açıklanan diğer konular arasındaydı.

Toplantının özeti şuydu; AMERİKAN DOLARI YERİNE TÜM ULUSLARARASI TİCARET OYUNCULARI BİR SEÇENEK PEŞİNDE ve ARTIK SEÇENEKLERİN KULLANIMINA BAŞLANMIŞ.

Buradan neden İDLİB konusuna da bağlantı yapmak istiyorum. İdlib bunun neresinde?

Dikkatinizi çektiyse, bugüne kadar ekonominin toparlanma sürecine girdiğini, her türlü olumsuzluğa rağmen nispi düzelmenin başladığını aylardan bu yana söylüyorum. Nitekim söylediklerimiz de tek tek çıkmaya başladı, cuma günü açıklanan büyüme verileri de olumlu, Türkiye 2019 son çeyrekte yüzde 6 büyümüş 2019 toplamda ise yüzde 0.9 oranında büyümüş. Göreceksiniz Aralık 2019 işsizlik verisi açıklandığında, bir önceki ay olan Kasım 2019 verisi, biraz düzeltmeli olsa da bir önceki aya göre işsizliğin düştüğünü göstermişti. Evet, Aralık 2019'da işsizlikte Kasım 2019’a göre düşüş göreceğiz.

PİYASA ASLINDA NEYİ FİYATLIYOR?

ANCAK EKONOMİ BAROMETRE GİBİDİR. KİM NE DERSE DESİN KENDİ BİLDİĞİNİ OKUR. 2019 yılı sonunda, 2020 yılı hedefleri açıklanırken 2020 yıl sonu Amerikan doları 6.25 olarak belirlendi. Bu yazının yazıldığı 28 Şubat 2020 saat 13.00 itibarıyla 1 ABD doları = 6.2540 TL. 31.12.2019 TCMB döviz alış kuru 5.9402 TL. Kur daha iki ayda yüzde 5.3 yükseldi. Yükselmeye devam ediyor. Yıl sonu enflasyon hedefiniz olan yüzde 8.2'yi böyle giderse tutturma şansınız yok. Bunu faizler takip eder. Geçen gün Türkiye CDS’lerinin de yükselmeye başladığını yazmıştım. O gün CDS’ler 230’lardan 280 baz puana tırmanmıştı. Bugün 320’lere geldi.

Ordumuzun, Suriye içinde yaptığı daha önceki operasyonlarda ekonomik göstergeler kesinlikle OLUMSUZ tepki vermemişti.

Ancak bugün olumsuz tepki veriyor. İŞİN ASLI NEDİR DERSENİZ, İŞİN ASLI ŞU!

TÜRKİYE ARTIK AVRASYA ORTAKLIĞI İÇİNDE YERİNİ ALDI.

BUNU BİZDEN ÇOK, TÜRKİYE’YE YATIRIM YAPAN (YABANCI-YERLİ-SICAK PARACI, YANİ HEPSİ) TÜM AKTÖRLER BİLİYORLAR, ADIMLARINI BU GERÇEĞE BAKARAK ATIYORLAR. TÜRKİYE’NİN BU GERÇEĞE AYKIRI, AVRASYA KARŞISINDA, ATLANTİK'İN İŞİNE YARAYACAK ATTIĞI ADIMLAR ESKİDEN EKONOMİK OLARAK OLUMLU KARŞILANIRDI.

ARTIK AVRASYAYI KARŞISINA ALAN ADIMLAR, EKONOMİK OLARAK DA OLUMSUZ ALGILANIYOR.

İSPAT MI? CDS’LER VE KURLAR, PEŞİ SIRA FAİZLERİ TAKİP EDİN.