27 Aralık 2024 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Dürüst anketçiye önce baskın, sonra tehdit ve dayak!

Mustafa Mutlu

Mustafa Mutlu

Eski Yazar

A+ A-

AKP’nin oy oranını yüzde 39 olarak açıklayan Gezici Araştırma Şirketi’nin sahibi Murat Gezici, oturduğu apartmanın girişinde üç kişinin saldırısına uğramış...

Saldırganların kavga sırasında “anket”ten söz ettiklerini belirten Murat Gezici, olaya ilişkin apartman kamerası görüntülerini de yargıya teslim etmiş...

***

Adım adım gidelim:

Gezici Araştırma, seçim anketleri de yapan bir şirket...

Son anketine kadar, genelde hep AKP’nin “başarısını” ortaya koyan anketlere imza atmış...

Ancak 17-18 Ocak’ta yaptığı ankette iktidar partisinden büyük bir seçmen kaçışı olduğunu, o gün seçim olsa AKP’nin oyunun yüzde 39.8’de kalacağını saptamış...

Sen misin saptayan?

Araştırma sonuçlarının gazetelerde yer almasından bir gün sonra Gezici Araştırma Şirketi, önce maliye, ardından SGK müfettişlerinin baskınına uğramış...

Yetmemiş; Murat Gezici, Twitter ve Facebook üzerinden tehdit dolu mesajlar almaya başlamış...

Son olarak da bu “dayak” olayı başına gelmiş...

Peki; bu kadar mı?

Elbette hayır...

Şirketin yıllardır piyasa araştırması yaptığı bir büyük holding de gelişmeler üzerine, Gezici’yle olan anlaşmasını feshetmiş...

Çünkü o holdingin sahibi de başına gelebileceklerden korkmuş...

***

Hani; biz, “Bu faşizmdir” diyorduk da bazı araştırma şirketleri sözüm ona araştırmalar yapıp, halkın iktidardan çok memnun olduğunu falan açıklıyorlardı ya...

Al sana memnuniyet!

Siparişe göre araştırma yaparsan, köşesin...

Yok; sipariş alamayıp gerçekleri olduğu gibi aktarırsan; böyle ananı ağlatırlar!

***

Murat Gezici elbette güvenliğine özen göstersin ama sakın üzülmesin:

Az kaldı; bu faşistler gidecek!

HUUUBER! (119)

Önceki cumhurbaşkanlarımızın hepsi köşelerine çekildi ama Abdullah Gül, Cumhurbaşkanlığı yaptığı dönemden bile daha fazla gündemde...

Huber işgalini sürdürüyor; adını taşıyan vakfa 49 yıllığına tahsis edilen Ayazağa Kasrı ile internette tıklanma rekorları kırıyor!

Bu arada aktif siyasete dönme ve milletvekili genel seçimlerinde aday olma sinyalleri de veriyor.

Dün öğrendik ki, bunca yoğunluğun arasında cumartesi günü ailece Bursa’ya gitmişler ve oğulları Ahmet Münir’e kız istemişler...

Kısmet olursa Ahmet Münir, Bursalı işadamı Abdullah Karadere’nin Hacettepe Tıp son sınıf öğrencisi kızı Zehra Ayşe ile evlenecekmiş...

Eeee; Abdullah Gül’e artık bu genç çift için yeni restore edilmiş pırıl pırıl bir devlet köşkü ya da sarayı ayarlamak yakışır...

Nasıl olsa alıştı; eminim, çok zorlanmaz!

GÜNÜN SORUSU

AKP’nin iktidara geldiği 2002’de vatandaşların bankalara borcu 6,6 milyar liraymış... Bugün ise 357 milyar liraya ulaşmış... Sorum AKP kurmaylarına:

Partinizin adını BKP, yani Borçla Kalkınma Partisi olarak değiştirmeniz daha uygun olmayacak mı?

CENNETİN TEKNİK İŞLERİ MAHMUT’TAN SORULACAK...

Siz sadece vitrinde olan yazarları, belki muhabirleri tanırsınız ama gazetelerin bir de perde arkasındaki kahramanları vardır.

Onlar olmasa, gazeteler yayınlanamaz!

Özverili, çalışkan, cesur “neferler”dir onlar...

Bize ait bütün başarıların altında aslında onların görünmeyen imzaları vardır.

***

Mahmut Şen de Ulusal Kanal’ın ve Aydınlık’ın kahramanlarından biriydi.

Uzun boyu, üzerinden eksik etmediği siyah gömleği, dudaklarından düşürmediği sigarasıyla; gençliğime benzetirdim onu...

Sadece 40 yaşındaydı!

Dün sabah gazeteye geldim, herkes ağlıyor...

“Ne oldu?” dedim; “Mahmut...” diyebildi kardeşlerimden biri... Gerisini getiremedi.

Getirmesine de gerek yoktu zaten... Bir süredir hastanedeydi ve...

Neyse!

Artık Mahmut yok, işte...

Bizden yorulmuş, sıkılmış olmalı ki öteki dünyadaki “teknik işleri” halletmeye gitmiş...

Huzur içinde uyu, karayağız yoldaşım.

Üzerimizdeki emeğin için Aydınlık’taki ve Ulusal’daki tüm arkadaşların adına teşekkür ediyorum.

GÜNÜN İSYANI

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şakir Çıngıl eğitimde giderek bilimsellikten uzaklaşıldığını, bazı tıp fakültelerinde öğrencilerin üzerinde çalıştıkları kadavralara bile don giydirildiğini söylemiş... İsyanım ortaya:

Allah hiçbirimizi bu kafayla yetiştirilen doktorlara muhtaç etmesin ve ellerine düşürmesin!