Ekonomide atılım ve üretim dönemi

Cumhurbaşkanı TÜSİAD ve TOBB’da yaptığı konuşmalarda ekonomide yeni bir hamle yapılması için bir yol haritası çıkaracaklarını ve yeni bir atılım dönemi başlatacaklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı ekonomi gündemine dört konu taşıyor. Birincisi yerli otomobil üretimi. İkincisi yüksek faizlerin indirilmesi. Üçüncüsü üretim. Dördüncüsü istihdam.
Bunlardan yerli otomobil üretimi için TOBB’dan söz almış durumda. İstihdam için yine TOBB, 5 ayda 1 milyon 100 bin ek istihdam olanağı yaratarak Cumhurbaşkanı'na verdikleri sözü tuttuklarını beyan ederek istihdamın artması için taahhüt istemenin ve taahhüdü yerine getirmenin yeterli olduğunu da bu vesile ile anlamış olduk! Demek ki TOBB Cumhurbaşkanı istemeseydi bu ek istihdamı yaratmayacaktı. TOBB yerli otomobil için de Cumhurbaşkanı'nı kırmayacaklarını belirtirken iş adamlarının neye göre yön çizdiklerini ve Türk ekonomisinin gelişiminin hangi faktörlere bağlı olduğunu anlamak konusunda yeni bir ekonomi bilgisi edinmiş olduk!

SANAYİDE ATILIM

Cumhurbaşkanı TOBB’dan bu sözleri alırken Meclis komisyonunda sanayinin geliştirilmesi ve üretimin desteklenmesine ilişkin bir kanun tasarısı görüşülüyor. Şu hususlar hedefleniyor:
*Ülke sanayisinin canlandırılması, yerli ve yabancı yatırımcılar için yeni sanayi alanlarının oluşturulması, mevcut sanayi alanlarının genişletilmesi, yatırımların bürokratik süreçlere takılmadan hızla hayata geçirilebilmesi,
*Organize sanayi bölgeleri, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri, sanayi siteleri ve serbest bölgelere ilave devlet teşviklerinin verilmesi,
*Üreticinin desteklenmesi ve sanayinin geliştirilmesi için sanayi siciline kayıtlı işletmelerin elektrik tüketiminde alınan TRT payının kaldırılması,
*2/1/1924 tarihli ve 394 sayılı Hafta Tatili Hakkında Kanundan kaynaklanan mali yüklerin sonlandırılması,
*Planlı sanayi alanlarında üretim yapan sanayicilerin tapu ve kadastro harçlarından, damga vergisinden, emlak vergisinden muaf tutulması ve enerji giderlerinin azaltılması sonucunda üretim maliyetlerinin düşürülmesi,
*Bedelsiz veya kısmen bedelli arsa tahsis uygulamasının yeniden ve kalıcı olarak yürürlüğe konulması,
*Organize sanayi bölgelerinin tüm faaliyetleri için kredi verilmesi ve söz konusu bölgelerin iç ve dış kaynaklardan kullandıkları krediler için kredi faiz desteği verilmesi,
*Çarpık kentleşmeyi ortadan kaldırmak, yaşanabilir, yeşil ve ferah yerleşim alanları sağlamak amacıyla altyapı, üstyapı ve taşınma noktasında kredi destekleri vererek kent içinde kalan sanayi sitelerinin kent dışındaki alanlara taşınmasının sağlanması,
*Yükseköğretim Kanunu'nda yapılacak değişiklikler ile nitelikli iş gücünün yüksek öğretim kurumları aracılığı ile yetiştirilmesi.

BÜROKRATİK OLİGARŞİ

TOBB da Cumhurbaşkanı da iş adamına zorluk çıkaran bürokrasiden şikâyetçi. Cumhurbaşkanı bu hususta 15 yıldır bunu yıkmak için savaş verdiğini ve bürokratik oligarşiyi yenmek için iş dünyası ile birlikte el ele mücadele verilmesi gerektiğini vurgularken 15 yıllık iktidarlarında çözülmeyen en önemli sorunlarından birinin her şeye engel çıkaran bürokrasi olduğunu da öğrenmiş oluyoruz.

BAKANLARIN YOL HARİTASI

Öte yandan bakanlar 6 aylık bir atılım ve proje yol haritası hazırlıyorlar. Bu yol haritasının birinci ayağı yatırımlar. İnşaat/kentsel dönüşüm, sağlık, ulaştırma, enerji ,turizm, savunma ve teknoloji sektörlerinde yapılacak yeni yatırımlar öngörülüyor.
Alt başlıklar da şöyle:
*Yeni kentsel dönüşüm projeleri
*Yeni duble yollar ve köprüler, otoyollar
*Şehir hastanelerinin sayısını artırmak. 30’dan fazla şehir hastanesi yapmak.
*Akkuyu’ya ilave olarak Sinop ve İğneada’da nükleer santral projelerini hızlandırmak.
*Savunma sanayinde yerlilik oranını artırmak.
*Çanakkale 18 Mart Köprüsünün yapımını hızlandırmak.
*İstanbul 3. Havalimanı'nın yapımını hızlandırmak.
*Kanal İstanbul projesine başlamak.

FİNANSMAN NEREDE?

Atılım yapmak, üretimi artırmak için projeler planlamak hepsi güzel. Peki bu projelerin ve atılımın finansmanını nasıl yapacağız? Nereden kaynak yaratacağız? Cari açık veren ve dış borcu yüksek olan ülkemizin bu projelere kaynak yaratması için iki seçenek var:
Birinci Seçenek (İç Kaynak Yaratmak)
Bunun için vergileri artırmak, iç borçlanmaya gitmek, para basmak, özelleştirmeler yapmak. Şu anda bunların hiçbirisi rasyonel gözükmüyor.
İkinci Seçenek (Dış Kaynak Yaratmak)
Dış borç bulmak. Borçlanma aygıtları devlet, reel sektör, bankalar ve Türkiye Varlık Fonu (TVF).
İç kaynaklar konusunda olanaklar sınırlı. Dolayısıyla yeni atılım projesinin dış borçla finanse edileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ama ekonominin içinde bulunduğu kriz, yüksek enflasyon, yüksek faiz, yükselecek kur, olmayan döviz rezervleri nedeniyle finansman yaratma zorluğunun Arapların sermayesiyle ve TVF araçlığı ile ülke varlıklarına ipotek konulması yoluyla aşılacağı çok net.