01 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Eleştirince kızmayın

Şahin Mengü

Şahin Mengü

Eski Yazar

A+ A-


Zaman zaman CHP’yi eleştirince kendini herkesten fazla CHP’li zannedenlerle, CHP’ye devşirilerek getirilmiş bazı kişiler bizi, kendi geçmişlerine bakmadan eleştiriyorlar.
Bizi terbiye sınırlarını zorlayarak eleştirenler, öyle şeylere sessiz kalıyorlar ki, bunlar acaba gizli AKP’li mi? Ya da bunlara sessiz kalanlar AKP’ye veya HDP’ye geçseler daha çok yakışmazlar mı? diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Gölge Başbakan Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı sırasında kendi hatası ile İŞİD denen caniler çetesine teslim edilen 46 kendi insanımız ile 3 yerel görevlinin, ne karşılığında serbest bırakıldığı henüz tam olarak bilinmezken, yüz gün sonra Türkiye’ye teslim ediliyorlar.
Rehinelerin serbest bırakıldığı gün Kılıçdaroğlu “..Rehinelerimizin kayıpsız ve sağlıklı KURTARILMIŞ olmalarından büyük bir mutluluk duydum.... Kurtarma operasyonunun düşünülmesi, planlanması, uygulanması ve tam istediğimiz gibi sonuçlanmasında payı, katkısı, emeği olan herkese teşekkür ediyor, sevgilerimi saygılarımı sunuyorum” şeklinde özensiz bir açıklama yapıyor.
Özensiz diyorum, söylenmesi gereken sadece ve sadece rehinelerin yurda salimen getirilmiş olmasından duyulan mutluluk olmalıydı.
Konsolosluğun önceden işgal edileceği bilinmesine rağmen gereğini yapmayan Davutoğlu’nun ağır kusurlu davranışı sonucu, bu insanlarımız teröristlere adeta kendi ellerimizle teslim edilmemişler miydi.
Kendi ağır kusurlu davranış ile bu insanların yüz gündür canilerin elinde esir kalmalarına neden olan Davutoğlu’na neyin teşekkürü bu?
Kimse kendi kusurlu davranışından ötürü, siyaseten bir şey elde edemez, bu bir teşekkür bile olsa.
Ama CHP Genel başkanı, gereksiz yere teşekkür ederek Davutoğlu’nu siyaseten hak etmediği şekilde “onurlandırdı.”
Laik eğitimin rafa kaldırılmasının son adımı da olan, orta öğretimde türban yasağı kaldırıldı, temel değerleri altı ok’tan biri laiklik olan CHP’den çıt yok.
Yobazlığı eğitime taşıyorlar, CHP’den işin esasına yönelik ciddi bir açıklama gelmiyor.
BİZ UYARIMIZI ÖNCEDEN YAPIYORUZ
Nedeni ,”dindarlar” kızmasın değil. Laiklikten vaz geçmek.
Altı Oku yeniden yorumlayacağız kisvesi altına sığınmasınlar, açık ve dürüst bir şekilde “Laikliğin artık günü doldu, bitti. Artık laik olmak istemiyoruz” desinler. Tabii onu söylemeye yürekleri yetiyorsa.
PKK okul yakıyor, devletin okulunun kapısına kilit vuruyor, Kürtçe okul açıyor.
Bir HDP milletvekili devletin askerine, polisine kaya parçasıyla saldırıyor.
PKK’lılara dolaylı af getirecek “açılım yasası” TBMM’den geçiyor, CHP destek veriyor.
Suriye hududu kevgire dönmüş, hudut değil, otoban, yol geçen hanı.
Bir KCKlı “Lozan’da çizilen hududun bir anlamı kalmamıştır” demek cesaretini gösterebiliyor.
CHP’ye egemen olan, “aman susun ses çıkartmayın, Kürtçüleri kızdırmayın seçim de işbirliği yapabiliriz” düşüncesi.
Ülke bölünecekmiş, umurlarında bile değil.
Dış politika da ufkun ötesini görmeden, açılım yanlısı, daha doğrusu “Bölünme şakşakçısı” zevatın söylemlerine uyup, sığ açıklamalar yapılıyor.
Yargının saygınlığı ayaklar altında, Dünyanın hiçbir uygar ülkesinde görülmemiş bir şekilde sadece hakimleri ilgilendirmesi gereken bir seçim görsel ve yazılı basında tartışma konusu.
Ama tartışma, seçilmesi gereken kişilerin mesleki nitelikleri üzerinden yürümüyor, kim hangi gruba mensup, siyasi iktidar kime, hangi gruba destek veriyor, tartışma bu boyutta ve çirkinlikte sürerken ana muhalefet partisinin bu konuda çıtı çıkmıyor.
Eleştirince kızmayın, ben ve benim gibi düşünenler, Cumhuriyet-laiklik-Demokrasi altın üçgenini korumaya CHP’li olduğumuz için yeminliyiz. Bu bizim görevimiz.
Bu uyarılarımızı, Türkiye yarın tatsız bir noktaya gelmesin diye, Cumhuriyetin kurucusu ve onun teminatı olan CHP’nin bugünkü yönetimine değil, bu partiyi, laik, demokratik Cumhuriyetin teminatı olarak gören milyonları uyarmak için yapıyoruz. Biz uyarımızı önceden yapıyoruz. Bunu “ben söylemiştim” demek için değil, tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur, biz bunu tekerlek kırılmadan yapmak istiyoruz.