Ezilen dünyaya Amerikan nifakı! 'Kuşak ve Yol' da hedefte

Albay Ralph Peters’in BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) haritası çok öğreticidir.

ABD’nin bölgemizde neler yapmak istediği siyasi ve coğrafi olarak açıklanır o haritada.

Mesela, ‘Free’ yani 'Bağımsız Kürdistan' projesi o haritanın merkezidir.

Bir de ‘Free’ yani 'Bağımsız Belucistan' vardır, Peters’in BOP haritasında.

Yani bu iki devlet de BOP sonucunda ortaya çıkacak kukla devletlerdi.

Bugünlerde o pek de kimsenin bilmediği Belucistan projesi hareketlendi.

Aslında Venezuela ile paralel bir hareketlenme var tüm Asya’da.

Suriye’de işi biten siyonist evanjelist IŞİD projesi, Çin’e ve Orta Asya’ya taşınıyor.

Uygur meselesi de ondan kaşınıyor.

Venezuela’ya Brezilya ve Kolombiya görevlendirildi.

Hatta Haiti, Küba, Nikaragua ve Bolivya da hedefte.

Amerikan, İngiliz ve İsrail kirli savaş ekipleri Karayipler’de hazırlık yapıyor.

90 savaş uçağı kapasiteli Abraham Lincoln nükleer uçak gemisi ve biri füze gemisi olmak üzere 5 firkateyn Florida deniz üssünde bekliyor.

Öte yandan Rusya’nın da 2 nükleer bombardıman kapasiteli TU 160 savaş uçağı da Karayipler’de Venezuela’ya ait Orchila adasında konuşlu. Çin ise henüz ilaç göndermekle yetiniyor.

CIA-SUUDİ KÖKENLİ BELUCİ TERÖRÜ

İran’ı ise Belucistan projesi üzerinden kuşatma gayretleri var.

Bunları nereden anlıyoruz?

Birincisi İran’da yaşanan Beluci terör saldırılarından.

İkincisi de Suudi Kral Selman’ın Hindistan ve Pakistan ziyaretlerinden.

İran'ın güneydoğusunda Pakistan sınırındaki Sistan ve Belucistan eyaletine bağlı Zahidan kentinde 13 Şubat'ta bomba yüklü araçla Devrim Muhafızları Ordusu mensuplarına yönelik intihar saldırısında 27 asker hayatını kaybetti.

Saldırıyı, bölgede faaliyet gösteren Ceyşu'l Adl isimli örgüt üstlendi. Saldırının failleri olarak ABD, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni işaret eden İran, Pakistan yönetimini de sınır güvenliğini sağlamamakla suçluyor.

İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani, Pakistan hükümetini topraklarındaki Suud destekli teröristlere karşı uyardı.

Saldırının intikamını Suudilerden alacaklarını söyleyen Süleymani, "Pakistan topraklarındaki Suud destekli teröristler, İran, Afganistan ve Hindistan'a zarar veriyor. Pakistan'a bu rolü biçenler ülkeyi parçalamak istiyor. Pakistan bunun farkına varmalı" dedi.

13 Şubat’ta İran’daki saldırının bir gün sonrasında ise Hindistan ile Pakistan’ın sorunlu Keşmir bölgesinde "Ceyş-i Muhammed Ordusu" denen bir örgüt, konvoya bombalı saldırı düzenleyip, 44 Hint askerini öldürdü.

Hindistan tarafındaki Cammu Keşmir’deki bu saldırı, bölgede 30 yıldan bu yana en kanlı terör olayı olarak kaydedildi.

Hindistan da Pakistan’ı suçladı ve ortam gerginleşti. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, saldırıyı düzenleyenler ve onlara destek verenlerin bunun bedelini ağır ödeyeceklerini söyledi.

Ceyş-i Muhammed örgütü de CIA ve Suudi kaynaklarınca desteklenen Pakistan’daki dinci partilere bağlı bir maşa örgüt, tıpkı IŞİD, El Nusra, Müslüman Kardeşler, Boko Haram, Ebu Seyyaf, Doğu Türkistan İslam Ordusu ve El Kaide gibi.

Pakistan, CPEC (China Pakistan Economic Corridor/Çin Pakistan Ekonomik Koridoru) denen devasa projeyle Çin’in Kuşak ve Yol girişiminde çok önemli bir konumda. Pakistan’da Çin ile ortak açılan Gwadar Limanı (Peters’ın BOP haritasında Free Belucistan sınırları içindeki), Çin ile Batı Asya arasındaki geleneksel petrol ve yük taşımacılığının rotasını stratejik biçimde değiştirecek.

(Geçen yılın Kasım ayında Pakistan’ın Karaçi kentindeki Çin Başkonsolosluğu’na “Beluci Kurtuluş Ordusu” isimli bir örgüt bombalı saldırı düzenlemişti. Saldırıda 4 kişi ölmüştü.)

İran da Kuşak ve Yol’un orta koridordaki pivot ülkesi. İran’dan petrol ve doğalgaz alan Çin, İran’ı Türkiye ve ardından Avrupa rotası üzerindeki en önemli ticaret ortağı yapmaya hazırlanıyor.

Çöküş sancıları içindeki ABD’nin son bir güçlü saldırı hamlesi Venezuela, İran, Pakistan, Çin ve Hindistan’ı hedef alıyor.

ABD, Batı Asya’daki Kürdistan projesi gibi Belucistan projesini de Güney Asya’da ayrıştırıcı ve istikrarsızlaştırıcı bir koz olarak masaya sürüyor.

Bunun için de Suudi Arabistan’ı kullanıyor.

SELMAN’IN HİNDİSTAN, PAKİSTAN VE ÇİN ZİYARETLERİ

Hindistan, Çin gibi İran’ın en önemli petrol müşterilerinden.

Çin gibi Hindistan da İran’a ABD yaptırımlarına karşı önlemler alıyordu.

Fakat Suudi Arabistan Kralı Muhammed Bin Selman, (Şu anki konumu veliaht prens filan değil fiilen kral) önemli bir hamle yaptı.

Hindistan’da iktidarda bulunan BJP Partisi ve lideri Narendra Modi, bizim eski ANAP ve Özal’a benzetilebilir. Neoliberal ve Amerikan dostu.

Modi’nin Hindistan tarihinde hiç görülmemiş biçimde uçağın kapısında elinde çiçeklerle karşıladığı Selman, Hindistan’a 100 milyar dolarlık alt yapı yatırımı teklifiyle geldi.

Bunun için tek şartı, Hindistan’ın İran’dan petrol almayı kesmesi ve petrolü kendilerinden alması.

Kaşıkçı cinayetiyle zor durumdaki Selman, muhtemelen İsrail ve ABD tarafından bu koşulla affedilme vaadini kabul etmiş.

Yani, Hindistan’ı İran’dan, Pakistan’ı da Çin’den uzaklaştırmak ve her ikisini de İran’a karşı kullanmak.

Selman’ın Güney Asya’daki ikinci durağı Pakistan oldu.

İmran Han ile de çok samimi görüntüler veren Suudi Kralı, Pakistan’a da 20 milyar dolar yatırım paketini açtı.

Mafya stili bir örüntü ortaya çıktı.

Önce cinayetler, ardından taziye ziyaretleri ve asıl teklifler.

Fakat işin ilginci şu ki, Selman 30’lu yaşlarında dünyanın en büyük petrol ülkesine kral olunca, dünya siyasetinde bir joker konumuna geldi.

Bunu da devamındaki Çin ziyaretinden çıkartıyorum.

Selman, Hindistan ve Pakistan’ın ardından Çin’e gitti.

Çin’e sadece 10 milyar dolar çıkarttı. 10 milyar dolarlık rafineri anlaşması imzaladı.

Çinli yetkililer, Selman’ın ne yapmaya çalıştığını, Kuşak ve Yol girişiminde nasıl bir rol oynamayı planladığını tabii ki benden iyi biliyordur.

Selman, her ne kadar klasik bir Amerikan İsrail piyonu olsa da, dünyada değişen güç dengesini de iyi takip ediyor.

Kaşıkçı cinayeti öncesi tezgahlanan Amerikancı Prensler darbe girişiminin, Selman’ın Rusya ve Çin ile yaptığı anlaşmalar yüzünden olduğunu bölge uzmanı Andrey Korybko’ya dayandırarak yazmıştım.

Her ne kadar öfkeli Trump ve Netanyahu’nun kaprislerini çekse de, Selman yumurtaları aynı sepete koymuyor olabilir.

Çin basınına göre, Selman’ın katıldığı toplantılarda, iki ülke arasındaki ilişkilerin teşvik edilmesinin yanı sıra, Çin'in "Kuşak ve Yol" projesinin iki ülke arasındaki enerji ve altyapı trafiğine katkı yapacak şekilde düzenlenmesi konuları ele alındı.

Yani bir ‘olmaz olmaz ama olursa da kaçırmayalım’ durumu var. Ayrıca petrol satıcısı olarak Suudi Arabistan’ın CPEC ile ilgili bir sorunu da yok, ABD’nin aksine. Ayrıca Peters’in BOP haritasında sadece İran, Pakistan ve Türkiye değil, Suudiler de toprak kaybına uğruyor.

Ancak tabii ki Selman, güvenilirliği ve insancıllığı ile ünlü birisi değil.

Bana kalırsa, bu noktada Rusya ve Çin’in ortak hareket alanlarını geliştirmesi elzem.

Rusya’nın Hindistan ve Suudi Arabistan, Çin’in de Venezuela ve Pakistan’da daha aktif olması lazım.

İran’ın da Pakistan’ı suçlayıcı tavırlarından vazgeçip, (her ne kadar ISI isimli istihbarat örgütlerinin geçmişte CIA ile, Taliban ve El Kaide işleri çevirdiği bilinse de) İslamabad ile ortak sınır güvenliği için çalışması şart.

Aksi takdirde, Venezuela ve İran’a doğrudan veya dolaylı bir saldırının başlaması için vakit azalıyor.

KAYNAKLAR:

https://eurasiafuture.com/2019/02/18/irans-being-tricked-into-making-balochistan-the-new-kurdistan/

https://journal-neo.org/2019/02/21/venezuela-us-attack-imminent/