FETÖ, Süleymancılar, İsmailağa ve Furkancılar bakın hangi söylemde buluştu

İsmailağa’nın 1 Mayıs’taki ‘tebliğ’ toplantısında nelerin konuşulduğunu davetli bazı gazeteciler yazdı, çoğu yazmadı. Nelerin konuşulmadığını ise sadece Aydınlık yazdı. Aşağıdaki uzantıdan okuyabilirsiniz.

İsmailağa’nın basın toplantısında perdelenen gerçeklerGündem

İsmailağa cemaati ileri gelenleri bu toplantıda Cübbeli Ahmet Hoca olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü’yü hiçbir somut delil ve bilgi göstermeden FETÖ’yle ilişkili olmakla suçladı. Yetmedi, konuşmalarda -FETÖ’nün 50 yıldır uğraştığı- Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek de hedef alındı. Yani FETÖ’nün can düşmanları FETÖ’yle suçlandı!

Bir noktaya dikkat çekelim: İsmailağa ileri gelenleri konuşmalarında tarikat ve cemaatlerin parçalanmak istendiğini, bunun için derin bir gücün çalıştığını iddia ediyor. Süleymancıların suç dosyasını açıkladığımız dönemde de Süleymancılar kendilerine 'derin devlet'in operasyon yaptığını iddia etmişti. Mal mülk paylaşımı sebebiyle birbirlerine giren Menzilcilerin karşılıklı suçlamalarında ‘derin devlet’ fail olarak ima ediliyordu. Sokaklardaki taşkınlıklarıyla bilinen Alparslan Kuytul da son videolarında bu vurguyu yapıyor. ‘Kambersiz düğün olmaz’ misali çok geçmeden sahneye Hamdullah Öztürk çıktı. FETÖ’nün en tepesindeki isimlerden biri olan Öztürk, son konuşmasında özetle şunları anlattı: Müslüman mahalle içeriden kuşatılıyor. Tayyip Erdoğan iktidarı derin çetelere dayanıyor. Ey Ahmet Mahmut Ünlü; zulme uğradığımızda sen destek verdin ama başına bir şey geldiğinde Erdoğan, Perinçek değil biz üzülürüz sana... Bizimle uğraşma. Mahmut Eren’in masasında Fethullah Gülen’in kitabı olacak tabi…

Görüldüğü gibi bu kuvvetler ‘derin devlet’ söyleminde buluştu. Kamu kaynaklarını yağmalamak, iç çekişmelerini perdelemek ve milli isimleri karalamak için ‘derin devlet, derin çete’ tanımına sarıldılar.

Taşı yukarı atıp altından havaya bakanlar bilmelidir ki Türk milletine, Türk devletine düşmanlığın ‘akreditasyonu’ olmaz!