21 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FETÖ ve ekonomi

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

A+ A-

Bugün 15 Temmuz. FETÖ’nün tetikçi olarak darbe demeye de bin tanık isteyecek silahlı kalkışmasının yıl dönümü. Biz de günün önemine dayalı olarak, lanetli FETÖ’ye ekonomik açıdan bakalım.

FETÖ Ana Dava İddianamesi’nde yer alan ‘Örgütün mali durumu’ başlıklı bölümde kimi hususlar vurgulanmıştı. Örgütün özellikle hizmet sektöründe eğitim (FEM dershaneleri, kolejler ve üniversiteler – Fatih Ü., Mevlana Ü., İzmir Şifa Ü. vb.), basın yayın (Zaman gazetesi ve diğer yayınlar vb.), sağlık (İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Şanlıurfa, Sakarya, Kayseri, Kütahya, Gaziantep, Bursa, Erzurum ve Van’da birçok hastane), finans (Asya Finans vb.) sektörlerinde yoğunlaştığı yazılmıştı. Oysa yargı sürecine bakıldıkta sanayide ve ticarette de (örnekse, Boydak Holding ve Koza-İpek Holding vb.) boy gösterdiklerini anladık. Özellikle TUSKON’u analım!

Yazılana göre, kamu teşvikleri bunların şirketlerine oluk oluk akıtılmış. Doğru söze ne denir: Ne istediler de verilmedi! Himmet adı altında haraç alınan şirketlerin listesi de iddianameye eklense iyi olacaktı ama eklenmedi maalesef!

Yıllar sonra 2019’da Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından yayınlanan ‘Farklı Boyutlarıyla FETÖ/PDY’ adlı kitapta da ekonomik boyut yok! Herhalde D.İ.B. ekonomiyi farklı bir boyut görmemiş olsa gerek. Amerikanca ne derler: ‘Business as usual! (Her zamanki işler)’.

M.F.G. NASIL BİR İKTİSADÎ DİZGE ÖNERMİŞ?

İddianamede bu açıkça ele alınmamıştı maalesef, oysaki ne kadar önemli!

M. Fethullah Gülen (M.F.G.) bu konudaki görüşlerini ‘Enginliğiyle Bizim Dünyamız İktisadi Mülahazalar’ adlı kitap-DVD’sinde açıklamıştı. Kitaba sahaflardan ulaşmak zor da olsa olanaklı ama, bu terör örgütünün lideri M.F.G.’nin bu kitabı bölümler halindeki sesli haline şu adreste ulaşılabiliyor ‘audiomack.com/radyocihan/albüm/mfg-2’.

Meraklısı M.F.G.’nin kitabını inceleyerek ustaca bir kurnazlıkla kapitalizmin sözde-İslam kılığına nasıl sokulduğunu ibretle görebilir.

M.F.G.’nin ekonomi konusundaki görüşlerine kısaca bakalım.

M.F.G., kapitalizm ve komünizmin insan tasarımı, fakat İslam iktisadının Allah’ın kurallarına dayalı bir dizge (sistem) olduğunu belirtiyor. Ama örneğin, M.F.G.’nin uygun gördüğü yüzde 20’lik kâr payının hangi kutsal metinde yer aldığını anlayamadık?

Yazdığı kitapta M.F.G.’ye olumlu (!) yaklaşan Prof. Dr. Faruk Beşer de ‘F. Gülen Hocaefendi’nin Fıkhını Anlamak’ adlı kitabında bu yüzde 20’nin satış fiyatından mı, yoksa maliyet bedelinden mi olduğunu anlayamamış, ay sevsinler! F.B.’in bu kitabı da ancak sahaflarda bulunabilir ve acaba kendisi bir özeleştiri yapmış mıydı? Rastlayamadım ama cahilce yazmış bir müçtehit olan bu zat 2024 Ocak’ta ölmüştü! Bu zatın ‘Genç Kızlara Özel Fetvalar’ gibi özel (!) kitapları da var.

FETÖ ve ekonomi - Resim : 1

Neyse dönelim biz esas işimize. M.F.G. kapitalizmin faiz kurumuna karşı çıkıyor, ama üretimden tamamen bağımsız olmadığı için ranta ve İslamî kurallar içinde olmak koşuluyla bankacılığa karşı çıkmıyor. Uyanık devrin finansal kapitalizm olduğunu kavramış yani!

M.F.G., helal yollarla ve dayanışma içinde para kazanılmasını ve edinilen malların tıpkı canların korunulması gibi korunulmasını öğütlüyor. Eh, mal canın yongası öyle değil mi? (Yahu, hani İslam’da gereksinim fazlası malı biriktirmek (kenz) yasaktı? Gerçi bu konuda İslam bilginleri arasında tartışma da yok değil!) M.F.G. herkesi hanzolaştırıp sonra da kenzolaşmaya sevk ediyor! M.F.G.’nin cemaatçi iktisadî yaklaşımı, dünyevi Asketik Protestanlar’ın kazanca ilişkin düşüncelerini anımsatmıyor değil (bkz. Max Weber, Protestan Ahlakı ve Kapitalizm’in Ruhu adlı yapıtı)!

M.F.G.’ye göre serbest rekabet ve mülk edinme bireyin doğasında var; insan kazandığı sürece isteklice çalışır. Tam kapitalist bir açıklama işte! Oysa ki, Kur’an’da, mal düşkünleri aşağılık maymun (Bakara 65), doymaz ve usanmaz takımı da domuz (Maide 60) olarak niteleniyor.

M.F.G.’NİN İKTİSADÎ GÖRÜŞLERİNDEN RASSAL BİR SEÇME

Aşağıdaki alıntılar M.F.G.’nin yukarıda sözü geçen ‘İktisadi Mülahazalar’ adlı hem yanlış hem de yalan bilgilerle (misinformation & disinformation) dolu kitabından (ibretlik gerçekten!) alınmadır:

Proletaryanın isyanı -yoksulluk nedeniyle satın alamadığı- cennet içinmiş / hoca sanayi devrimine hem karşı hem değil / yönetilen akıllı olsun, yönetene sorun çıkarmasın! / orta sınıfı eritmeyin ki iktisadî kriz ortaya çıkmasın / işçi de çalışsın, arabası villası olsun / komünizm, yoldan çıkan kapitalistlere Allah’ın verdiği bir bela / İslam iktisadı konusundaki düşünürler kurucu değil, raporlayıcı / cemaate bağlan, rakibi alt et / iktisadi yasalar değil, Allah rızası ve hükmüdür belirleyici olan / mülk Allah’ındır, kavgaya gerek yoktur; Allah her bireye bir rol biçmiştir kah Halife, kah dilenci, kah hakim, kah mahkum, önemli olan bu rolü en güzel biçimde oynamaktır / önemli olan sınıf mücadelesi değil cihat / cihat her zaman askersel olmaz, kimi zaman da iktisadî olur / işçi ve ezilenlerin egemenliği değil inananların egemenliği / ganimet meşrudur üç yüzyıldır verdik artık almaya başlayalım / malını verirsen günah serbest / sermaye sadece tasarrufla birikmez, bağış, miras, hazine keşfetme gibi birçok başka yolu da vardır / işçiler için greve gerek yok, hisbe kurumu sorunu çözer / işçiler aldıkları ücrete fazla diye karşı çıkmalı-işverenler de uygun diye ısrarcı olmalı böyle bir manzara karşısında insan gözyaşlarını tutamaz!

FETÖ BORSASI

FETÖ’ye mensup iş adamları, bürokratlar, kamu ve özel sektör mensupları adalet sisteminde bir oyuk yaratarak kendilerini ve maddî varlıklarını kurtarmaya koyuldular.

Sevgideğer Can Özçelik’in ‘FETÖ Borsası’ adlı kitabında bu piyasa hakkında epey bilgi mevcut. Kısaca bakalım ve güncel bir-iki ekleme de yapalım.

Eski AKP İzmir İl Başkanı Ahmet Kurtuluş ve suç örgütü lideri Serkan Kurtuluş, MİT eski Bölge Müdürü (G.Y.), Ankara İstihbarat Eski Şube Müdürü Kudret Dikmen FETÖ suçlamasıyla hakkında işlem yapılacak iş insanlarının listesiyle işe başlamışlar anlaşılan! Sonra bu ağa savcı Okan Bato da eklenmiş.

Gözaltına alınan A. Kurtuluş itirafçı olmaya karar verince evinde iken polis kılığındaki tetikçi Yener Toğa tarafından öldürülmüş. Serkan Kurtuluş yurt dışına kaçı(rılı)yor (FETÖ davalarının ünlü savcısı Okan Bato’nun da desteğiyle olduğu basına yansıdı!) ve fakat Arjantin’de tutuklanıyor. Tarifelere ait bir fikir vermesi için bir de örnek verelim: Bato’nun FETÖ’den tutuklanan iş insanı Şahin Kavuk’un oğlu Metehan Kavuk’un serbest bırakılması vaadi karşılığı aldığı iddia edilen tutar 2 milyon dolarcık! Bato hakkında HSK 2. Dairesi’nin hazırladığı rapordaki (göreve aykırı hareket, maddi menfaat sağlamak, haksız mal edinme vb.) suçlamalara dayalı olarak 2 üye ihraç, 4 üye yer değiştirme istedi. Yeri değiştirilen Bato emekli oldu. Temmuz 2024’de İzmir Karşıyaka adliyesine ifade vermeye gitmiş, acep hangi sıfatla?

FETÖ ve ekonomi - Resim : 2

İstanbul’da da FETÖ borsası konusunda 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde de dava açılmıştı.

Gaziantep AKP eski milletvekili Şamil Tayyar da bu kavramı gündeme yoğun biçimde getirmiş ve şöyle söylemişti: ‘FETÖ’den tutuklu iş adamları milyon dolarlar vererek itirafçı adı altında tahliye ediliyor, Gaziantep’te çok ciddi FETÖ borsası var. HSK teftiş kuruluna suç duyurusunda bulundum.’

Doğrusu hem eski bir jandarma subayı hem de bir finans profesörü olarak bu hikâye bana çok yabancı gelmedi, izninizle Amerikanca söyleyeyim: Business as usual!

SON SÖZ

M.F.G., İslam iktisadının temel esaslarından biri olarak özel mülkiyet ve serbest teşebbüs meselesini saymış! Eh, FETÖ’nün sadece devletçe el konulan malvarlığının o tarihte milyarlarca lira dolayında olduğu anımsanırsa FETÖ’nün bu kapitalist (hem de vahşisinden) karakterini anlamak olanaklı!

(*): Bu yazı daha önce köşemizde yayınladığımız bir yazının gözden geçirilmiş halidir.

FETÖ ekonomi 15 Temmuz Diyanet İşleri Başkanlığı