Yandex
23 Nisan 2025 Çarşamba
İstanbul 15°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Filistin’de zeytin ağacı olmak

Halim Gençoğlu

Halim Gençoğlu

Gazete Yazarı

A+ A-

Zeytin, dünya tarihinde ilk defa M.Ö. 6000 yıllarında Akdeniz bölgesinde yetiştirilmeye başlandı ve bu bölgede ekonominin temel taşlarından biri haline geldi. Zeytin ağacı İncil'de, Nuh’a geri dönen güvercinin taşıdığı zeytin dalı tufanın sona erdiğini ve yeni bir başlangıcı simgeler. İslam'da ise zeytin mübarek bir ağaç olarak kabul edilir ve yağı Kur'an'da ışığın ve saflığın sembolü olarak anılır.

ZEYTİN’İN İSLAM KÜLTÜRÜNDEKİ YERİ

Zeytin, Kur'an'da önemli bir dini sembol ve kutsi bir değer taşır. Çeşitli ayetlerde beslenme ve ışık kaynağı olarak önemi vurgulanmış, kutsal yerlerle ve ilahi yaratılışla bağlantısı sıklıkla belirtilmiştir.

Nahl Suresi (16:11) zeytini Allah’ın insanlara verdiği rızık nimetlerinden biri olarak sunar. Nur Suresi (24:35) ise zeytini, Kur'an’ın en ünlü metaforlarından biri olan "Nur Ayeti" ile ilişkilendirir. Zeytin Ağaçları ve Sina Dağı ile Bağlantısı: Tin Suresi (95:1-2) Allah, zeytin ve Sina Dağı üzerine yemin eder: “İncire ve zeytine, Sina Dağı’na ant olsun..." Bu ayette ise zeytin, diğer kutsal sembollerle birleştirilir ve özellikle Filistin gibi zeytin ağaçlarının tarih boyunca yaygın olduğu kutsal topraklarla olan bağlantısını gösterir.

FİLİSTİN’DEKİ ZEYTİN AĞAÇLARI

Filistin'de zeytin ağaçlarının varlığı binlerce yıl öncesine dayanır. Zeytin yetiştiriciliği, bu bölgede 4000 yılı aşkın süredir devam eden derin tarihsel ve kültürel köklere sahiptir. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde de bahsettiği zeytin ağaçları, Filistin kimliğinin ve mirasının sembolü olmuştur.

Filistin’de, özellikle Beytüllahim yakınlarında el-Walaja köyü gibi yerlerdeki bazı zeytin ağaçlarının dünyanın en eski ağaçları arasında, 2000 ila 3000 yaşında olduğu düşünülmektedir. Bu kadim ağaçlar hâlâ zeytin üretmeye devam etmekte olup, yerel ekonomi, kültür ve geleneklerde önemli bir rol oynamaktadır.

İSRAİL’İN FİLİSTİN’DE ZEYTİN AĞAÇLARINI YOK ETMESİ

İsrail’in Filistin’de zeytin ağaçlarını ortadan kaldırması, siyasi, ekonomik ve kültürel anlamlar taşıyan son derece hazin bir meseledir. Zeytin ağaçları, genellikle Batı Şeria’daki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesi için arazi temizleme amacıyla sökülmekte veya yok edilmektedir. Bu ağaçların kaldırılmasıyla İsrail, yeni yerleşim yerleri, yol güzergâhları veya askeri bölgeler oluşturmak için alan yaratmaktadır. Zeytinlikler, genellikle Filistinlilere ait arazilerde bulunduğundan, bu durum toprak gasplarının bir parçası olarak görülmektedir. Fakat zeytin ağaçlarının yok edilmesi, Filistinli çiftçileri yerinden etmek ve toprak üzerindeki kontrolü ele geçirmek için bir yöntem olarak da kullanılmaktadır. Zeytin tarımı, özellikle kırsal bölgelerde, Filistin ekonomisinin ve geçim kaynağının büyük bir parçası iken ağaçların yok edilmesi, Filistin topluluklarının ekonomik bağımsızlığını zayıflatmakta ve onları topraklarını terk etmeye zorlamaktadır.

İsrail yetkilileri, mazeret olarak zeytin ağaçlarının yok edilmesini güvenlik gerekçesiyle savunmaktadır. Yerleşim yerleri veya yolların yakınındaki zeytinliklerin, İsrail yerleşimcilerine veya askerlere yönelik saldırılar için siper oluşturabileceğini iddia etmektedirler. Ancak bu durum birçok kişi tarafından güvenlik bahanesiyle daha fazla Filistin toprağının ele geçirilmesi olarak görülmektedir.

Zeytin ağaçları, Filistinliler için kültürel miras, ulusal kimlik ve toprakla olan bağı temsil etmesi açısından derin tarihi bir anlam taşır. Bu ağaçların sökülmesi, Filistin varlığını ve tarihini topraklardan silmeye yönelik bir girişim olarak görülmektedir. Zeytin ağaçlarının Filistin ulusal kimliği ile olan bağı nedeniyle, bu ağaçların yok edilmesi, mülksüzleşme duygusunu artıran sembolik bir boyuta sahiptir.

İsrail’in Filistin’de zeytin ağaçlarını yok etme planı, stratejik, ekonomik ve sembolik amaçlar taşımakta olup, esas olarak İsrail-Filistin çatışması bağlamında toprak ve kontrol mücadelesine dayanmaktadır. Bu durum, Filistinliler, uluslararası örgütler ve insan hakları grupları tarafından geniş çapta kınanmakta ve insan hakları ile uluslararası hukukun ihlali olarak görülmektedir. Eğer bir hükümet hayat ve barışın sembolleri olan masum zeytin ağaçlarını yok edebiliyorsa, bu, çevreye karşı olduğu kadar o bölgedeki insanların kültürel ve tarihi kimliğine karşı da kayıtsız olduklarını gösterir. Bir başka ifadeyle bir hükümet, zeytin ağaçları gibi temel ve masum bir varlığı yok etmekte tereddüt etmiyorsa, insanlara karşı şiddet kullanmaktan çekinmeyeceği anlamına gelmektedir. Nitekim İsrail’in zeytin ağaçlarını yok etmesinin yerleşim genişlemesi, güvenlik gerekçeleri ve Filistin’in direncini zayıflatma stratejisiyle bağlantılı olduğunu ve bu durumun hem Filistinli topluluklar hem de uluslararası toplum tarafından kınandığı halde engellenemezliği bugün halen karşımızda durmaktadır.

Filistin
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız