23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fotoğrafçılar için son yazım ve dağ

Lütfi Özgünaydın

Lütfi Özgünaydın

Eski Yazar

A+ A-

Dağlar ferahtır, duygusunu, serinliğini hissederek “Fotoğrafçılar Röportajları” için son yazımı yazıyorum. Seride bir fotoğraf da benden olsun bir fotoğraf da benim olsun istedim ve bir de portrem olsun. İsmail Haykır çekti benim fotoğrafımı makinem kitaplarımla birlikte. İsmail Haykır, çok özel işler yaptı. Abdülhamit in fotoğraf albümlerini fotoğrafladı sonra bütün fotoğrafçıların portrelerini çekti. Evimize çalışma odama gelip bu fotoğrafı çekti. Bir fotoğrafçılar sergisi yapacak, güzel günler gelince. İsmail Haykır’ı da böyle anayım. Ülkemizin fotoğrafçılarına/sanatçılarına sahip çıkılması gerekir. Unutmamalı ki bir toplumun gelişmesinde sanatın/sanatçıların önemi büyüktür.

Fotoğrafçılar için son yazım ve dağ - Resim: 1

DOSTLARIM / OKURLARIM ÇOK ÇIRPINDIM

Fotoğrafçılar röportajları sona erdi. Bu projenin çok beğenileceğini okunacağını biliyordum. Çünkü fotoğrafçıların iç dünyaları çok zengindir. Bütün fotoğrafçıları tamamlayamadım, daha çok önemli fotoğrafçılar var. Onlara kitap aşamasında ulaşacağım yine çırpınıp kitap/albüme dönüştüreceğim. Umarım sağlığım yeterli olur umarım başarırım. Bütün dostlarıma/ fotoğrafçılara gösterdikleri ilgi için çok teşekkür ediyorum. Hepsi içtenlikle sorularımı cevaplandırdılar, arşivlerinden fotoğraflar verdiler. Geçen sayının girişinde yazdım özel bir kurumun desteğiyle Ara Güler fotoğrafları ele alındı ve bir müze açıldı. Ya diğerleri benim sevgili dostlarım, hepsinin arşivinde ülkemizin görsel belleği/ tarihi var. Sabit Kalfagil, Ozan Sağdıç, Ersin Alok, İbrahim Zaman, Gültekin Çizgen, Nusret Nurdan Eren, İbrahim Demirel, İzzet Keribar, Sıtkı Fırat ve isimlerini yazamadığım ustaların fotoğrafları/arşivleri ne olacak? Bu konuyu bir kez daha dillendiriyorum. Çünkü çok önemli. Ustaların arşivlerinde yer alan fotoğraflar bir daha çekilemez. 60-70 yıl içinde çektiler o fotoğrafları ve adım adım dolaştılar bu ülkeyi gitmedikleri yer yok, çıkmadıkları dağ yok. Ülkemizin fotoğrafyası/topoğrafyası. Kültür Bakanlığımızın bu konudaki düşüncelerini öğrenmek isterim. Geçen sayıda da yazdım bir fotoğraf müzesine şiddetle ihtiyaç var.

Fotoğrafçılar için son yazım ve dağ - Resim: 2

Arşivimin en güzel/sevdiğim fotoğraflarından birisi. Tatvan-Van arasında çekmiştim. Fotoğrafçılar röportajında benim de bu fotoğrafım yer alsın. Hepinizin yüreğine dağın serinliği gelsin.

FOTOĞRAFÇILAR PROJESİ İÇİN AYDINLIK GAZETESİ’NE TEŞEKKÜR

Ben hep yazdım. Hürriyet Haber Ajansı’nda yetiştim, dergilerde ilk yazılarımı Ülkü Tamer’in yönettiği yıllarda Milliyet Sanat ve Sanat Olayı dergilerinde yazdım. 1980 yılında nasıl yazmışsam bugün de Aydınlıkta aynı şekilde kültür diyerek, sanat diyerek, bilim diyerek yazdım. Benim yazılarım için kimsenin önerisi olmadı/olamaz da düşündüklerimi yazarım. Kendi yayımladığım Gurbet Gazetesi’nde başyazardım, sonra Cumhuriyet Gezi Dergisi’nde dört yıl “Fotoğrafın Dili” köşesinde yazdım. Birçok yayında haberlerim, röportajlarım, yazılarım yayımlandı. Hep aynıydım/değişmedim değişmem de. Bunu bir kez daha yazmak istedim. Aydınlık Gazetesi bana haftada iki gün yarım sayfa yer ayırdı. Ben de dilediğim gibi yazdım. Gazete yönetimine, ilgileri anlayışları için çok teşekkür ediyorum.

EDİTÖRÜM ÖZLEM KONUR USTA VE TEKNİK SERVİSE DE TEŞEKKÜR

Çok sevdiğim Fikret Otyam’ın yıllarca editörlüğünü yapmış Özlem Konur Usta… Biz sanata bulaşan insanlarla uğraşmak zordur. Hiçbir gün beni üzmedi. Deneyimi/birikimi ile çok içten biçimde çalıştık. Birlikte güzel sayfalar yaptık. Teknik servis de elinden geleni yaptı, onlara da teşekkür ediyorum. Daha çok yazı daha çok fotoğraf için çırpındığım anlarda editörüm Özlem Konur Usta hep anlayışlı oldu elinden geleni yaptı. Ve biz bu dayanışma ile fotoğrafçılar röportajlarını çok okunan yazılar haline getirdik. Yazılar/röportajlar çok paylaşıldı çok okundu. Özlem Konur Usta’nın katkılarını unutamam. Kendilerine okurlarım huzurunda teşekkür ediyorum.

ARTIK SADECE ÇARŞAMBA GÜNLERİ YAZACAĞIM

Sağlık problemlerim var, Ayrıca üç kitap var sırada mutlaka yapmam/yazmam gerek. Bundan sonra her çarşamba yine sizlerle birlikte olacağım, görüşlerimi düşüncelerimi paylaşacağım. Her çarşamba yine okurlarımın ilgisini karşılıksız bırakamam. Yine yürekten yazacağım insan için toplum için geliştirmek için elimden ne gelirse yapacağım. Bütün okurlarıma ilgileri için çok teşekkür ediyorum. Hepinize iyi dilekler güzel günler diliyorum.