Futbolda başarısız yatırım hikâyeleri

ABD’li varlık yönetimi şirketi Oaktree Capital, Inter Milan'ın “kontrolünü devraldı”. Bu karar kulübü elinde tutan Çinli holding Suning’in 21 Mayıs 2024'te vadesi gelen toplam 395 milyon avroluk üç yıllık krediyi geri ödeyememesinin ardından açıklandı. Çinli holding Suning ve başkan Steven Zhang, Inter'in kontrolünü, takımın resmi olarak 20. kez İtalya şampiyonluğunu kazanmasından üç gün sonra Oaktree Capital'e bıraktı.

Suning, üç yıl önce oyunculara ve personele ödeme yapmak için yüzde 12'nin üzerinde faizle 275 milyon euro borç almıştı. Diğer İtalyan takımı AC Milan da 2018’de benzer şekilde bir başka ABD varlık yönetimi şirketi Elliott Management'ın eline geçmişti. Elliott, Çinli iş adamı Li Yonghong'un geçen yıl kulübü Silvio Berlusconi'nin Fininvest medya grubundan satın aldıktan sonra aldığı krediyi ödeyememesi üzerine Milan'ın sahibi oldu.

“KUMARBAZ ZİHNİYETİ”

Çin basını Suning’in sportif başarılara rağmen kötü mali yönetim gösterdiğini ve yanlış stratejik adımlar attığını yazdı. Bu yorumlara göre iki İtalyan kulübünün hikayesi futbol ekonomisini yanlış anlayan ortak bir noktaya dayanıyor.

Global Times gazetesi Çinli yatırımcıların kulüp mülkiyetine bir kumarbaz zihniyetiyle yaklaştıklarını ve şampiyonluk kazanmanın otomatik olarak finansal istikrar ve ticari başarıya dönüşeceği yanılgısına düştüklerini belirtti. Bu yanılgı, paranın sürdürülebilir bir mali plan olmaksızın zafer peşinde gelişigüzel harcandığı yüksek kazançlı futbol yatırımının daha geniş tuzaklarının simgesi olarak değerlendiriliyor.

Suning'in “cömert” harcamaları gerçekten de kısa sürede başarı getirdi. Ancak bu aynı zamanda Inter'in sürdürülemez borç ve süregelen mali kayıplarla karşı karşıya kalmasına da neden oldu. Dikkatsiz harcamalar kulübün mali temelini istikrarsızlaştırdı ve önemli oyuncuların mecburen satılması da dahil olmak üzere bir dizi umutsuz tedbire yol açtı. Potansiyel yatırımcılar artan borç ve mali istikrarsızlıktan korkup kaçarken, Jiangsu Suning FC'nin 2020'de Çin Süper Ligi’ni kazandıktan üç ay sonra dağılması gibi, Suning'in genel spor yönetimi de çökmeye başladı.

ÇIKAN DERS

Bu deneyimlerden çıkan derslerin özeti de çıkarıldı: “Inter'de Suning'in ve Milan'da Li'nin düşüşü futbolun gelecekteki yatırımcıları için sert bir uyarı görevi görüyor. Ortak anlatıları, spekülatif yatırımın tehlikelerini ve unvanların tek başına bir kulübün finansal geleceğini güvence altına alabileceği yönündeki hatalı inancın altını çiziyor. Modern futbolda başarı, rekabetçi performans, ticari sürdürülebilirlik ve sağlam finansal yönetim arasında hassas bir denge gerektirir. Bu dengeyi yakalayan kulüpler sadece sahada başarılı olmakla kalmıyor, aynı zamanda piyasada da cazip varlıklar haline geliyor.

Sürdürülebilir futbol kulüpleri sağlam finansal sağlık, gelir üretme kapasitesi ve kârlılığa giden açık bir yol üzerine kuruludur. Bunun aksine, sürekli finansal kurtarma paketlerine bel bağlayan kulüpler, sermaye için dipsiz çukurlara dönüşüyor ve yatırımları hiçbir zaman istikrara kavuşmadan tüketiyor. Bu tür kulüpler yükümlülük haline geliyor, bir zamanlar imrenilen statüleri kaldırılamayacak kadar ağır bir yüke dönüşüyor.

Futbol ve buna bağlı olarak diğer spor dallarındaki Çinli yatırımcıların, şampiyonluk kazanmanın tüm mali sıkıntıları sihirli bir şekilde çözebileceği şeklindeki basit fikrin ötesine geçmesi gerekiyor. Şampiyonluklar kazanmak bir kulübün profilini yükseltebilir ve sponsorların ilgisini çekebilir, ancak sağlam bir iş modelini garanti etmez. Spor yatırımının gerçek özü, sportif başarı, ticari operasyonlar ve finansal basiretin karmaşık etkileşimini anlamak ve yönetmekte yatmaktadır.

Suning'in Inter'deki talihsizlikleri kritik bir dersin altını çiziyor: Sahadaki zafer, sahadaki gayretle eşleştirilmelidir. Finansal sürdürülebilirliği dikkate almadan aşırı harcama yapma devri sona erdi. Modern futbol, uzun vadeli planlama ve mali disiplinin kazanan bir kadro oluşturmak kadar önemli olduğu stratejik bir yaklaşım gerektirir.

Suning'in Inter'de düşüşü tüm mevcut ve potansiyel futbol yatırımcıları için bir ikaz görevi görüyor. Anlık başarı ve zaferin cazibesi, gerçekçi ve sürdürülebilir bir iş stratejisiyle dengelenmelidir. Futbol kulüpleri ancak dengeli bir yaklaşımı teşvik ederek uzun vadede gelişebilir ve hem saha içinde hem de saha dışında miraslarını koruyabilirler.”