28 Eylül 2024 Cumartesi
İstanbul 27°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Gadınlar reiz olamaz agam!

Özdemir İnce

Özdemir İnce

Eski Yazar

A+ A-

7 Nisan 2014 tarihli Milliyet gazetesinde yayınlanan şu şenlikli haberi okuyalım:

[Bingöl’de 30 Mart’ta yapılan Belediye Başkanlığı seçimini Ak Partili Yücel Barakazi kazanırken, aynı partiden l’inci sırada meclis üyeliğine kentte mali müşavirlik yapan Nurten Ertuğrul seçildi. Ertuğrul, ilk toplantıda Belediye Başkanı Yücel Barakazi’nin, kadınlara başkan vekilliği ve yardımcılığı konusunda görev vermeyeceğini söylemesinden sonra meclis üyeliğinden istifa ettiğini söyledi. Ertuğrul, dün yapılan toplantıda Belediye Başkanı Yücel Barakazi’nin, belediye başkan yardımcılığı ve belediye başkan vekilliğine kadınları getirmeyi düşünmediğini, toplumun bunu hazmetmeyeceğini, bunun dinen ve örfen de uygun olmadığını söylemesi üzerine istifa kararı aldığını söyledi.

Ak Parti’nin 3’ü kadın 20 belediye meclis üyesinden biri olan ve istifa eden Nurten Ertuğrul, şöyle dedi:

“Seçim zamanında gece-gündüz demeden toplum, din, örf gibi kuralları gözetmeden kadınları çalıştıran, kapı kapı dolaştıran, seçim koordinasyon merkezlerinde gece geç saatlere kadar erkeklerle birlikte çalıştıran bir anlayışın bugün çıkıp kadını geri planda tutmak adına bu tür mazeretleri öne sürmesi tam anlamıyla çelişkidir. Gece- gündüz 24 saat kapı kapı dolaşıp çalışma yapacağız, sonra bize dinen ve örfen kadınların görev alamayacağı söylenecek. Bunu kabul etmem söz konusu değildi, bu nedenle istifa ettim. Din adına kimse bize bunu dayatmaya kalkmasın. Dolayısıyla onurlu ve haysiyetli hiçbir partili kadının bu duruma sessiz kalmayacağını umut ederek belediye meclis üyeliği görevimden istifa ettim.

Partisinden değil sadece belediye meclis üyeliğinden istifa ettiğini belirten Ertuğrul, aynı düşüncede olmadığı için Ak Parti’den istifa etmediğini belirterek, şöyle konuştu: “Orada bulunan kadın ve erkek arkadaşlarımın bana destek vermemesini yadırgadım. Bingöl’den yüzde 65 kadın desteği alan bir partide belediye başkanının çıkıp böyle konuşması doğru değildir. Ben kadınların desteğini alarak seçildim. Bu yapılan, sanki seçim döneminde kadınları aday gösterip tribünlere oynamak gibi bir şeydir.” BİNGÖL DHA, Milliyet]

***

Bu konuyla ilgili olarak Aydınlık gazetesi yazarı Sabahattin Önkibar “AKP’yi Kapattıracak Olay!” başlıklı bir yazı yayımladı. Okuyalım:

“Türkiye bırakın hukuk, kanun devleti olsa Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı dün AKP için kapatma davası açardı.

Niçin mi?

AKP’nin yeni seçilen Bingöl Belediye Başkam Yücel Barakazi’nin; “Belediyelerde kadın temsilci ile kadın çalışana dinen ve örfen gerek yok” dediği ve bu söylemi sonrasında AKP’li kadın Belediye Meclisi üyesi Nurten Ertuğrul anında istifa ettiği için.

Diyeceksiniz ki o Belediye Başkanının sözü AKP’yi bağlar mı?

AKP bu beyana itiraz edip hemen o ismi ihraç ederse bağlamaz, ama dün Başbakan’ı dinledik, herkese laf yetiştirirken bu dehşet lafı eden adam suspus.

İşte bizim AKP’nin gizli ajandası dediğimiz hadise budur... Atatürk Cumhuriyeti adım adım böyle tasfiye ediliyor...” (Aydınlık, 9.4.2014)

***

Kapatmaya dayanak olacak konuşmayı, AKP’nin temizlik konusunda uzman ve kitap yazarı ve R.T. Erdoğan hükümeti sözcüsü Hüseyin Çelik, resmi bir ağız ve dil olarak hukuksal kanıtı verdi:

[AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, “Kadınlara görev vermeyeceğiz. Dinen uygun değil” diyen AKP’li Belediye Başkanı Yücel Barakazi’ye sahip çıktı. Çelik, Barakazi’nin sözlerine karşılık istifa eden Nurten Ertuğrul’u ise eleştirdi. Bingöl’de AKP’den Belediye Başkanı seçilen Yücel Barakazi yaptığı ilk toplantıda “Başkan vekilliği ve yardımcılığı için kadınlara görev vermeyeceğiz. Dinen ve örfen uygun değil” dedi. Bunun üzerine birinci sırada Belediye Meclis Üyesi seçilen Nurten Ertuğrul görevinden istifa etti. Ertuğrul’un istifasının kişisel beklentilerinin karşılanmamasından kaynaklandığını öne süren Barakazi, “Görev dağılımı ardından diğer kadın meclis üyelerimizin kararlara saygılı yaklaşımı, bu istifanın hangi maksatla yapıldığının açık göstergesidir. Bingöl Belediyesi’nin kapıları kadınlara asla kapanmamış, kapanmayacaktır da” dedi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ise Twetter hesabından yaptığı açıklamada “Bingöl’de Partimizden Belediye Meclis üyesi seçilen Nurten Ertuğrul’un başkan yardımcısı seçilmemesi üzerine istifa etmesini de şık bulmuyoruz” dedi.] (Aydınlık, 9.4.2014)

***

Hoppala! Nurten Ertuğrul adaylığını koymuş da seçilmemiş gibi yorum yapıyor, AKP’li yetkililerin yaptığı “maksadını aşmış” konuşmaların, kullandığı cümle ve sözlerin tamircisi Hüseyin Çelik, “Nurten Ertuğrul’un başkan yardımcısı seçilmemesi üzerine istifa etmesini de şık bulmuyoruz” diyor. Bu iddialı yorum gerçek değil.

Çünkü: Bayan Ertuğrul, Belediye Başkanı Yücel Barakazi’nin yekten “Belediye başkan yardımcılığı ve belediye başkan vekilliğine kadınları getirmeyi düşünmediğini, toplumun bunu hazmetmeyeceğini, bunun dinen ve örfen de uygun olmadığı”nı söylemesi üzerine istifa kararı aldığını söylemiş.

***

Bu rezalet sadece AKP’yi ilgilendiren ve “şık” olmadığı iddia edilen bir olay değil. Tam anlamıyla Türkiye Cumhuriyeti hukukunu, yasalarını ilgilendiren bir durum.

Türkiye’de gazete köşemenlerinin yüzde 99’u farkına varmadan büyük bir yanlış yapıyorlar. Başta ülkenin başbakanı olmak üzere iktidar partisinin ileri gelenleri ve muhafazakâr ya da İslamcı âlimler herhangi bir olayda İslamın ilkelerini ve dayanaklarını referans aldıkları zaman, örneğin kadınların devlet başkanı ya da belediye başkanı ve yardımcısı olamayacağını ileri sürdükleri zaman hemen davranıp Kur’an ya da hadislerden karşı kanıt sıralamaya başlıyorlar.

Cumhuriyet’in vatandaşlık hukukunda, idare hukukunda, ticaret hukukunda, kara, deniz ve hava hukukunda bir olgu hakkında Kutsal Kitab’ın, Hz. Peygamberin, hadis yazarlarının, sahabenin ne dediğine bakılmaz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na, yasalarına göre, Belediye Başkanı Yücel Barakazi suç işlemiş ve hükümet sözcüsü Hüseyin Çelik bu suçu hükümetinin ve partisinin sırtına yüklemiştir.

Bu konunun Anayasa’nın ve Siyasal Partiler Yasası’nın hangi maddesine ya da maddelerine girdiğini söylemek bana düşmez. Bunu Cumhuriyet’in savcıları ve şikâyete niyetli siyasal parti varsa onların hukukçuları bilir. Tabii olan biteni anladılarsa...