02 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Gerçekleri söyle-(TAMAMI)

Şahin Mengü

Şahin Mengü

Eski Yazar

A+ A-

Birkaç gün evvel Kemal Kılıçdaroğlu’nun, TESEV adlı SOROS tarafından finanse edildiği herkesçe bilinen bir vakfın 183 numaralı mütevelli heyeti üyesi olduğu internet sitelerinde yayınlandı. Bunu yayınlayanlardan biri de Kılıçdaroğlu’nun daha birkaç ay evvel “Benim favorim” dediği iki internet medyasından biri olan “Gerçek Gündem” isimli siteydi.

Bu sitenin yayınından hemen sonra CHP’nin sitesinde, “Uzun zamandan beri CHP konusunda kendisini referans gösterme gayretinde olan ‘Gerçek Gündem’in CHP örgütüyle CHP’deki yenileşme konusundaki haberleri ve yorumları asparagastır. Gerçeği yansıtmamaktadır” açıklaması yayınlanmıştır.

Hangisi doğru, bu site “asparagas” haber yapan bir site midir, yoksa bir zaman evvel söylediğiniz gibi “favoriniz” olan ve parti tabanına referans gösterdiğiniz bir sitemidir?

Nasıl içinize sindirdiniz?

Bu sitenin “asparagas”çı olduğunu yeni mi anladınız? Bu sitenin sahibi/yazarı Önder Sav’ın genel merkezdeki bütün odaları dinlettiğini söylediği/yazdığı zaman, o söylem “asparagas” değil miydi? O zaman bu işinize geldiği için mi sustunuz?

Sadece işinize geldiği için bunun böyle olmadığını bile bile sustunuz ise devşirdiklerinizin değil ama gerçek CHP’lilerin bunu içlerine sindirebileceklerini zannetmiyorum

Genel başkan seçildiğiniz kurultayda “Atatürk’ün ve İsmet Paşa’nın oturduğu koltuğa oturduğunuzun bilinci içinde olduğunuzu” söyleyeceksiniz ama Atatürk’ü katliamcı ilan eden milletvekiline ses çıkarmayacaksınız; Atatürk’ü savunan Onur Öymen’in “Gereğini yapsın” diyerek istifasını isteyeceksiniz.

Sizin hangi davranışınız gerçek duygularınızı ortaya koyuyor Sayın Kılıçdaroğlu?

İç aleminizde bir Atatürk düşmanlığı yaşayabilirsiniz, o zaman da Atatürk’ün oturduğu koltukta oturamazsınız, o büyük devlet adamının halefi olamazsınız.

“Önder Sav, Onur Öymen, Mustafa Özyürek, Deniz Baykal’ın kadrosunda olmamak şartıyla ben Deniz Baykal’ın kadrosunda görev almak isterim” dediğinize göre, bu kişilerin size göre bütün suçları ulusalcı olmaları mı idi?
Ama sonradan Önder Sav’ın organize ettiği il başkanlarının ve bir grup milletvekilinin desteğini alarak genel başkan olmayı nasıl içinize sindirebildiniz?

Gizli açılım görüşmesi

Bölücü partinin kocası dağda bulunan Fatma Kurtulan isimli milletvekili ile AKP iktidarının “Kürt açılımı” hakkında ve hem de o tarihte partinin grup başkanvekili sıfatıyla, genel başkanın bilgisi dışında görüşeceksiniz, görüştükten sonra da bilgi vermek gereğini bile duymayacaksınız. (Wikileaks belgesi, 19 Ağustos 2009, Turkih Media Reaction)

O zaman AKP’yi, Oslo’da PKK ile yaptığı görüşmeyi, zaten varılan anlaşmayı içinize sindirdiğiniz anlaşılıyor da sadece TBMM’den gizlediği için eleştirmek hakkına sahip olabilir misiniz?

CHP’nin geçmişini suçlamak için “Dersim dosyalarını açacağım” demiştiniz. Başbakan da sizi Dersim üzerinden vuruyor.

Hepsi rastlantı mı?

Niye ona dönüp “Başbakan’sın, aç arşivleri tarafsız araştırmacılara” diyemiyorsunuz? Hem siz hem de Başbakan, bu arşivler tarafsız araştırmacılara açılırsa mahcup olacağınızı mı düşünüyorsunuz? Dersimde toplanan 15 bin İngiliz yapımı silah acaba sizin yakınlarınızın üzerinde de bulundu mu?

Son sürpriz de “Yeni Demokrasi Hareketi” kurucuları arasında olmanız.

Yeni Demokrasi Hareketi’nin kurucuları arasında elbette bazı ülkenin üniter yapısı ile ilgili sorunu olmayan, herkesin saygıyla karşılayacağı insanların varlığı göz ardı edilemez. Ama bunların yanında öyle bazı insanlar var ki bunların bu ülkenin üniter yapısı ile ciddi sorunları var. Siz bunlarla hem Yeni Demokrasi Hareketi ve hem de TESEV içinde berabersiniz, Bunların hepsi rastlantı mı, yoksa iç aleminizin bir dışa vurumu mu?