24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Güneşin doğduğu topraklardan dünyaya bakmak

Soner Polat

Soner Polat

Eski Yazar

A+ A-

Yirmi birinci yüzyıla Asya’nın damgasını vuracağını batılılar da söylüyor... Dünyanın ağırlık merkezi ağır ama emin adımlarla doğuya doğru kayıyor! Geleceğin planlarını Asya’da yapanların yükselişe geçeceği, Batı’nın tükenmiş mirasına talip olanların hüsrana uğrayacağı açık seçik görülüyor! Aslında ahlaki nedenler de rüzgarlar doğu yönünde esiyor... Ulu önderimiz, yıllar önce, 3 Mart 1922’de konuyu özlü bir biçimde ortaya koymuş: “Dünya iki zümreye ayrılmaktadır. Birisi Doğu, ki kendi mevcudiyetini, insanlığını, istiklalini müdriktir; bu bilinçle el ele vermiştir. Diğer bir zümre var daha var ki bunlar sırf kendi hırslarını tatmin için çalışmaktadır. Fakat bunların gayesi insaniyetin, beşeriyetin iyiliğine yönelik olmadığı gibi bilâkis zulüm, baskı olduğu için onları lanetle yâdetmekte kendimizi haklı görürüz.” (Asya Çağının Öncüleri, D. Perinçek, sayfa 95)
PEKİN’DE ÇİN’İN NABZINI TUTMAKBu duygu ve düşüncelerle Çin’in dış partilerden sorumlu bakanlığını ziyaret ettik... Bakan Yardımcısı Zhou Li çok açık konuştu: “Vatan Partisi ile uzun yıllar boyu dostane ilişkiler geliştirdik. Muhalefette olmasına rağmen partinizin Türk siyasi hayatına yönelik büyük etkisini çok iyi biliyoruz! Türkiye’deki Çin karşıtı gösterilerin hem Türkiye’nin imajına hem de turizm potansiyeline olumsuz yansımaları oldu. Ancak partinize, bu hassas konudaki gerçekçi tutumu nedeniyle müteşekkiriz...”Bakan Yardımcısı, Vatan Partisi ile olan ilişkileri derinleştirmek için toplam 14 konuda çeşitli tekliflerde bulundu... Kadın örgütlerimiz ve araştırma kurumlarımızdan, İpek Yolu (Çin’de “Bir Yol Bir Kuşak” adı verilmiş!) Projesi’ne kadar birçok alanda ortak çalışmalar yapacağız...
ÇİN KÖKLÜ DEĞİŞİMLERİN ARİFESİNDE!Çin Halk Meclisi’nin sanat eserleri ile dolu geniş ve yüksek koridorlarından geçerken karşılaştığımız Çinli görevliler bizleri içten bir sevgi ile selamlıyorlardı... Bir müzeyi andıran görkemli toplantı salonuna girdik. Meclis Başkanı Vekili Ji Bingşun, “Vatan Partisi’ne duyduğu saygı nedeniyle, Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) Beşinci Genel Kongresi’ndeki alınan en önemli kararları bizlerle paylaşacağını” söyledi! Bütün dünyada yansımaları olacak bu kararların bazılarını sizlerle de paylaşmak istiyorum:Yüksek kalkınma hızını bilerek düşürdük. Çünkü ne pahasına olursa olsun, sanayi ürünlerinde üretimi ve ihracatı öngören sistemin bazı mahsurları da olduğu ortaya çıktı. Bu politikalar bazı kesimleri zenginleştirirken, bazı kesimlerin refah düzeyi istenen seviyelere çıkamadı. Şu an Çin’de 80 milyon yoksul var! Ayrıca bu tercih çevreye zarar verdi ve iklimi değiştirdi! Diğer taraftan sadece ihracata dayalı bir sistemin küresel gerilimlerden ve krizlerden etkilendiği ve bu şekilde ekonomik istikrarın sürdürülmesinin önünde ciddi risk unsurları bulunduğu anlaşıldı.Bu nedenle, bundan böyle sosyal ve ekonomik gelişme birlikte düşünülecek! İnsan ve doğa arasındaki denge ve uyumdan ödün verilmeyecek... Çevreye zarar veren ve verimliliği azalan sanayi tesisleri kapatılacak! Yatırım alanlarının belirlenmesinde, halkın eğitim, kültür ve refah düzeyinin yükseltilmesi esas alınacak... Genel sağlık projelerine daha büyük kaynak ayrılacak. Şehirler ve kırsal alanlarındaki refah farklılıkların giderilmesi için tedbir alınacak...Temel olarak, Çin’de yaşayan 1,3 milyar insana dayanan ve böylece dışarıdaki dalgalanmalardan en az etkilenen bir ekonomik model yaratılacak! İç piyasanın canlanması için halkın gelir düzeyini yükseltecek ve iç tüketimi teşvik edeceğiz... Bu amaca hizmet etmek üzere üretimde yüksek teknolojiye dayanan yeni üretim yöntemleri keşfedeceğiz. 1,3 milyar insanı besleyebilmemiz için tarımda modern teknikler kullanmak zorundayız...Yapacağımız reformlar ve dışa açılım faaliyetlerinden elde edilen gelirler Çin halkı tarafından adil olarak paylaşılacak. Çin’in başarısından her Çinli payını alacak... Bu maksatla, daha disiplinli davranacak ve yolsuzluğun kökünü kazıyacağız! ÇKP Merkez Komitesi’nden iki kişi, Askeri Komite’den iki kişi tutuklandı. Toplam 250 bin partili de soruşturuluyor...
DÜNYA HALKLARI İLE BİRLİKTE KALKINMAK Meclis Başkanı Vekili, “ÇKP’nin 30 senelik deneyimi sonunda, diğer ülkelerle birlikte kalkınma olmadığı takdirde gerçek refah ve mutluluğa ulaşılamayacağını” söylediğinde, aklıma Mao Zedung’un şu sözleri geldi: “Eğer Çin hegemonya peşinde koşarsa, Çin halkıyla birleşin ve Çin yönetimini devirin!” (Asya Çağının Öncüleri, D. Perinçek, sayfa 182)Başkan Vekil’inin bu yönde söyledikleri de oldukça ilginç ve dikkat çekici: Çin gelişirse, dünya da kazanır! Çünkü Çin çok büyük bir piyasa! Kapılarımızı kapatmayacağız... Her türlü dış yatırıma açığız. Uluslararası sorumluluk alacak ve diğer ülkeleri de destekleyeceğiz. İpek Yolu projesi, bizim bu isteklerimizin somut bir yansımasıdır...ÇKP, bu kararları aldı mı mutlaka uygulanır ve Çin halkı da destekler. Çünkü kararlı bir liderlik, yüksek bir disiplin anlayışı ve güvenilir örgütlerimiz var... Bu söylediklerimizi kesinlikle yerine getireceğiz!
ASYA ÇAĞINA GİRDİKResmi görüşmelerdeki son sözleri Genel Başkan Doğu Perinçek söyledi: “Asya çağına girdik... Atlantik yüzyılı sona ermiştir... Türkiye ve Çin Asya’nın Batı ve Doğu uçlarındaki iki büyük ülkedir. İki ülke dost olmaya mecbur ve mahkûmdur. Türkiye kaçınılmaz olarak Avrasya’ya yönelecektir... Sincan-Uygur Özerk Bölgesi, Türkiye’yi Çin’e bağlayan bir dostluk ve kardeşlik köprüsüdür. Kürdistan, İpek Yolu’nu tıkama planıdır! HDP ile ilişkiler Türkiye ile olan dostluğa zarar verir...Ziyaret sonunda Pekin’de uçağımız göklere doğru yükselirken, kitabımı elime aldım... Kaldığım yerden sayfayı çevirdim. Mustafa Kemal Paşa’nın 2 Mart 1922 tarihinde söylediği şu sözlerle karşılaştım: “Biz Türkiyalılar Asyai bir milletiz, Asyai bir devletiz!”