Hasan Yalçın kitabı istiyoruz

Aydınlıkçılara yine sahte belgelerle tertip düzenlendiği günler. Doğu Perinçek elleri zincirlenerek Haymana Cezaevi’ne götürülüyor. Yıl 1998. Baskının arttığı bu gergin günlerde, Hasan Yalçın’ın, en zor görevleri, en kıvrak esprilerle kavrattığı toplantılara katılma şansım oldu. Bunun bir Aydınlıkçı geleneği olduğunu Ergenekon tertipleri sırasında bir kez daha gördüm: Tehlikeli görevler vatanımız için “güle oynaya” yerine getirilir!

Aydınlıkçı liderler bu geleneği mücadele dolu yaşamlarıyla inşa etti. Hasan Yalçın, güleryüzüyle insanı kalbinden yakalayıp, otoritesini saygıyla oluşturan liderlerden biriydi. 58 yaşında kaybettik. Kimse ona doyamadı. 12 kitabı var. Her biri sıkılmış bir yumruk gibi sarsıcı.

Aydınlıkçılara yönelik bitmek tükenmek bilmeyen “Psikolojik Savaş”ın sebeplerini, şu sıralar etnik bölücülerin kendilerine makyaj yapmak için kullandıkları “68’in Sırrı”nı ve insanlığın en büyük buluşlarından biri olan “Ortak Aklımız Parti”yi onun kitaplarından öğrenebilirsiniz.

Hakikate bağlılığın nasıl ayaklar altına alındığını “Medyamızın Halleri”nden, “Ben bağımsız aydınım” sözüyle bağımlılıklarını perdeleyen “aydın”ların rantla ilişkisini “Aydın Rantı” kitabından, çürüyen bireyci sistemin parlattığı vatansız halk düşmanlarını da “Dönekler” kitabından okudukça, kızmayacaksınız, öfkelenmeyeceksiniz; tebessüm edeceksiniz... Çünkü hepsinin içinde devrimci iyimserliğin büyük coşkusunu göreceksiniz.

“Zaman ve Aşk” kitabıyla sevginin sonsuz zamanın bilinci olmasının sebeplerini irdeleyebilirsiniz. Hasan Yalçın, AB parasıyla “çevreci” olanların atalarını “NGO’lar” ve “Neoliberal Sol” kitaplarında sorguya çekmişti.

Madem Hasan Yalçın hala bu kadar güncel ve gerekli. Neden bir Hasan Yalçın kitabımız yok? Bu yazı bir görev çağrısıdır.