Yandex
22 Nisan 2025 Salı
İstanbul 18°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Haydi, hep beraber!

Zerrin Öztürk

Zerrin Öztürk

Gazete Yazarı

A+ A-

Yaşamın sonsuz bir serüven mi olduğunu düşünelim? Yaşayalım gitsin mi diyelim? Elimizde olanlar günü mü kurtarsın sadece? El elde baş başta olsun varsın, gerisi bize ne mi diyelim.

Öyle kolayına kaçmak yok... Dünya, sizin dışınızdakilerin de dünyası! Yemeniz, giyinmeniz, barınmanız, sağlığınız ve daha nice konularda onlardan yararlanırsınız. Atalarımızın bir sözü var “İnsan insanın külüne muhtaçtır” diye. Öyledir. İşte o muhtaçlık hepimizin bencilliğini değil, bizcilliğini belirler. Bizcil isek, yaşam kolaylaşır. Yaşamanın anlamı ve değeri çoğalır.

Ölçüsüzlüğün, sınırsızlığın toplumsal bedelleri tarihte de yaşandı. Dünyaya, hatta evrene hükmetmek isteyenler nerede? Büyük İskenderler, Haçlılar, Naziler dünyaya kendilerini dayattılar da ne oldu?

Zaferi getiren tek şey, barış içinde yan yana yaşamak ve her alanda birlikte yükselmektir. Bencillik, açgözlülük, hırsın sonu, her zaman yok oluş oluyor.

ALTI OK’LA GÖSTERİLEN YOL

Kadim devletliliğimiz ve büyük millet olmaklığımız, Cumhuriyetçiliğimizi, Milliyetçiliğimizi, Sosyal Devletçiliğimizi, Laikliğimizi, Devrimciliğimizi, Halkçılığımızı doğru anlamakla korunabilir.

Ne yazık ki bugün, Atatürk’ün kurduğu partiye kılavuz olan Altı Ok ilkeleri yok sayılmakta, ithal felsefelerle sulandırılıp özünden koparılmaktadır. Bu çok acıdır ve buna izin verilemez.

ATATÜRK’ÜN BÜTÜN ESERLERİ

Her eve “Atatürk’ün Bütün Eserleri”ni öneriyorum. Kaynak Yayınlarından 30 cilt olarak çıktı. Evlatlarımıza, torunlarımıza en değerli mirastır. En kısa sürede edinelim, bilgilenelim. Öğrenelim ve öğretelim. Birlikte okuyalım.

Yine, Kaynak Yayınları’ndan çıkan “Atatürk’ün Kaleminden” dizisini gecikmeden alıp ailece okuyalım. İnanın bize TV dizilerinden kıyaslanamaz ölçüde gereklidir. Su ve hava gibi yaşam kaynağıdırlar.

KEMALİST DEVRİM SETİ

Üçüncü önerim, Dr. Doğu Perinçek’in kaleme aldığı “Kemalist Devrim” kitap setidir.

Büyük emekle ortaya konan bu setteki kitapları okudukça, inanılmaz bir kuşatma altına alınan Cumhuriyet Devrimi mücadelesinin zorunluluğunu anlıyorsunuz.

Bugün Atatürk’ü en iyi anlayan ve öğretisine sahip çıkan Vatan Partisi’nin mücadele azminin temelini görüyor insan.

MÜCADELECİ KADIN KİTAPLIĞI

Sevgili kadınlar, sizin de kendi kitaplığınız olmalı... Atatürk’ün Nutuk’unu, Halide Edip’in Millî Mücadele günlerini anlatan romanlarını, Mahmut Esat Bozkurt’un yazdığı her kitabı, Orhan Kemal’in romanlarını, Gülten Akın’ın, Haydar Tunçkanat’ın “İkili Anlaşmaların İçyüzü”nü, özellikle Dr. Doğu Perinçek’in “Kadın” kitabını okuyalım. Köy Enstitüleri üzerine ne bulursak alıp sayfaların içine dalalım.

Kitaplığınızda güller açsın, ışıkları içinizi aydınlatsın!

Bir kadının eline en çok kitap, kalem, defter, okumak ve yazmak yaraşır. Bırakın ekranları, kendinize dönün. Ne güzeldir o içini kendine açmak, yüzleşmek. İyileşmektir en başında... Sanal dünyaya kendinizi hapsetmeyin. Sevdiklerinizin gözlerine bakın, baktırın. Sonra, okuyun gözlerinizden birbirinizi!

Gülüp konuşmanın, şen kahkahalar atmanın, derin konularda kapışmanın, dönüp uzlaşmanın kucaklaşmanın, birlikte hüzünlenip ağlaşmanın, birbirine koşmanın tadına doyum olur mu?

Hep birlikte sevgiler, kardeşlikler, paylaşmalar üretelim bağlarımızda, tüten ocaklarımızda. Kadınlar, kardeşliği örmenin ustasıdır. Haydi, bize yakışan kucaklaşmalara hazırlanalım. Bütünleşip büyüyelim, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın onurunu, kültürünü yaşayalım.

Birlikte nice halaylara, horonlara, zeybeklere, Ata barlarına! Haydi, hep beraber!

Kitap
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız