Henry Onyekuru farkı

GALATASARAY'ın son iki maçında, özellikle Başakşehir müsabakasında gördük ki, Onyekuru bu takım için çok değerli. Ligimizi tanıması ve Galatasaraylı oyuncularla uyumu çok önemli iki faktör. Aslında Onyekuru, golcü hüviyetinde bir futbolcu olmamasına rağmen iki maçta üç gol atarak bu özelliğini geliştirebileceğini de göstermiş oldu.

MUSLERA'NIN ÖNEMİ

Başakşehir maçında Galatasaray'ı beğendim. Muslera'nın Galatasaray için ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu, iyi bir kalecinin bir futbol takımı için skorda ne kadar belirleyici olabileceğini gördük. Hem Gaziantep hem Başakşehir maçlarında Muslera çok önemli pozisyonların gol olmasını engelledi. İşte bir kaleci için takımın yarısı diye buna denir. Hakikatten Muslera, Galatasaray'ın yarısı durumunda.

Muslera, ayrıca, çok fazla penaltı çıkarmış bir kaleci olmamasına rağmen Başakşehir maçındaki penaltıyı kurtararak karşılaşmanın kaderini çizdi. Öte yandan, Ryan Donk'un 44'üncü dakikada yaptığı orta müthiş bir ortaydı, Onyekuru da güzel bir kafa vuruşuyla gol yaparak bu anı daha da güzelleştirdi. Aynı Ryan Donk bir de kafa golüne imza atarak, bu maçtaki güzel oyununu perçinlemiş oldu.

Bu oyuncuların yanı sıra, Arda Turan son maçlarda saha içerisinde hem arkadaşlarına liderlik ediyor hem de futbolunu düzeltiyor. Defansa gelince, Marcao bu bölgenin bel kemiği. Ancak biraz daha dikkatli olması lazım. Bazı pozisyonlarda kırmızı karta meyilli oynuyor.

YENİ TRANSFERLER KATKI YAPACAK

Forvet mevkisine takviye edilen Mustafa Muhammed iyi bir kumaşı olduğu görüntüsünü verdi bana. Oyuna ikinci defa sonradan giren Halil Dervişoğlu da gol pozisyonlarında biraz daha dikkatli olursa, o da Galatasaray'a önemli puanlar kazandıracaktır.

Yeni transferlerden orta saha oyuncusu Fernandes'in de takıma katılmasıyla Galatasaray'ın önümüzdeki maçlarda önemli bir ivme kazanacağı düşüncesindeyim.

YÜZDE 51 GALATASARAY

Cumartesi günü oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray derbisi ile ilgili yüzde 51 Galatasaray diyorum. Tabii ki bu takımlar her zaman birbirlerini yenebilirler ama Fenerbahçe'yi Hatayspor maçında hiç beğenmedim. Futbolda bir tabir vardır, "top sevmedi" diye. Hatayspor en az 5-6 net gol pozisyonu kaçırdı. Burada Altay’ın da hakkını yemeyelim, kurtarışlarıyla maçın skorunu tayin etti. Hatayspor hak etmediği bir mağlubiyet aldı. Merakla beklenen ve son 20 dakikada oyuna giren Mesut Özil'in ayağına neredeyse top bile gelmedi. Bu durum da şunu gösteriyor: Fenerbahçe oyun kalitesini ve takım hüviyetini kazanamadığı sürece ligin sonunda kaybeden olur.

Bu hafta Kadıköy'deki Fenerbahçe-Galatasaray maçının çok keyifli geçeceğini düşünüyorum. Klasik bir laftır ama iyi oynayan kazansın. Bir sporcu ve spor yazarı olarak Galatasaray'ın daha iyi ve kazanmaya daha yakın taraf olduğunu görüyorum.