İhracatçı denizleri aşıyor KAPIKULE'yi aşamıyor!

Türk ambalaj sektörü ülkemize bu yıl bir milyar dolar cari fazla kazandıracak. Yılsonunda 5 milyar dolar ihracata ulaşmayı hedefleyen sektörün ithalatı ise 4 milyar dolar. Önceki akşam İstanbul'da bir grup gazeteciyle sohbet toplantısı düzenleyen Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, ithalatı ihracatından fazla olan ülkemizin cari açığını dengeleyebilmesi için ürettiğinin en az yarısını ihraç etmesi gerektiğini söyledi.

TIR KUYRUKLARI BİTMELİ

Türk ambalaj sektörünün en son teknolojiyle çalıştığın ifade eden Zeki Sarıbekir, şunları söyledi: "Avrupa'nın ambalaj ihtiyacının yüzde 10'unu karşılayabiliyoruz. Avrupa'nın en doğu ucu İstanbul en batı ucu Londra. Bugün Londra'ya üç saat kırkbeş dakikada uçuyorsunuz. Türkiye'nin ihracatının önündeki en büyük engel Kapıkule sınır kapısı. Kilometrelerce TIR kuyrukları olabiliyor. Sadece bizim sektör için sıkıntı değil tekstil ve otomotiv için de böyle. Diyelim ki Almanya'daki bir otomobil firması perşembe günü mal burada olacak diyor sipariş veriyor. Ama iki gün mallar Kapıkule'de bekledi mi zamanında gitmeyince almıyor. Çin yedi günde hızlı trenle Almanya'ya mal yollayabilir hale geldi. Biz burnumuzun dibine gidemiyoruz. Oysa gemiyle İngiltere'ye çok daha hızlı yollayabiliyoruz. Günümüzde en önemli şey lojistik. Çözüm için TOBB ile de Bakanlık ile de zaman zaman görüşüyoruz."

'YEDİ PETKİM DAHA LAZIM'

Türkiye'nin Avrupa'nın Meksika'sı haline gelmesi gerektiğini savunan ASD Başkanı Sarıbekir, Brexit ile birlikte İngiltere'nin yeniden kendi sanayisini kuracağını ve ambalaja ihtiyacı olacağını belirterek, "İngiltere'ye zaten iyi satış yapıyoruz. Brexit sonrası sektörümüz için çok daha büyük fırsatlar var" dedi. KOBİ'lerin desteklenmesinin ülkemiz için çok önemli olduğunu fakat Türkiye'nin sanayisine hammadde sağlayacak büyük tesislere ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Zeki Sarıbekir, "PETKİM plastik ihtiyacımızın yüzde 13'ünü karşılayabiliyor. Bizim hammaddede ithalatı önlemek için yedi tane daha PETKİM'e ihtiyacımız var" diye konuştu.

'ZAMMIN SEBEBİ AMBALAJ DEĞİL'

Ambalajda maliyetlerin hammaddeler dövize bağlı olduğu için arttığını fakat ambalaja yüzde 100 zam gelse dahi raflardaki ürünlere bunun yansımasının yüzde 10'u geçmeyeceğini anlatan Zeki Sarıbekir, su hariç ürünlerde ambalaj maliyetinin ürün fiyatındaki oranının fiyat artışlarına önemli derecede etki etmeyecek düzeyde olduğu bilgisini verdi. Sarıbekir, ekonomideki sıkıntıya rağmen gıda ve kozmetik sektörlerinin ambalaj talebinde artış olduğunu, endüstriyel ürünlerin ambalaj talebinde ise düşüş gözlendiğini bildirdi.

AMBALAJ ÖMRÜMÜZÜ UZATIYOR!

Süpermarketlerin sayısının artması sayesinde ambalajlı ürün tüketiminin de arttığını söyleyen Sarıbekir, buna karşın ambalajlı ürün tüketiminde Avrupa'nın yarısı seviyesinde bulunduğumuzu aktardı. Yıllar önce tanıştığı bir Alman'ın kendisine "Ambalajlı ürün tüketimi arttıkça insan ömrü de uzadı" dediğini anlatan Sarıbekir, "Çünkü ambalajlı ürün iyi üründür. İçinde ne var, nasıl üretildi, nerede üretildi, tarihi ne gibi hepsini görebiliyorsunuz. Yapay zeka ile birlikte yakında akıllı ambalajlar dönemi başlayacak" ifadelerini kullandı.

Ambalaj ihracata katma değer sağlıyor

Türk ambalaj sektörü sayesinde ihracata değer katıldığını ifade eden ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, şu örneği verdi: "Kornişonu Hintliler, Faslılar çok fazla üretiyor ama bizim neredeyse yarı fiyatımıza satabiliyorlar. Çünkü o kavanoz ve ambalaj gelenekleri yok. Bizde Şişecam var. Biz bir firmaya özel kapak üretiyoruz mesela. O güzel ambalajda olunca daha pahalıya satılıyor. Onu Avrupalı rafına koyuyor. Bir kapağı bir avroya satsanız. 50 milyon kapak düşünün 50 milyon avro. Bunun işte bazı boyası vs. ithal olsa 10 milyonu ona gitse bile ülkeye 40 milyon avro net gelir kalıyor."

Geri dönüştürülmüş hammaddeden yapılan ambalajlara bir eğilim olduğunu da sözlerine ekleyen Sarıbekir, ülkemizin geri dönüşümde istenilen seviyelere gelemediğini ifade etti.