İmar affı gelir mi?

Ankara’da konuşulan en önemli hususlardan biri kaçak yapıların kayıt altına alınması ve imar mevzuatına aykırı yapılan yapıların iskân belgesi almış gibi kat mülkiyetine geçilmesinin sağlanması bir imar affı mıdır?
Çevre ve Şehircilik Bakanı bu konuda yürütülen bir yasa tasarısı ile ilgili yapılan eleştirilere karşı yapıların kayıt altına alınmasının bir imar affı olmadığını söylüyor.

BAKAN ÖZHASEKİ ŞUNU SÖYLÜYOR:

“Bazı belediyeler kendi bölgelerindeki yapıların yüzde 50’den fazlasının kaçak olduğunu belirterek, mevcut yapıların bir şekilde kayıt altına alınmasını istiyorlar. Bir ilçe düşünün 30 bin kaçak yapı var. Müfettişler niye yıkmadın diye belediyelere soruşturma açıyor. Başkan ve ilgili yöneticiler kendini kurtarmak için, yıkım ihalesi yapıyor, bir tek teklif gelmiyor. Ne yapacağız, diyorlar? İstanbul’daki belediye başkanlarından bir kısmı, o öneriyi getirmişler. Af değil, imar barışı sağlansın isteniyor. Meclis’e gelsin, enine boyuna konuşulsun, tartışılsın. Kim ne diyorsa söylesin, ondan sonra karar verilsin, deniyor. Benim buna diyeceğim bir şey yok. Meclis her şeyin konuşulabileceği milletin evidir.”

İMAR AFFI-KAYIT İÇİNE ALMANIN FARKI

“Arsa ve yapının değeri ayrı ayrıdır. Adam Avcılar’da 5 kat yapılması gereken yere 8 kat yapmış. Orayı yıktığında yeniden 8 kat yapma izni verilirse o af olur. Ama belediyelerin bu getirdiği sadece mevcut durumu, yani çıkılmış olan 8 katı kayıt altına alma işi. İlerde orada yapılacak kentsel dönüşümlere, imar plan çalışmalarına, bu kaydın bir engeli olamaz, olmamalı zaten. Bu kayıt alındığında belediye, yıkmak zorunda kalmayacak. Yenileme ya da yıkım istenirse belediye mevcut imarı uygulayacak. Zamanla buradaki imar ve kentsel dönüşüm çalışmalarını tamamlamış olacak. Ayrıca buranın kayıt altına alınmasıyla Maliye’nin de resmi kayıtlarına girmiş olacak. Şu anda belediyeye burayı bir an evvel çarpık kentleşmeden kurtar ve imara uygun hale getir deseniz, yapacak imkanı yok. Bu bir süreç ister. Bize getirilen teklifler de bu doğrultuda. İmar affı diye bir şey gündemimizde yok.”

FERDİLEŞME

Maliye çevreleri de imara aykırı yapıların kayda alınması sonucunda kat mülkiyetine geçişinin sağlanması ve bu şekilde kat mülkiyeti tapularının çıkmasının önündeki engellerin kaldırılmasını savunuyor ve bu yolla bütçeye ciddi bir gelir geleceğini hesaplıyor.
Kat mülkiyetine geçmek için iskân alınması şartının kaldırılmasıyla binalar arsa olmaktan çıkacak ve bina haline gelecek. Bu da emlak vergilerinin bina üzerinden alınmasını sağlayarak emlak vergisi artışı sağlayacak.
İmar mevzuatına aykırı olarak kaçak yapılan binaların yıllardır iskansız bir şekilde fiilen kullanılması ve kentsel dönüşümün de yaygınlaşması nedeniyle böyle bir formülün imar affı sayılamayacağı da ayrıca ifade ediliyor.

SEÇİM DÖNEMİ PARA LAZIM

Türkiye, en önemli seçimlerinden birini 2019 veya 2018’de yapacak. Seçim ekonomisi açısından baktığımızda aflar, kolaylıklar, vatandaşı rahatlatmalar yoğunlaşacak.
2017 bütçesi ciddi açık verdi ve 2018 bütçesi de açıkla kapanacak. Bu açıklar meyve suyuna ÖTV koymakla kapanacak gibi değil.Bu nedenle inşaat ve konut sektörü kentsel dönüşümle uyum sağlanacak şekilde bir affa veya barışa veya kolaylığa hazırlanıyor.
Ülke kaynak arıyor. Şirketler kaynak bulma peşinde. Hanehalkı kaynak için çırpınıyor. Ezcümle açık o kadar büyük ki, neye saldıracağımızı da önceden bilemiyoruz.
Çarpık kentleşme, çirkin yapılaşma, hovardaca harcanan paralar, tasarruf etmeyen bir ülke, borcu borçla ödeyen bir ekonomi elbette her daim aflara kaçınılmaz biçimde ihtiyaç duyacak...