IMF’nin büyüme tahminleri

Geçenlerde IMF 2020 yılı büyüme tahminlerini yeniden yayınladı. Ekonomi ile ilgili muhtelif açıklamalar, salgının kısa sürede sonuçlanmayacağı, ikinci atak gelmese bile ekonomi üzerinde etkilerinin daha kolay kolay bitmeyeceği yönünde oluyor.

Çin’de çok ciddi önlemler olmasına karşın tekrar Kovid-19 vakalarının tekrarlaması, ABD’de bazı eyaletlerde vaka sayılarının yükselmesi, karantinaların tekrar gündeme gelmesi. Dünyanın büyük tüketim gücü olan ABD ve Avrupa’da etkilerin beklenenden büyük olması, ekonomik beklentilerin bir türlü düzelmemesine neden oluyor.

DOLARIN GELECEĞİ YOK

Salgın sonlansa dahi, Amerikan dolarına olan güvenin artık temelden sarsılması, Amerika’nın dünyanın en büyük ihracatçısı Çin ile ilgili gerek Uygur Türkleri gerekse de Hong Kong meselelerini bahane ederek yaptırım uygulama girişimleri dünya ülkelerinin doların tahtından indirilmesi için muhtelif denemelere girmesine neden oluyor.

Çin ile Türkiye arasında imzalanan SWAP anlaşmasının yürürlüğe girmesi. Dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin’in petrol ticaretinde dolar yerine petro-yuan, ikinci en büyük petrol ithalatçısı Hindistan’ın petro-rupi denemeleri, doların önümüzdeki dönemde sonunun belirsizliğin ötesinde, geleceğinin olmadığını gösteriyor.

ÇİN'İN GİRİŞİMLERİ

22 Haziran 2020 günü South China Morning Post gazetesinde Frank Tang isimli gazetecinin yazdığı köşe yazısında, Çin devletinin resmi ağızlarının; Amerika’nın yaptırım uygulamalarına karşı Çin’in artık fiili önlem alması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca Amerika’nın aşırı ölçüde para basmasının, daha sonra çok ciddi ekonomik sonuçları olacağı, bunun içinde Çin’in dünyada gerek Amerikan Hazine kağıdı gerekse yatırımlarında toplam 3 trilyon dolardan fazla dolar yatırımının olması, doların başına gelecek herhangi bir olumsuz gelişmede Çin’e çok ciddi zarar vereceği endişesi, Çin’in dolardan kurtulma girişimlerini çoğaltıyor.

Dolardan kurtulma konusunda daha sayısız örnek verebiliriz.

TAHMİNLER KÖTÜLEŞTİ

Gelelim IMF’nin 2020 yılı büyüme tahminlerine; IMF dünya ortalamasının -yüzde 5.9 olarak küçüleceğini öngörüyor. Haziran ayında yaptığı öngörü nisan ayında yaptığı öngörüden daha kötü. Nisan ayında, salgının başlarında dünyanın yüzde 3 küçüleceğini öngörürken, haziran ayında salgının ekonomik etkilerinin daha belirginleştiği dönemde daha kötümser tahmin öne sürüyor.

Tabloya dikkatli bakınca önemli bir ayrıntı ortaya çıkıyor. Gelişmiş kapitalist ülkelerin olduğu Avro Bölgesi ve Amerika Birleşik Devletleri dünya ortalamasından çok çok daha fazla küçülüyor. Avro Bölgesi yüzde 10.2, ABD ise yüzde 8 küçülüyor.

Büyüyen tek ülke Çin.

Gelişmekte olan ülkelerde genelde küçülüyor. Fakat gelişmekte olan ülkeler küçülme oranları, dünya ortalamasının üstünde yer alıyor.

Yazımın başında doların başına gelecekleri de bir kısmı ile anlattım. Anlattığım kısım dahi önümüzdeki aylarda dünya para hareketinde çok ciddi farklılıklar olacağını söylüyor. Bu farklılıklar IMF’nin tahminleri içinde yer almıyor. Onlar dünyanın eski sisteminde gideceğini düşündükleri halde yaptıkları tahminler Atlantik için hiç iç açıcı değil. Birde paradan para kazandıkları gelirleri büyüme rakamlarından düşün.

Atlantik için felaketin büyüğü orada.

Çok başka bir dünya bizi bekliyor.