İran Dünya Kupası’na katılmalı
2026 FIFA Dünya Kupası’na katılmayı garantileyen 6 ülke belli oldu. Bu ülkelerden biri İran. Dünya Kupası’na ise ABD, Meksika ve Kanada ev sahipliği yapacak. Köşemde çok kez ABD’nin ülkesindeki organizasyonlara vize nedeniyle sporcuların gelmesine izin vermediğini yazmıştım. Bunun en son örneğini Dünya Oyunları’nda gördük. Ülkemizi temsil eden sporcuların büyük bölümü vize nedeniyle ABD’deki oyunlara katılamamıştı. Trump’ın vize verilmeyecek ülkeler arasında İran’ı da sayması üzerine, Dünya Kupası’na katılma hakkı kazanan İran’ın Dünya Kupası’na nasıl katılacağı tartışılmaya başlandı.
SPORCUYA VİZE VERMEYENE ORGANİZASYON DÜZENLEME VİZESİ VERİLMEMELİ
FIFA’nın standartı çok net olmalı. Bir organizasyona katılmaya hak kazanan herhangi bir sporcu, vize nedeniyle o ülkeye alınmıyorsa; organizasyon o ülkeden alınmalı. Ama buna daha önce ne Uluslararası Atletizm Birliği World Athletics ne de Uluslararası Olimpiyat Komitesi cesaret edemedi. FIFA’yı yönetenlerde de o yürek olmadığını düşünüyorum. Umarım FIFA yöneticileri korkak, emperyalizm kuklası, zavallı kişiler değillerdir ve “İran’ı sınırlarınıza almazsanız Dünya Kupası’nı sizden alırız” diyebilirler. İsviçreli ve İtalyan Başkan Gianni Infantino, İspanyol Başkan Yardımcısı Ángel María Villar, Malezya ve Papua Yeni Gineli Başkan Yardımcısı David Chung ve Bahreynli Başkan Yardımcısı Salman bin Ibrahim Al Khalifa’da böyle bir yürek var mı? Baksanız dünyanın dört bir yanını temsil eden spor insanları; finallere katılmaya hak kazanmış bir ülkenin finallere katılamamasına seyirci mi kalacak? Görevleri sporun yayılması ve futbolu yönetmek olan bu sözde yöneticiler yine emperyalizmin tetikçiliğini mi yapacak? FIFA’nın yönetim kademesinde olan diğer yöneticiler bu keyfiliği izleyecek mi? Asya Futbol Konfederasyonu, kıtasını temsil eden İran’a uygulanması muhtemel bu vize karşısında; Asya’nın tüm takımlarını Dünya Kupası’ndan çekmeyi mi yoksa İran yerine başka bir Asya takımını ABD’ye göndermeyi mi tercih edecek? Dillerinden düşürmedikleri “Fair Play” yani “Adil Oyun” ilkesine uyacaklar mı? Yoksa adaleti ABD’nin küstah kararlarına mı bırakacaklar? AFC Başkanı’nın FIFA Başkan Yardımcısı Al Khalifa olduğunu hatırlatalım. İran hakkında alınacak karar, bu zatın da futbolun mu emperyalizmin mi halifesi olduğunu gösterecek.
İRAN VİZE VERİLMEYEN TEK ÜLKE OLMAZ
Bu işin tek çözümü vardır: İran’a vize vermezse, Dünya Kupası organizasyonunu ABD’den almak. Ama, alternatif çözümler dillendirilmeye başlanmış. Bunlardan birincisi İran’ı A grubuna koymak. A Grubu’nun tüm karşılaşmaları Meksika’da oynanacak. Ancak, İran gruptan çıkarsa; fikstüre göre yine ABD’ye girmek zorunda kalabilir. İran’ın karşılaşmalarını Meksika ya da Kanada’da oynatmak da önerilen başka bir çözümler. Irak, Filistin, Libya, Küba, Nikaragua, Panama ve Venezuela’nın da Dünya Kupası’na katılma olasılığı var, Avrupa’da elemeler zaten yeni başladı. Dünya Oyunları’nda olduğu gibi ABD’nin Türk sporculara yine vize vermeme olasılığı her zaman var.
FIFA, tüm dünyayı A Grubu’na sığdıramayacağına ve ABD de tüm dünya ile kavgalı olduğuna göre; bu spor karşıtlığı ABD’ye taviz verilerek çözülemez. Bugün FIFA’nın vereceği taviz; 2028 Los Angeles Olimpiyatları’na hak kazanan sporcuların Olimpiyat’a gidememesi ile sonuçlanacaktır. FIFA’nın yapamadığını IOC hiç yapamaz. Spor birleştirici olmalıdır, adil olmalıdır. Spor ABD’nin emperyalist baskısına hizmet etmemelidir.
Neredeyse yarım yüzyıldır Kıbrıs Türklerine uygulanan spor ambargosundan millet olarak zaten mağduruz. Bu emperyalist düşünce; KKTC, Rusya, Belarus derken tüm dünyayı sarmaya başlıyor. IOC, FIFA gibi dünya sporunu yönetme niyetinde olan konfederasyonlar; bu emperyalist düşünceye hizmet etmeye devam ederlerse; yeni bir dünya kurulacak, bu kukla organizasyonlar yöneticileri ile beraber tarihe karışacaktır.