İsrail ve Vatikan siber casuslukta ortak
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, diğer Avrupalı ve Amerikalı liderler gibi, 7 Ekim 2023’te HAMAS tarafından düzenlenen El-Aksa saldırısının ardından Netanyahu’ya başsağlığı dilemek, onun yanında olduklarını bildirmek, İsrail’in kendisini savunma hakkı olduğunu ilan etmek ve Netanyahu’nun ‘karanlık, kanlı, barbar ve Batı medeniyetini tehdit eden’ HAMAS’ı ortadan kaldırmasına yeşil ışık yakmak maksadıyla Tel Aviv’de, Netanyahu ile kameraların karşısındaydı.
Ancak Netanyahu Gazze, Filistin ve en nihayet Lübnan’da katliam, soykırım ve asker-sivil- konut, işyeri ayırt etmeden çizmeyi aşınca hele ki İsrail'in Birleşmiş Milletler Lübnan Barış Gücü (UNIFIL) ve Suriye Golan bölgesinde Suriye-İsrail ateşkes hattında görev yapan BM Ateşkes Gözlem Gücü (UNDOF) karargâhlarına tanklarla girmesi askerlerin silahlarını alması, bombalamakla tehdit etmesi İtalyan halkı ve Başbakan Meloni’yi çileden çıkardı.
Meloni hükümeti, İsrail’e silah satışını durdurdu. Aynı şeyin yapılması için AB nezdinde girişimlerde bulundu. Netanyahu’nun yargılanmasına destek verdi. Lübnan, İsrail tarafından bombalanırken 18 Ekim’de Beyrut’a gitti. İsrail’in vahşetini kınadı.
BM Barış Gücüne yönelik İsrail ordusunun saldırıları için ‘kabul edilemez’ dedi. İsrail’in saldırıları durdurmasını aksi takdirde daha farklı yaptırımları devreye sokacağını ifade etti. Bu gelişmeler yaşanırken Milano şehri merkezli ‘İsrail Casusluk Şebekesi’ Equalize Şirketi yakayı ele verdi. Polisin bu operasyonu sonrasında ortaya saçılan bilgiler İtalya’da deprem etkisi yaptı.
Equalize Stratejik Risk Danışmanlığı adıyla faaliyet yürüten şirket elektronik sızma yoluyla veya devlet içindeki köstebekleri sayesinde (bu faaliyetlerini itinayla elektronik sızma olarak propaganda ediyorlar) İtalya devleti ve toplumunu ilgilendiren resmi ve özel tüm veriyi İsrail’e aktarmış.
İTALYA'DAN RUSYA'YA KADAR UZANIYOR
İtalya Başbakanı Meloni dâhil İtalya’nın en etkili ama özellikle İsrail karşıtı siyasetçiler, emniyet ve istihbarat personeli, özellikle Arap ülkelerinde çalışan diplomatlar, sporcular, müzisyenler, akademisyenler, gazeteciler, şirketler ama özellikle İtalyan petrol şirketi ENİ’nin İran ile ilişkileri, hangi İtalyan şirketlerin İran doğal gazı ticaretinde olduğu hakkında bilgi toplamışlar.
Burada dikkat çeken en önemli hususlardan birisi de Rusya hakkında özellikle bilgi toplamaları ve İtalya bankalarındaki Rus askeri özel şirketi Wagner üyelerinin hesaplarıyla özel ilgilenmeleridir. Birçok yabancı ve mahalli finans transferlerini, büyük ve özel hesapların konumunu, polis sorgulamalarını, uyuşturucu ve mafya aktivitelerin verilerini çalmışlar.
İtalya emniyeti ve istihbaratının çok gizli dosyalarını, devlet erkânının özel ve gizli görüşmelerini, yazışmalarını, mesajlaşmalarını, aile efradını varsa sevgililerini, yatak odalarından elde edilmiş fotoğraf ve videolarını, sıra dışı hayat tarzlarını ve şantaj olarak kullanılabilecek datayı kıssadan hisse İtalyan devleti ve toplumunun kılcal damarlarına kadar inen bilgileri İsrail ajanlarına vermişler veya yakalananların iddialarına istinaden milyonlarca dolar karşılığında satmışlar.
İtalya savcılık ve polis tahkikatında yer alan iddiaya binaen Equalize Şirketi aslen casusluk amacıyla kurulmuş ve kuruluş amacına uygun olarak görevini yerine getirmiş. Polis tahkikatında İsrail istihbaratı ve Vatikan'ın Milano firmasıyla sıkı bir ilişki ağı içinde olduğunu iddia ediliyor. Vatikan, iddialara karşı halen sessiz.
MOSSAD'IN MİLANO İLİŞKİLERİ
Sızdırılan telefon dinleme kayıtlarına göre, aralarında savcıların suçladığı Nunzio Samuele Calamucci'nin de bulunduğu bilgisayar korsanlığı ağının üyeleri, 1 milyon avro değerindeki bir görevi görüşmek üzere Şubat 2023'te firmanın Milano'daki ofisinde iki İsrailli ajanla bir araya gelmiş.
Milano Savcılığının soruşturduğu baş şüpheliler arasında bir zamanlar "süper polis" olarak anılan eski polis memuru Carmine Gallo ve Milan Fuar Vakfı Başkanı Enrico Pazzali yer alıyor. İtalyan basınında çıkan son haberler, şu anda ev hapsinde olan Gallo'nun İsrail teknolojisiyle donatılmış şifreli bir telefon kullandığını gösterdi.
Özellikle Mossad ajanı olduğundan şüphelenilen iki kişi soruşturma sırasında Equalize'ı ziyaret etmiş. Gözaltına alınan kişilerden biri olan Nunzio Samuele Calamucci'nin, 800 bin dosyaya eşdeğer 15 terabaytlık veriye sahip olduğu ve potansiyel anlaşmaların tartışıldığı telefon dinleme kayıtlarına kaydedilmiş.
Telefon dinlemesinde, "Putin'in sağ kolu... Kilise bunu istiyor... Rusya'ya karşı Kilise'ye yardım edecek miyiz, etmeyecek miyiz? Gelecek yıl için bize bir şeyler verecekler mi?" gibi sözler duyuldu. Diğer bir şüpheli, ev hapsindeki eski bir polis memuru olan Marco Malerba, Gallo'ya eyalet veri tabanına erişim sağladığını itiraf etti ve Gallo'nun kendisi üzerindeki otoritesi nedeniyle "hayır diyemediğini" açıkladı.
Başbakan Giorgia Meloni, skandaldan önce siber güvenliğe ilişkin bir kararname yayımlamıştı. Ayrıca teknik bir komite de şu anda yeni bir kararname üzerinde çalışıyor. Savunma Bakanı Guido Crosetto, devlet sırlarının risk altında olabileceği uyarısında bulunarak derhal parlamento soruşturması yapılmasını talep etti ve ortaya çıkan bilgilerin yalnızca "buzdağının görünen kısmı" olduğunu söyledi.
Mafya Karşıtı Savcı Giovanni Melillo daha önce soruşturmanın "gizli verilere yönelik devasa ve endişe verici bir pazarı" açığa çıkardığını söylemişti. İtalya'yı saran bu devasa casusluk skandalı İsrail, Vatikan, Birleşik Krallık ve Litvanya'yı da içine almış.
VATİKAN DA İŞİN İÇİNDE
Equalize şirketinin, İsrail istihbaratı ve Vatikan ile çalıştığı artık sır değil. Şirket için seçilen isim de manidar: Equalize, eşitlemek, dengelemek veya balans ayarı yapmak manasındadır. İşin içinde İsrail’in olması şaşırtmaz ama Vatikan ne alaka?
Vatikan, P2 (Propaganda Masonica veya Propaganda Due) Mason locaları, Mossad vme CIA ile güçlü bağlantıları olan, Vatikan Bank üzerinden uyuşturucu, afya ve kara para aklama suçlamalarıyla karşı karşıya kalmış önemli bir casusluk, operasyon ve kara ticaret merkezidir.
Vatikan’a çökmüş bu suç şebekesine karşı adım atan, para aklama ticareti, mafya ve uyuşturucu şebekeleriyle olan ilişkileri sebebiyle Vatikan’ı temizlemek isteyen birçok papa ve kardinal bunu hayatıyla ödedi. Soğuk Savaş döneminde başta Sovyet Rusya olmak üzere bağlantısızlar örgütü ülkelerine karşı da operasyon merkezi görevi yürüttü.
Masonluk ve Yahudilik hakkında olumsuz itikat sahibi olan ve bu iki düşüncenin yasaklandığı Vatikan 1993’e kadar İsrail'i tanımadı ve diplomatik ilişki kurmadı. İki bin yıldır Yahudilere diş bileyen Katolik Kilisesi Ocak 1994’te İsrail’i resmen tanıdı.
Papa 2. John Paul meseleyi, ‘Tanrının seçkin topluluğu ve Tanrı tarafından en çok sevilen halk, İsa da aslen bir Yahudi idi, İsa’yı katleden ve kanını akıtan Yahudilerin affedilmesi için ilahi bir emir geldi’ gibi açıklamalarla gerekçelendirmeye çalıştı.
Vatikan’ın bu jestine karşılık İsrail Baş Hahamı İsrael Rau, ‘’bu anlaşmayla iki din arasındaki açık hesaplaşmanın sona erdiği anlaşılmasın.’’ demişti. Bugün Vatikan’ın, Filistin, Lübnan ve Suriye’de Netanyahu’nun yürüttüğü katliamlara karşı pasif kalmasını sağlayan, casusluk faaliyetleri ve devletlere karşı operasyon içinde olmasının en önemli sebebi Vatikan’da güçlü bir ABD ve İsrail lobisinin olmasıdır.
Bu nüfuzu da ya gönüllü devşirmeleri yahut makam ve para sayesinde elde etmektedirler. Casusluk ve bilgi toplama faaliyetini de sadece düşmanları için değil dostlarını daha iyi sağmak, kontrol edebilmek ve her türlü kirli işlerde kullanmak için yapıyorlar.