İşte 2023’ün Cumhurbaşkanı!

Sahi Tayyip’in siyasi alternatifi kim? Kemal Kılıçdaroğlu’nun olmadığı ve olamayacağı defalarca kanıtlandı.

Bahçeli ise artık muhalefet bile değil, Tayyip’in neredeyse fedaisi.

Meral Akşener malum alternatif olamadığı gibi, olabileceği yönünde hala bir ışık veremiyor.

Bu siyasi seçeneksizlik sadece Türkiye için değil, Tayyip için de büyük sorun, zira sokak gibi başka şeyler gündeme gelebilir ki böyle bir şey Türkiye’yi kaosa götürür.

Olması gereken Türkiye’nin meşru bir siyasi alternatif yaratmasıdır.

Mevcut tabloda yeni bir siyasi yapılanmanın medya ve para gibi imkansızlıklardan ötürü zemin bulması ve kendini topluma tanıtması zor.

Olması gereken, belediye seçimleri zeminini kullanarak büyük bir demokratik halk hareketini aşağıdan başlatmaktır. 20 milyona yakın nüfusu olan İstanbul’da iktidar adayı geçilebilirse, vallahi cenderede olan Türkiye yeni bir başlangıcın işaretini haykırarak verecektir. Daha açık yazayım, Ekrem İmamoğlu İstanbul’daki seçimi kazanırsa, 2023’de kesin Cumhurbaşkanıdır.

Gerçekçi olalım, demokratik zemin bugün için sadece budur ve bunun için seferber olmak gerekiyor.

Panikte olmasalar bu olur muydu?

RTÜK’ün Uğur Dündar ile FOX Haber bültenlerine yıldırım hızıyla verdiği cezalar tüyler ürpertici.

Dündar’ın neredeyse mahalli seçim gününe kadar programı yasaklanıyor.

Düşünün onlarca yandaş televizyon kanalı her gün saatlerce saray vazilerini canlı yayınlarken Uğur Dündar’ın haftalık üç saatlık programına cezalar geliyor.

Bunun tek bir açıklaması var.

Anketler bunları can evinden vuruyor, panikteler!

Suç yok ise kitabım niye toplatıldı?

İşte Ankara 30 Asliye Ceza Mahkemesinin mealen hükmü:

"Sabahattin Önkibar’ın kaleme aldığı BAHÇELİ VE ÜLKÜCÜLER HAKKINDA HER ŞEY isimli kitapta, Devlet Bahçeli hakkında, aşağılama, hakaret ve iftira gibi iddialarının hiçbiri mevcut değildir... Yargılanan Sabahattin Önkibar’ın beraatine...."

Şimdi soruyorum:

Kitabımı toplatan Sulh Hukuk Mahkemesi ki toplatma kararını veren o mahkemenin hakimi, kitabı okumadan ihtiyaten toplatma kararını verdiğini söylemiştir.

Sulh Hukukun üstü olan Ceza Mahkemesi ise kitabı okumadan değil, okuyup inceleyerek "suç unsuru yok" beraat hükmünü vermiştir.

Söyleyin bu tabloyu nasıl yorumlamalıyız? Suç unsuru olmadığı mahkeme kararı ile tescillenen bir kitap için bile bunların olduğu bir ülkede, hukuk ve yargımız şahane denilebilir mi?

Muhalefeti sektör ve ranta dönüştürenler!

Sorsanız keskin muhalifler. Gerçekte öyle değiller. Muhalif görünmenin rantını topluyorlar. Evet Türkiye’de sözde muhalif bir sektör oluştu. Adam CHP’de mebus olmuş, gözünü paraya yani ihaleye veremeye dikip Belediye Başkanlığı istiyor. Koskoca DİSK, niye var ve ne iş yapar? Arzu Hanım dünden çok çok iyi, ama yetmiyor! Keza sözde demokratik kitle örgütleri, pardon siz niye varsınız?