23 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İşte bu Vatan’ın ayak sesleri!

Soner Polat

Soner Polat

Eski Yazar

A+ A-

Dizel motorların bir özelliği vardır... Ateşlemeyi tetiklemek için buji gerekmez! Yanma için basınç ve sıcaklığın belirli bir seviyeye yükselmesi gerekir. Bu değerlere ulaşılmamışsa, ne kadar çok yakıt verilirse verilsin, patlama olmaz!

KİTLELER ALIŞKANLIKLARINA BAĞLIDIR

Sosyal olaylar dizel motorlardan çok farklı değildir. Siyasetçi ne isterse istesin, toplumsal düzlemde koşullar olgunlaşmamışsa, farklı bir yönelim olmaz. Kitleler kolay kolay alışkanlıklarından vazgeçmez. Son ana kadar eski düzene sadakatle bağlı kalır. Yeni bir yönelimin yeni riskler getireceğini, elindeki kazançları tehlikeye düşüreceğini düşünür. Ayrıca Kurulu Düzen (Müesses Nizam), mevcut sistemden istifade ettiğinden egemen siyasi yapıları koruma, çıkarlarına zarar vereceğini düşündüğü siyasi hareketleri bastırma eğilimindedir. Mevcut siyasi partiler yıprandığında, Kurulu Düzen sistemin devam etmesi için aynı nitelikteki yeni yapıları, sanki farklıymış gibi topluma pazarlar.

Kurulu Düzen, hem iç hem de dış faktörlerin bir bileşenidir. Zaman zaman aralarında çelişme alanları çıksa da bir orta yolu her zaman bulurlar. Ancak öyle bir an gelir ki, toplumsal basınç ve sıcaklık öyle bir noktaya ulaşır ki sistemim çarkları halkı denetim altına alma konusunda çaresiz kalır. Hayatını alt üst eden yeni dinamikler ortaya çıkınca, toplum eski kurumları birdenbire kaderine terk eder. Yunan halkı açlık ile baş başa kalınca, ülkeye yıllar boyunca hükmeden iki ana siyasi harekete kırmızı kart gösterdi. PASOK ve Yeni Demokrasi Partisi neredeyse siyaset sahnesinde yok oldu.

VATAN PARTİSİ’NİN GÜNLERİ...

Vatan Partisi, Türkiye’deki sorunları doğru ve gerçekçi olarak tespit etmekte ve buna uygun siyasetler üretmektedir. Kendinden emin olan Vatan Partisi, toplumdaki dalgalanmalardan etkilenmeden aynı çizgide yoluna devam etmektedir... Toplum ile Vatan Partisi arasındaki etkileşim çoktan başladı! Ülkenin birlik ve bütünlüğünü cansiperane savunması, Silivri duvarlarını yıkması, Ermeni soykırım yalanını tarihin çöp tenekesine yollaması, kapı gibi TSK’nın arkasında durması gibi nedenlerle Türk milleti Vatan Partisi’ne güveniyor... Ama aynı zamanda Vatan Partisi’ni kıyasıya eleştiriyor. Milletimiz Vatan Partisi’nde mükemmellikten başka hiçbir şeye tahammül edemiyor... Bu ise çok doğal! Çünkü insanlar sevdiklerine kızarlar. Başkaları yanlışlar yapınca, gülüp geçeriz. Ama çocuklarımız, yakınlarımız hata yapınca sinirleniriz! Bu nedenle baba oğula iyi bir öğretmen olmaz!

ALIŞKANLIKLA OY ATMAK!

Türk Milleti inanmadan ve güvenmeden, yılların verdiği alışkanlıkla TBMM’deki partilere kerhen oy atıyor. Aslında attığı oyla hiçbir şeyin değişmeyeceğini de biliyor... Oyunu kullanan seçmenleri dikkatle gözlemleyin. Yüzlerinde, yüzde 90 oranında kaygı ve endişe ifadesine tanık olacaksınız! Türk milleti Vatan Partisi’ni keşfetti ama henüz eski alışkanlıklarının etkisinden tam olarak kurtulamadı. Diğer partiler öylesine anlamsız işler yapıyorlar ki hem basınç hem de sıcaklık sürekli yükseliyor...

Bir tarafta Cumhuriyet’in bütün kazanımları ile kavga eden bir iktidar, diğer tarafta bu iktidarı devirmek için emperyalizme yaslanan ve bölücü dinamiklere göz kırpan muhalefet bloku var. Her ikisinin de küresel ekonomik düzene bağlı olduğu görülüyor. Ancak çökmekte olan ekonomiyi kurtarmak için radikal kararlar almak gerekiyor. Her ikisi de bu kararları alabilecek yetkinlikte değil! Al birini vur ötekine! Yanma noktasına ve patlama anına hızla yaklaşıyoruz... Toplum, sevgisini gizlese de, görmezlikten gelse de, bıkmadan, usanmadan, küsmeden vatan nöbeti tutan evlatları olduğunu biliyor... Onların, vatan aşkını bir ibadete çevirdiğinin de farkında!

ATATÜRK’ÜN HÜKÜMETİ

Patlama anında yüzbinlerin değil, milyonların akın akın Atatürk’ün Hükümeti’ni hep birlikte kuracak olan Vatan cephesine koşacağını göreceğiz... “Selam olsun Ata’ma, bir oyum var Vatan’a!” diyecek kitleler bir adım ötede bekliyor. Daha mutlu, daha adil, daha huzurlu ve daha zengin bir Türkiye’nin havasını her birlikte soluyacağımız günler hiç de uzak değil...