17 Kasım 2024 Pazar
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İzlanda'nın örnek protestosu

Cem Zeren

Cem Zeren

Gazete Yazarı

A+ A-

Bombalar yanı başımızda bir halkı çocuk ve kadın demeden katlederken dört bir tarafı balinalarla çevrili İzlanda kadar olamıyoruz ya, ona üzülüyorum…

2019 yılında İsrail’de düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması’na; İzlanda, Hatari isminde bir grup ile katılmıştı. Şarkılarının adı “Nefret Yükselecek” idi. Avrupa’nın tek taraflı yalanları ile kalbine kazık sapladığının anlatıldığı şarkıda ahlaksızlığın sınır tanımadığı kapitalist toplum eleştirisi yapılıyordu. Hatari, İsrail’e gider gitmez Filistinli şarkıcı Başar Murat ile Batı Şeria’daki Ariha şehrinin çöllerinde bir klip çekti. Filistin bayraklarının açıldığı klipte İsrail’in işgali protesto ediliyordu. Yarışma günü geldiğinde İsrailli yetkililer Hatari’nin eylem yapmasından çekiniyordu. Yeşil odada ellerindeki Filistin bayrağına el koydular. Hatari buna hazırlıklıydı. Oylama sırasında, kameralar onları gösterirken getirdikleri başka bir Filistin bayrağını açtılar. İsrail rejisini tuzaklarına düşürdüler. Avrupa Yayın Birliği EBU, İzlanda resmi yayın kuruluşu RUV’u 5.000 Euro ile cezalandırdı. Hatari Eurovision Şarkı yarışması sonrasında da emperyalizm ve kapitalizm karşıtı çalışmalar yaptı. Uluslararası turnelerine “Avrupa Yıkılacak” adını verdiler.

Geçtiğimiz hafta İzlanda’da Breidablik-Maccabi Tel Aviv arasında Avrupa Kupası maçı oynandı. Karşılaşma boyunca, İzlandalı taraftarlar “Özgür Filistin” “İşgali Durdurun” “Nehirden Denize Filistin Özgür Olacak” tezahüratlarını yaptılar. Maçtan önce de, stat çevresi Filistin bayraklarından geçilmiyordu. Kale arkasında biri dev boyutlarda olmak üzere birçok Filistin bayrağı da asılıydı. Maccabi Tel Aviv, Filistin bayrakları altında bir maç oynadı. İsrailli futbolcu Dan Biton, attığı golden sonra yedek kulübesine gidip İsrail bayrağı açınca, Bosna Hersekli hakem Biton’a sarı kartını gösterdi. İzlandalılar öyle bir ortam yaratmışlardı ki, emperyalizmin borusu ötemiyordu.

AVRUPA KUPALARINDA FİLİSTİN BAYRAĞI ASMAYA KORKMAK

Sonra bir de bizim korkaklığımızı düşündüm. Ermenistan ile oynadığımız maçlarda kapıda Azerbaycan bayraklarını toplarız. Diğer Avrupa Kupası maçlarında sahaya Filistin bayrağı asamayız. Koca koca pankartlarda ne Filistin bayrağını ne adını kullanamayız. Tarafsız barış iletileri veren pankartlarla sadece kendimizi tatmin ederiz. İstanbul’da oynanan Galatasaray-Manchester United karşılaşmasında Galatasaraylı taraftarlar arasında birçok Filistin bayrakları vardı. Ama yayımcı kuruluş büyük beceri ile bu bayrakları ekrana yansıtmadı. İngiliz taraftarların gol sevincindeki Filistin bayraklarını ise gizleyemedi.

Hafta sonu TRT’de 1. Lig maçlarını izliyorum. Kale arkalarında kocaman Filistin bayrakları! TFF Başkanımız açıklamalarında Gazze’den bahsediyor. Ligde bir hafta kollarda siyah bant ile maçlar oynanıyor. Ama, bunların hepsi kendi içimizde. Dünyaya bir Filistin bayrağını İzlandalılar gibi gösteremiyoruz. Tribünlere bir “Filistin” yazısını İzlandalılar gibi asamıyoruz. Bu desteği UEFA maçlarında kameraların kaçamayacağı yerlere asmalı!

MADAR’A SALDIRI İLE MADARA OLMAK

Euroleague’de Fenerbahçe, Real Madrid’e ilk yenilgisini tattırırken son saniye basketi İsrailli oyuncusu Yam Madar’dan geldi. Madar, Avrupa kupalarında bir Türk takımını temsil ediyor. Maccabi Tel Aviv ile oynanan karşılaşmada da serbest atıştan en fazla sayı kazanan oyuncu oldu, Fenerbahçe’ye 7 sayı kazandırdı. Türkiye’de misafir ettiğimiz profesyonel bir basketbolcuya Beşiktaş-Fenerbahçe maçında yapılan şiddet kabul edilemez. Kafasına atılan yabancı madde nedeniyle Madar, geçici olarak görme kaybı yaşadı. Filistin’e destek ülkemiz sporuna hizmet veren bir sporcuyu kör ederek verilmez. Bu karşılaşmada 3. anons yapılmasına rağmen, soyunma odasına gitmeyen hakemlerin kural tanımaz tutumu da şaşırtıcı oldu.

DORTMUND’DA HAZIRLIK YAPILSIN

Avrupa Futbol Şampiyonası Finalleri grup kuraları da çekildi. İlk iki karşılaşmamızı Dortmund’da oynayacağız. EURO 2020’de 2 karşılaşmamızı Bakü’de oynayacağımızı bildiğimiz halde, milli takımı hazırlık döneminde Almanya’ya götürmüştük. Umarım, EURO 2024’ün hazırlık dönemini de Azerbaycan’da yapmayız. Milli takımımız hazırlık kampını ve maçlarını Dortmund’da oynamalıdır.

YA TELEFON DEĞİL DE BOMBA OLSAYDI

Kura çekimindeki bir diğer rezalet, yayına devamlı bir kadının cinsel içerikli sesinin karışmasıydı. Sesin içeriği önemli değil, nasıl yayına karıştığı önemli. Ünlü bir Youtube şakası yapan biri, sesin sorumluluğunu üstlendi.

Yayının yapıldığı salona bir telefon koymuş, telefonun çalma sesini de tüm dünyanın duyduğu cinsel içerikli ses olarak ayarlamış. Bu bir şaka değil, UEFA’ya uyarıdır. 30 Avrupa ülkesinin Futbol Federasyon Başkanları ve Milli takım Baş antrenörlerinin bulunduğu bir salona yabancı bir telefon yerleştirilebiliyorsa, bomba da yerleştirilebilir. UEFA’nın terör riskine karşı bu zafiyeti kabul edilemez. Risk yönetimi konusunda bu kadar beceriksiz bir organizasyon, nasıl Avrupa Şampiyonası düzenleyecek? Kura çekiminde bir felaket atlatmışız.

MONTELLA’NIN ŞANSI MI?

Bir diğer felaketi de Türk Milli Takımımız atlattı, sanırım. Federasyonumuz Kuntz’un işine son verme sinyalleri verdiğinde Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne giden yolun yarısını tamamlamıştık. Gruptan çıkamazsak bile çok kolay bir play-off süreci ile Almanya yolu açıktı. Milli Takım’ın başına yine Fatih Terim’in getirileceğini düşünmüştüm. Sonra, birden TFF tarafından Kuntz’a sahip çıkma iletileri yayımlandı. Meğer o günlerde Terim’in, kendisinin ilgisi vardır ya da yoktur bilemem, adı yargıya konu olmuş illegal bir sistem ile anılıyormuş. Yanılıyor olabilirim. Ama, medyamızda şu faturası sadece Seçil Erzan’a kesilen içinde vergi kaçakçılığından kara para aklamaya kadar birçok suçu barındırabilecek olayın yargıya taşınması sayesinde Milli Takım’ın hocası Montella oldu, belki de… İyi ki de olmuş…

İzlanda İsrail Filistin