Jim McGregor ve Can Bartu
Basketbol benim konum değil. Belki de basketbol özürlüyüm. Gerektiği kadar anlamam ve eleştiremem. Ama izlerken çok keyif alır ve de heyecanlanırım. Son Galatasaray-Fenerbahçe karşılaşması sonrası her zaman olduğu gibi Fenerbahçe'nin Dereağızı Lokaline geldim. Eski büyük basketçilerden Halil Dağlı çıktı karşıma.Beraberce oturup basket maçını konuştuk. Halil Dağlı eski bir büyük basketçi. Boyu 1.98. Her mevkide oynamış. 79 kez milli takımda oynamış, beş kez sayı krallığı var. Ona yenilginin nedenlerini sordum. Fenerbahçe'nin yenilgisini bakın nasıl sınıflayarak anlattı: 1-Hocanın kart görmesi 2) iki kenar yöneticisinin teknik faul alması,47-47 iken iki faulun kaçırılması 3) Galatasaray'ın sahasında oynadığı maçlarda genellikle başarılı olması.
Bir ara sordum; "teknik adamın ve basketbolcuların sorumluluğu nedir?" Futbol branşı için teknik adamların takımının başarısına katkısı %15 diye değerlendirilir. Zaman zaman yazılarımda yazmışımdır. Basketbolda nasıl? Dediğimde; bunu eski Galatasaray antrenörü Amerikalı ünlü basketbol koçu Jim McGregor'un değerlendirmesi ile cevapladı. Ona göre başarıda %65 oyuncular, %30 teknik adam %5 de şans önemliymiş.
Öğrendiğime göre; McGregor, 1958'de Galatasaray'ın koçluğunu yapmış olan Robert Kolej'de beden eğitimi öğretmeni. Can Bartu ile ilgili de bir anısı var. Bir Fenerbahçe-Galatasaray basketbol karşılaşmasında Can Bartu da oynuyor. Şahane bir oyun sergiliyor. McGregor hayretten donup kalıyor. Yarım yamalak Türkçesi ile "Can bizi katletti" diyor. Hepimizin bildiği gibi sonraları Can Bartu futbola dönüyor ve futbolda da klas olduğunu gösteriyor. Sonra da İtalya'ya transfer oluyor. Orada da büyük başarı kazanıyor. Ve bu nedenle de Can'ın isminin başına "sinyor" ilave ediliyor. Sanıyorum hem futbolda hem de basketbolda bu derece başarılı olan bir sporcu nadir bulunur. Bu vesile ile de Can Bartu'nun kulaklarını çınlatmış oluyoruz ve konuşmalarımız böyle uzayıp gidiyor..