Kadına ‘Ağabey’ diyen kadınlar!-(TAMAMI)
Ne çok tuhaflıklarla karşılaşıyoruz değil mi? İnsana, “Tanrım, ben normal miyim?” dedirtecek kadar tuhaf şeylerle karşılaşıyoruz. Bu tuhaflık yukarıdan aşağı doğru iniyor, herhalde en tehlikelisi de bu. Başımızda örgütlenmiş bir cehalet, örgütlenmiş bir kabalık, örgütlenmiş bir laubalilik var. Bu durum yukarıdan aşağı, sorumludan sorumsuza doğru gidiyor ki, acı olan da bu! Günün birinde, “Uludere” olayı gibi bir olayla sezaryenin karşılaştırılacağını, böyle bir mantıkla karşılaşacağınızı ve yönetileceğinizi aklınızın ucuna getirebilir miydiniz? Bu mantık keşke biraz daha erken faaliyete geçseydi de, örneğin “Madımak”la karşılaştırsaydı sezaryeni ya da kürtajı. Aynı şey, büyük bir fark yok arada.
Bir dil yazısı yazacaktım bu gün, kulağıma, gözüme çarpan dil yanlışlarından söz edecektim. Güzel bir dil, güzel bir anlatım, önce güzel benzetmelerle olur. En tepedekilerin benzetme yeteneği ya da anlayışı yukarıdaki gibi olursa, hangi dilden, hangi güzel anlatımdan söz edebilirsiniz? Doğru bir benzetme yapamayanlar, doğru bir dille de konuşamazlar. Doğru ve güzel bir Türkçe doğru benzetmelerle olur.
Bu yukarıdan aşağı doğru inen laubaliliğe bir örnek de medyamızdan vereyim. Televizyon artık istekle açtığım, isteyerek karşısına oturduğum bir araç olmaktan çıktı. İzdivaç programları da bu istemeden karşısına oturduğum aygıtın, istemeden, birkaç dakikalığına karşıma çıkardığı programlardan. Esra Erol diye bildiğimiz hanım, üstelik kitap da yazmış, karşısındaki gencecik kızlara “âbi” diyor, evet, bütün kızlar, kadınlar ağabeyi bu hanımın! Yanlıştan da öte, bana sapıkça geliyor, bir kadına, bir kıza, hem de sunucu konumunda bir kadının ağabey demesi. Bir ceza verilmeli bu hanıma, bu işi RTÜK mü yapar, bizler mi yaparız, bilemiyorum. Örneğin, Nurullah Ataç’ı okuma cezası verilmeli, aşağıdaki satırlarla başlamalı bu değerli yazarımızı okumaya:
“Genç bir ozanın Cahit Sıtkı Tarancı için yazdıklarını okuyordum. Boyuna ‘Cahit Ağabey, Cahit Ağabey!” diyor. Bilmem güzel mi buluyorlar bunu? Benim sinirime dokunuyor, o ‘ağabey’ sözünü nerede duysam tüylerim ürperiyor. Bir kimsenin büyük kardeşinden başkasına ‘ağabey’ demesini anlayamıyorum.” (Günce, TDK , s.683)
Herkesin her erkeğe bile “ağabey” demesini doğru bulmuyor Ataç. Gelin görün ki bu gün bir televizyonda kadın kadına “âbi” diyor. Bir başka dizide de iki kız birbirine “kadınım” deyip duruyorlar.
Nurullah Ataç mutlaka okutulmalı bu hanımlara, ben ceza niyetine dedim ya, ceza değil elbette, kendilerine büyük bir iyilik yapmış oluruz. [email protected]