Kadınları da toplatacak mısın vali bey?
Ülkemizde karanlık odaklar tarafından tezgahlandığı çok açık belli olan, her yanından FETÖ parmak izi fışkıran, delillerini, ilişkilerini, hareket tarzını defalarca yazdığımız, gösterdiğimiz bir sorun var: 2019 seçimlerinden sonra başlatılan ve hızla yayılan nefret kampanyaları.
Yalan bilgilerle inşa edilen bu kampanyalar, öyle bir hal aldı ki Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları bile etkiledi. Yabancı düşmanlığını merkezine alan Zafer Partisi adlı örgüt, seçimin kilit örgütü haline geldi. Öne sürdüğü veriler baştan aşağı uydurmaydı. Yapılan anketlerde halkın “yabancı sorunu” gibi bir sorunu olmadığı görülüyordu. Ama kaba propaganda galip geldi, sosyal medyadaki deli saçması manipülasyonlar sayesinde %2 civarında bir desteğe ulaşmayı başardı.
Sosyal medya tezgahları nasıl başlamıştı biliyor musunuz? BAŞIBOŞ sözcüğü ile….
Önce “başıboş köpek sorunu” diye bir sayfa türedi, sokak hayvanlarının bir milli güvenlik meselesi olduğunu iddia ediyor, “Türkiye köpeklerin işgali altında” diyordu.
Onunla eş zamanlı “başıboş kaçak sorunu” diye bir sayfa ortaya çıktı. Sadece ismi ile değil, logosu ile, söylemi ile, taktikleri ile diğerinin aynısıydı. “Türkiye kaçak göçmenlerin işgali altında” diyordu.
Bakanlıkların açıklamaları, istatistik veriler hatta halkın anketlerde verdiği cevaplar bile yeterli olmuyor, sosyal medya yalanları büyüdükçe büyüyordu.
Suriyelilere dair yapılan suç haberlerinin %90’ının uydurma olduğu, hatta bazılarında Türk vatandaşlarının işlediği suçların Suriyelilere yıkıldığı anlaşılıyordu.
Aynı şekilde sokak köpeklerine dair haberlerin de neredeyse tamamı uydurmaydı. Başka insanlarca hatta bazen akrabaları tarafından öldürülen insanlar için “köpekler öldürdü” yalanı uydurulurken, gerçek katiller sıvışmayı başarıyordu. Bir keresinde Adana’da ailesinin içinde bulunduğu aracı bilerek kanala sürüp karısını öldüren adam “önüme köpek çıktığı için aracım kanala yuvarlandı” diye yalan uydurdu. Tıpkı mülteci nefreti gibi köpek nefreti de böylesi kullanışlı bir alana dönüştürüldü.
Ülkeyi karıştırmak isteyenlerin bu konuları seçmesi tesadüf değil: Her ikisi de insanları birbirine düşürüp sokağı karıştırma potansiyeline sahip konular. Ve ne sokak hayvanı işinin ne de mülteci konusunun sabahtan akşama çözülebilmesi mümkün.
Her iki konuda da maalesef arkalarına pek çok temiz kalpli insanı katmayı başardılar. Hayvana merhamet eden Müslümanlara ittapar, köpektapar diyecek kadar sapıtmış karanlık ruhlu insanlar, “mülteciler de insan” diyenlere “al koynunda besle” diyecek kadar düşük ahlaklı tipler türedi.
Başıboş Kaçak provokasyonu, parti oldu siyasete yürüdü. Başıboş Köpek diyenler ise önce Güvenli Sokaklar ve sair adlarda nefret kampları kurdular, arkalarına bir sürü gazeteciyi, şuursuz yayın kuruluşunu, hatta bürokratları siyasetçileri taktılar…. Havrita adında bir uygulama çıkardılar, hayvanseverleri fişlediler. O nefret iklimi İzmir’de aynı aileden üç insanın vahşice öldürülmesine yol açtı.
Seçimlerden önce arzu ettikleri kaos ortamını elde edemediler. Ama seçim sonuçlarına etki ettiler. İnsanlar seçim bildirilerinde “başıboş” sözcüğünü kullanarak bunlara göz kırpan adaylara oy vermediler. CHP’nin başarısının bir sebebi de kendini hayvanlar konusunda nefret söylemine kaptırmamasıydı.
Peki bütün bunlar olduktan sonra nefret kampı durdu mu dersiniz?
Ne mümkün! Şimdi yeni icatlarlar ile işlerine devam ediyorlar… Başıboş Kedi Sorunu diye bir slogan çıkarmışlar… Adamlar sokak kedilerinin bir sağlık ve güvenlik sorunu olduğunu söyleyip kampanya yapıyorlar… Gerçekten aklı alır gibi değil.
Ama orada da durmuyorlar. Bunların en azılı destekçilerinden biri, YRP’li Yavuz Aslan -hayvanseverleri kast ederek- şöyle diyor: “Başıboş köpek sorunun arkasında başıboş kadın sorunu var.” Ona cevap veren YRP Milletvekili Adayı Burak Cihat Dündar (cinsel ilişkiyi kast ederek) “birçoğunun köpekler ile ilişkisi olduğuna yemin edebilirim” diyor.
Biz bu iğrenç adamlar ile ilgili mide bulantımızı bastırmaya çalışırken Kocaeli’nden bir haber geliyor. Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, tam da bu adamların istediği şekilde hareket ederek Belediyelere “köpekleri toplayıp öldürün” talimatı vermiş!
Vali Bey, nefret kampanyacılarının bir dediğini iki etmemiş, bravo! Zaten bu tiplerden aldığı alkış görmeye değer. İnsan ister istemez merak ediyor, Vali Bey’in sıradaki işi Kocaeli’ndeki kadınları mı toplatmak olacak?