22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kanal İstanbul’dan parayla gemi geçiremezsiniz

Rıza Zelyut

Rıza Zelyut

Eski Yazar

A+ A-

AKP Lideri Erdoğan’ın vatandaşa mucize bir proje gibi sunduğu Kanal İstanbul, boş bir projedir.

Reklamlarda ne diyor Sayın Erdoğan?

“Tıpkı Mısır’daki Süveyş Kanalı gibi, Panama Kanalı gibi buradan gemiler geçecek; böylece biz milyarlarca dolar kazanacağız.”

30 milyar doları aşması beklenen, çevreyi de mahvedecek bu hayali projenin ekonomik bir altyapısı yoktur. Çünkü, bugün İstanbul Boğazı’nı kullanan gemiler, buradan bedava geçmektedir. Bu hak onlara 1936 tarihli uluslararası Montrö Antlaşması ile verilmiştir. Antlaşma şartlarına göre, ticaret gemileri boğazlardan serbestçe ve ücret ödemeden geçebiliyorlar. Savaş gemileri de aynı haktan yararlanıyorlar. Ancak Türkiye savaşta ise, savaşta olduğu devlete karşı yaptırım uygulayabiliyor.

İnanmayan varsa, Montrö Antlaşması şartlarına internetten kolayca ulaşabilir ve gerçeği görür.

Durum bu iken, siz Trakya’yı boydan boya yararak bir kanal açacaksınız... Sonra da yabancı gemileri buradan parayla geçmeye zorlayacaksınız. Bunu yapamazsınız. Böyle bir durum, öncelikle Karadeniz’e komşu ülkeler olmak üzere; Rusya, İngiltere, İtalya gibi büyük devletlere savaş açmak demektir.

Özetle; Kanal İstanbul, Erdoğan’ın milleti kandırmak için uydurduğu hayalden başka şey değildir. Üstüne üstlük, Trakya’ya günümüzün çok büyük ticari gemilerini geçirecek büyüklükte bir kanal kazmak da mümkün değildir.

JET FADIL’IN İMZA OTOMOBİLİNDEN ERDOĞAN’IN MİLLİ OTOMOBİLİNE

Jet Fadıl’ı bilmeyen yoktur. Siirtli Fadıl Akgündüz, 1990’larda kurduğu JetPa ile büyük işadamı havalarına girmişti. Öyle ki 1999 yılında, Osmanlı İmparatorluğunun 700. Kuruluş yıldönümünde 700 rumuzlu bir otomobili üreteceğini büyük tantana ile açıklamıştı. Siirt’te kurulacak otomobil fabrikasında yılda 100 bin otomobil imal edilecekti. Aracın adı da İmza olarak konulmuştu. Televizyonlarda, bu otomobilin prototipi diyerek otomobiller gösteriliyordu.

Bugün geldiğimiz noktada, Jet Fadıl, olandırıcılıklarla suçlanan birisi... İmza’dan geriye kalan, hoca kılığına giren Jet Fadıl’ın mağdur ettiği binlerce kişi...

Şimdi yeni bir imza olayı daha var. AKP yönetimi, yıllardır yerli ve milli otomobil yapıyoruz diye propaganda yürütüyor. Ortada ne fabrika var ne para... Hatta Jet Fadıl’ın gösterdiği gibi sahte bir prototip bile yok...

Halkımızda otomobile binme merakı tavanda ya... Siz oy verin, biz otomobil verelim propagandası yapılıyor.

Halbuki Türkiye’de Toyota, Renault, Honda, Fiat, Ford, Hyundai gibi birçok küresel marka, en düşük fiyatla otomobil imal ediyor, piyasaya sunuyor. Devletin imal edeceği otomobil bunlardan ucuz değil çok daha pahalı olacaktır. Çünkü, böyle bir otomobil dünyaya satılamayacaktır. Bu yüzden de az üretileceğinden maliyeti çok yüksek olacaktır. Kısacası, yerli otomobil projesi de Kanal İstanbul gibi boş ve yalan projedir.

Seçim biter, otomobil yiter...

Erdoğan eğer bu millete otomobil vermek istiyorsa, önce içeride üretilen otomobillerin üstündeki yüzde 70’i bulan vergiyi kaldırsın...

İŞİ PLEVNE MARŞI’NA KALMIŞ

Artık bu millete, bu ülkeye verecek hiçbir şeyi kalmayan Erdoğan; şiir okuyarak, marş söyleyerek oy toplamaya çalışıyor. Televizyonlarda Plevne Marşı eşliğinde duygu sömürüsü yapıyor.

Dolar beş liraya yürüyor.

Faizler ikiye katlandı.

Pahalılık aldı başını gitti.

Hiç düşünmüyor ki, bu ortamda 775 lira ile bir ay nasıl geçinir emekli?

SURİYELİ KADAR DEĞERİMİZ YOK

Hükümetin yayımladığı rakamlara göre 3 milyondan fazla işsiz var. Gizli işsizler bunun iki katı ama hadi onları yok sayalım...

Bu hükümet istese idi; iş bulana kadar bu 3 milyon insanımıza ayda 1200 lira verebilirdi.

Para nerede, diyebilirsiniz.

Para, hazinede...

Çünkü bu AKP; ülkemizdeki sayıları 4 milyona yaklaşan Suriyeliye, ayda 1200 lira para veriyor...

Onlardan vergi falan da almıyor.

Hastaneye gittiğinizde siz bekliyorsunuz ama Suriyeli bekletilmeden hemen muayene ediliyor.

Kendi milletini Suriyeliden daha aşağıda tutan bu zihniyete bu halk niye oy versin?