Katil uygulamayı durdurun!

Kimler tarafından geliştirildiği belli olmayan, ucu Amerika’daki şaibeli isimlere dayanan Havrita adlı bir uygulama…

Arkasında cins kedi-köpek üreticilerinin olduğu tartışmalı bir dernek tarafından yaygınlaştırılıyor.

Sokaktaki hayvanların bulunduğu yerler işaretleniyor. Gün geçmeden oradaki hayvanlar öldürülüyor, kedi köpek seven sıradan yurttaşlar saldırıya uğruyor.

Söz konusu derneğin ABD’de yaşayan destekçileri, oturdukları yerden Türkiye’ye bireysel silahlanma çağrısı yapıyor.

Kapısının önündeki kediye köpeğe bir tas su veren kendi halinde yurttaşlar ölümle tehdit ediliyor, sopalarla dövülüyor, bıçaklanıyor.

ANTALYA KATLİAMI

En son olay Antalya Muratpaşa’da yaşandı. Havrita uygulamasında işaretlenen bir mahalledeki tüm yeşil alanlara kimliği belirsiz kişiler tarafından yüksek yoğunluklu zehirli madde serpildi. Maddenin niteliği henüz tam olarak bilinmiyor ama, çok zehirli olduğu anlaşılıyor. Birkaç gün içinde parklardaki tüm köpekler ve kediler kan kusarak, can çekişerek öldü. Zehirden etkilenerek ölen hayvanlar arasında sahipli ev hayvanları ve hatta kuşlar bile var. Parklarda oynayan çocukların başına bir şey gelmemiş olması ise tam bir mucize.

Muratpaşa halkının yetkililere yaptığı çağrılar hala karşılık bulmadı. Sayın Vali, Sayın Belediye Başkanı, Sayın Emniyet Müdürü, Sayın Savcılar… Harekete geçmek için çocuklarımızın ölmesini mi bekliyorsunuz?

MESELE KÖPEK MESELESİ DEĞİL

Bir anda ortaya çıkan bu yapılar, sokak hayvanları üzerine çalıştıklarını söylüyorlar. Ama biraz dikkatli baktığınızda asıl hedefin toplumsal barış olduğunu anlamak hiç de zor değil. Çünkü sadece mevcut yasaların düzgün uygulanması bile Türkiye’de bu tip sorunları büyük oranda çözüyor.

Siz de sokak köpeklerinin bir sorun teşkil ettiğini düşünüyorsanız mevcut yasaların uygulanması için ilgili mercilere baskı yaparsınız, olur biter. Hayvanları ve hayvanseverleri işaretleyip onların canına kast etmek de nedir?

Bakın, İzmir’de bir aile sırf sokaktaki hayvanlara baktığı için sokak ortasında katledildi. Yahya Köşek, Meryem Köşek çifti ve kızları Funda Güçlü tam 28 kurşunla vahşice öldürüldü. Cani Ali İhsan K., Köşek ailesini hayvanları sevdiği için öldürdüğünü itiraf etti.

Bu nefret ikliminin tüm ülkeye yayıldığını düşünebiliyor musunuz? İnsanların kedi-köpek yüzünden kavga ettiği, hatta birbirini öldürdüğü bir Türkiye’yi kim ister dersiniz? Yasalara uyan, vatanı ile, bayrağı ile sorunu olmayan insanların istemeyeceği kesin! Çünkü bu FETÖ’nün amacıdır, halkın arasına nifak sokmayı planlayanların, Türkiye’yi bölmek isteyenlerin amacıdır.

Türkiye çok sıcak bir siyasi dönemin içinden geçiyor. Seçime bir yıldan daha kısa bir süre kaldı. Provokatörler, ülkeyi karıştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bugün köpekleri işaretleyerek başlayanlar, yarın o uygulamalar ile göçmenleri, Alevileri ya da dişlerine kestirdikleri başka bir toplum kesimini hedef gösterebilirler. Bu karanlık şebekelere artık bir dur denilmesi gerekiyor.

BELEDİYELERİN PARASI YOKMUŞ!

Şu bizim utangaç faşist var ya hani, parmak sallayarak buyurmuş: Belediyelerin köpek barınağı yapacak, köpeklere bakacak parası yokmuş, köpeklerin öldürülmeleri normalmiş!

O parası yok dediğiniz belediyeler önce hayvanları bahane ederek aldıkları paraların bir hesabını versinler bakalım? Onca yıl Avrupa Birliği fonlarından ve merkezi bütçeden “kısırlaştırma yapacağız, barınak inşa edeceğiz” diye çuvalla para aldılar. Göstermelik bir iki iş dışında bütün para başka yerlere harcandı, mahallelerden toplanan köpekler ise şehrin çeperlerinde ölüme terk edildi. Bugün Türkiye’de sokak hayvanlarına dair bir sorun yaşıyorsak eğer, bunun birinci sebebi belediyelerin sorumsuzluğudur. Belediyeler görevlerini doğru düzgün yapsınlar, sorun dediğiniz pek çok şey zaten kendiliğinden çözülür.

KAHRAMAN KÖPEK ŞİVA

İtalya’daki sahil kasabası Camogli’de her yıl düzenlenen Köpek Sadakat Yarışması’nın bu yılki şampiyonu Şiva oldu. Dokuz yaşında dişi bir Collie olan Şiva, Mayıs ayında bir uçuruma yuvarlanan sahibesi Marilena Facchini’nin kurtarılmasını sağlamıştı. İnsan-hayvan dostluğunun sayısız örneklerinden birini sergileyen güzel Şiva’yı biz de tebrik ediyoruz. Bizdeki nefret tüccarlarının, Şiva’nın yüreğindeki sevgiden bir nebze nasiplenmesini diliyoruz.