Katırlar ve eşekler arasındaki seçim

Mevsimi geldi. Turfanda. 

Ay yanık, güneş tutuşmuş. Karlı dağlardan dahi sıcak rüzgarlar esiyor. 

Kaz olup uçmak isteyenler için tam sırası. 

İsteyenin her istediğini aldığı günler. Duaların daha dillerden dökülmeden gerçekleştiği anlar. 

Beylik, ağalık, efendilik yok artık. Herkes erdemli, herkes nazik, herkes hadim ve hizmetkar. 

Tanrılar bile Olimpos’tan indi. Herkes halktan, herkes halkçı. Tebdili kıyafetle değil anadan üryan, pür ü pak karşınızda her daim halkın içinde olanlar. 

Kapılar söküldü, makamlar aşağılanıyor, para pul kıymetini yitirdi, almak devri geçti vermek mevzubahis. Geçenden üç akçe, geçmeyenden beş akçe aldıkları köprü başlarında geçene üç akçe geçmeyene beş akçe dağıtıyorlar. 

Eli öpülenler, ellere eğiliyor. Büyüklere kıymet veriliyor. Kadınlar baş tacı deniliyor. 

Her yer balon, bayrak. Her yer davul, zurna. Gülmeceler, kahkahalar, neşeler oluk oluk caddelerde. 

Hamilelik 6 aya indi, inecek.  Yetimler yetim değil, öksüzler öksüz değil. Nice babalar ve analar dirildi karanlık mezarlardan. Kimsesiz kalmadı sokaklarda. 

Vatan sevgisi, halk sevgisi deseniz derya deniz. 

Kalmadı haksızlık karşısında susan şeytan. Herkes dilli. Herkes melek. Pehlivanlar merdü meydan ediyor. 

Duvarlar canlandı, resimlendi şehirler, her köşede pos bıyıklı yiğitler, dalgalı saçlı, alaca gözlü şirinler. 

Ne gariptir, öyle mübarek günlerdeyiz ki boş sözlerle doyuyor karınlar. 

Müjdeler olsun! Artık armutta kurt olmayacak, ayvalar sert ve üzümde çöp olmayacak. Kimse portakalı soymayacak ve baş ucuna bile koymayacak. Sizin için, sizden biri olanlar yapacak her bir şeyi. 

Bundan gayrı çalışacaksınız ama yorulmayacaksınız. Az yiyeceksiniz ama acıkmayacaksınız. Satacaksınız ama malınızdan olmayacaksınız. Türlü türlü mucizeler, ne dilerseniz. Bir oyunuzu verin yeter.

Torba torba demokrasi, çuval çuval liyakat, kamyon kamyon eşitlik getirdiler. Yığdılar ekranlara, köprülere, yollara. Her saniye ediyorlar yeminler. Döşenecek kaldırımlar, raylar, toplanacak çöpler ve yapılacak yollar kadar uzun ve büyük verilen ahitler ve sözler. 

Hangi dağda kurt öldüğü belli bu kez. Keloğlan siyaset pazarına çıktı ya birkez. Keloğlan’ın bir katıra ihtiyacı var. Uyuz eşekleri arpa yiyip, gümüş lira yapıyor diye pazarlıyorlar. 

Keloğlan keleş oğlan düşme artık bu tufaya. Merkep merkebi ödünçlü kaşır. Sana katır lazımdır. “Ağır yükler zahmetin katır bilür.” Zahmet olmadan, mutluluk olmaz. Yükler ağır, şimdi katır olma zamanıdır. Uyuz eşeklerin ve tembellerin süsüne püsüne aldanma. Katır gibi dayanıklı, katır gibi inatçı, katır gibi sabırlı olan Vatan Partisi’ne oy ver.